Site icon Özhan Öztürk Makaleleri

Tanrılar, Tanrıçalar ve Diğer Ölümsüz Varlıklar (Yunan Mitolojisi)

Zeus and Hera Greek Mythology

Yunan panteonunun en önemli iki tanrısı: Zeus ile karısı Hera

Yunan mitolojisinde birçok ölümsüz varlık türü bulunmakta olup, bunların bazıları insanımsı (humanoid), bazıları yarı hayvan-yarı insan olarak tasvir edilmiş, bazıları ise kişileştirilmemiştir. Yunanlılar (ve Romalılar) iyi, kötü ve tarafsız arasında bir yerde değişen düzeylerde duran, insanlarla ilgili olan üstünlükleri tartışılmaz tanrıları betimleyen çeşitli mitolojik hikâyeleri bize miras olarak bırakmıştır. İnsanlarla karşılaştırıldığında, tanrılar ve tanrıçaların farklı derecelerde olağanüstü güçleri veya kültürel etkileri vardı. Sözgelimi Titan Cronus ve Rhea‘nın çocukları kabul edilen 12 Olympos tanrısından Zeus tanrıların kralı olarak bilinmekte, Hera evliliğin tanrıçası iken Hermes tanrıların elçisi olarak tanımlanabilirdi. Ayrıca Olympus tanrıları insanların arasına fark edilmeden karışabilme özelliğine sahip olup, bunların her biri kontrol ettikleri özel bir alana (tarım, gökyüzü, deniz, fırtına gibi) sahip olma eğilimindeydi.

İlk Yunan Tanrıları ve Tanrıçaları

Yunan panteonunun ana tanrıları olan on iki Olympos tanrı ve tanrıçası dâhil Yunan din ve mitolojisindeki tanrı ve tanrıçaların listesi aşağıda yer almaktadır. Bu tanrıların çoğu sanat ve edebiyatta konu edilmişse de Zeus, Hera, Poseidon, Demeter, Athena ve Apollon gibi bazı Olympos tanrıları her dönem daha popüler olup, rağbet görmüştür.

Achlys

Achlys (Eski Yunanca: Ἀχλύς “sis” veya “karanlık”), ölümün sembolü olup, Yunan mitolojisinde, bazı eski kozmogonilere göre, Kaos’tan önceki ebedi Gece’dir. Zehir ve sis tanrıçası Achlys ayrıca sefalet ve kederin kişileştirilmiş halidir. Hesiod’a göre Achlys, sefalet ve üzüntülerin kişileştirilmiş formuydu ve Herakles‘in kalkanında temsil edilmekteydi[1]. Achlys, solgun, zayıflamış ve ağlayan halde, gıcırtılı dişleriyle, şiş dizleriyle, parmaklarındaki uzun tırnaklarla, kanlı yanaklarıyla ve omuzları tozla kaplı şekilde tasvir edilmekteydi.

Aion

Sentinum’daki bir Roma villasında (Günümüzde Marche bölgesinde Sassoferrato) mozaik döşemede (MS 200-250) Aion, çağların tanrısı, yeşil ve kuru ağaçlar arasında (yaz ve kış), burçlarla süslenmiş göksel bir alanda. Ayrıca dört çocuklu dünya ana Tellus (Yunan mitolojisinde Gaia), muhtemelen dört mevsimi temsil eden dört çocuğuyla birlikte tasvir ediliyor.

Aion

Aion (Yunanca: Αἰών) Sonsuzluk tanrısı, dönemsel ve sınırsız zamanın kişileştirilmiş formudur. Aion tarafından temsil edilen “zaman”, Chronos’un aksine ampirik zamanın geçmişe, şimdiye ve geleceğe bölünmüş haliyle sınırlandırılmamıştır. Aion, Cybele, Dionysus, Orpheus ve Mithras gizemciliği gibi, öbür dünya ile ilgili mistik dinlerle ilişkili olan bir dönem tanrısıdır. Latincede tanrı kavramı Aevum veya Saeculum olarak görünebilir. Parabiago plakasında tasvir edildiği gibi genellikle Tellus veya Cybele gibi bir toprak veya ana tanrıçanın eşliğinde düşünülmüştür.

Aslan başlı bir dev ile savaşan Aether (Carlos Gonzalez, Wikipedia)
Aether

Aether (Eski Yunanca Αἰθήρ )Yunan mitolojisinde ilk tanrılardan ışık tanrısı olup, üst atmosfer ile ilişkilendirilmekteydi. Ölümlülerin soluduğu normal havanın (ἀήρ) aksine, tanrıların soluduğu saf üst havayı temsil etmekteydi. Tartarus ve Erebus gibi, Aether antik Yunanistan’da küçük mabetlere sahip olabilirse de tapınakları yoktu ve kültü olması pek mümkün değildi. Hesiod’un Theogony adlı eserinde Aether (Işık), Erebus (Karanlık) ve Nyx’in (Gece) oğlu ve Hemera’nın (Gündüz) kardeşiydi[2]. Roma mitograf Hyginus ise, Aether’in Kaos ve Caligo’nun (Karanlığın) oğlu olduğunu söylemiştir..

Moirai’nin üstünde Ananke
Ananke

Ananke (Yunanca Ἀνάγκη ‘kuvvet, kısıtlama, zorunluluk’)  Adrastea’nın annesi olan ihtiyaç, kaçınılmazlık, zorunluluk ve kader tanrıçasıdır. Yunanistan’ın ilk tanrılarından biri olan Ananke, kozmosun başlangıcını, babası ve eşi Chronos (çocuk yiyen Titan Cronus değil Zamanın kişileşmiş formu Kronos) ile birlikte Kaos’un içinde yaşayan insan formunda bir tanrıça olup,  Oprhik kültünün başlangıcına dek nadiren tapılmıştır.  Bununla birlikte Pausanias’a göre, Eski Korint’te, tanrıça Ananke ve Bia’nun (şiddet) aynı tapınakta ibadet edildiği bir tapınak vardı. Sonradan Afrodit ile özellikle kutsal aşkı temsil eden Afrodit Ourania ilişkilendirilmiştir. Ananke, Romalılar tarafında Necessitas olarak adlandırılmıştır.[3]

Büyük Kaos, Büyük körfezi temsil eden ahşap kakma görüntüsü (Luka 1626). Lorenzo Lotto’nun tasarımı. Santa Maria Maggiore Bergamo, Bergamo.
Kaos

Kaos (Eski Yunanca χάος [khaos]) Yunan yaratılış mitlerinde evrenin ya da kozmosun yaratılmasından önceki boşluğu ya da gökyüzü ile yeryüzünün birbirinden ayrılmasının yarattığı ilk “boşluk” anlamına gelmektedir[4]. Yunanca χάος kelimesinin Proto-Hint Avrupa dilinde hayyno (χαίνω) ‘boşluk, uçurum’ kelimesiyle ilişkili olduğu ve İngilizce yawn ‘esnemek’ ile ortak köke sahip olduğu iddia edilmiştir[5]. Hesiod kaosu, “Dünya ve Gökyüzü ilk birliğinden ayrıldıklarında yaratılan Dünya üzerindeki boşluk” olarak yorumlamıştır[6]. Hesiod’un Theogony adlı eserine göre, Kaos var olan ilk şeydi: “ilk önce Kaos geldi” (ya da oldu) ama sonra (muhtemelen Kaos’un dışında) Gaia, Tartarus ve Eros (başka bir yerde Afrodit’in oğlu) geldi.  Belli ki, Erebus ve Nyx’de Kaos’tan doğmuştu. Tartarus gibi Kaos, çocuk doğuracak kadar kişileştirilmiş olmasına rağmen, aynı zamanda Titanların yaşadığı, yeraltında bulunan kasvetli bir yerdi. Kaos, yeryüzü, okyanus ve hava gibi Zeus’un yıldırımlarından da etkilenebiliyordu. Aristophanes’in komedi kuşlarında ilk olarak Kaos, Gece, Erebus ve Tartarus vardı. Gece Eros’tan geldi; Eros ve Kaos ise kuş ırkından gelmekteydi[7].

 

Chronos ve çocuğu. Giovanni Francesco Romanelli  (1610–1662)
Chronos

Chronos (Yunanca ‘Χρόνος’) veya Khronos (Latince Chronus) Sokrates öncesi felsefede ve daha sonraki literatürde zamanın kişileştirilmiş formudur. Chronos, isim benzerliğinden dolayı antik çağlardaki Titan Cronus ile karıştırılmış ya da bilinçli olarak aynı sayılmıştı. Rönesans döneminde daha tanınır hale gelen Choronos hasat tırpanını kullanan “Zaman Baba” yakıştırmasına yol açmıştır. Chronos, Greko-Romen mozaiklerinde Zodyak Çarkı döndüren bir adam olarak tasvir edilmiş olan bazen Aion (Aeon) ile özdeşleştirilmiştir. Chronos genellikle Zaman Baba’ya benzer, uzun, gri sakalı yaşlı, bilge bir adam olarak tasvir edilmektedir. Bazı Yunan kaynaklarında Kairos’un Chronos’un erkek kardeşi olduğu belirtilmişse de diğer kaynaklar onun oğlu olduğuna işaret etmektedir.

Erebus

Erebus veya Erebos (Antik Yunanca: Ἔρεβος, Érebos), “derin karanlık, gölge” anlamına gelmekte olup, Karanlığın ve gölgenin kişileştirilmiş formudur. Hesiod’un Theogony adlı eserinde Erebus, varoluştaki ilk beş varlıktan biri olan Kaos’tan doğan bir kişi olarak tanımlanmıştır[8].

Psyche, Aşk Tanrısının Öpücüğü İle Canlanıyor.Heykel: Antonio Canova (1787-1793) Louvre Müzesi, Paris
Eros Heykeli, Londra
Eros

Eros (Eski Yunanca Ἔρως ‘arzu’) Yunan aşk tanrısı olup, Romalılarca ‘cupid’ olarak tanınmıştır. Afrodit ve Ares‘in çocuklarından biri olarak tanımlanır ve kardeşlerinin çoğu, kanatlı aşk tanrılarından oluşan grubun bir parçasıydı. Yunan mitolojisinin ilk tanrılardan biri olarak tanımlanan Erosı sonradan Phanes ile ilişkilendirilmiştir. Yunan kaynaklarının en eskilerinden biri olan Hesiod’un Theogony adlı eserinde (MÖ. 700), Eros (aşk tanrısı), Kaos, Gaia (Dünya) ve Tartarus’tan sonra gelen dördüncü tanrıydı. Homer, Eros’tan bahsetmemiştir. Bununla birlikte, Sokrates öncesi filozoflardan biri olan Parmenides (MÖ. 400), Eros’u ilk ortaya çıkan tanrılardan birisi yapmıştır. Orfizm ve Elefsis (Ekeusis) Gizemleri (Ἐλευσίνια Μυστήρια), Eros’u çok özgün bir tanrı olarak görüyordu, ancak Gece Çocuğu (Nyx) olduğu için ilkel olarak görülmemiştir.

Ayrıca Okuyun: Eros

 

Hemera

Hemera (Eski Yunanca Ἡμέρα ‘gün’) Yunan ilkel tanrılarından birisi olup günün kişileştirilmiş formuydu. Hesiod’un Theogony adlı eserine göre göre, Erebus ve Nyx’in (gecenin tanrıçası) kızıydı. Hemera, Nyx’in girdiği gibi Tartarus’tan hemen ayrılmakta tersine Hemera döndüğünde bu sefer Nyx ayrılmaktaydı.[9] Cicero’nun De Natura Deorum adlı eserinde Uranus’un tanrı kabul edilmesi durumunda Dies’in de (Hemera) tanrı kabul edilmesi gerektiği savunulmuştur.[10] Hemera, Aether’in (Işık) erkek kardeşi ve eşiydi ama hiçbir efsanede aktif olarak bulunmamıştır. Hyginus, Hemera’nın çocuklarını Uranüs, Gaia ve Thalassa (ilk deniz tanrıçası) olarak sayarken Hesiod sadece Thalassa’nın adını vermiştir.

Hypnos ve Thanatos Uyku ve Üvey Kardeşi Ölüm. (Resim John William Waterhouse, 1874)
Hipnoz

Hypnos veya Hipnoz (Yunanca: Ὕπνος, “uyku”) uykunun kişileştirilmiş halidir. Roma eşdeğeri Somnus olarak bilinmekteydi. Tanrıçanın adı, hipnoz kelimesinin kökenidir. Hipnoz, Nyx (“Gece”) ve Erebus’un (“Karanlık”) oğlu, Thanatos’un (“Ölüm”) kardeşidir. Her iki kardeş de yeraltı dünyasında (Hades) ya da Yunan yeraltı dünyasının bir vadisi olan Erebus’ta yaşamaktaydı. Söylenceye göre Hipnoz, Lethe nehrinin (“Unutkanlık”) kaynağının çıktığı ve gece ile gündüzün buluştuğu büyük bir mağarada yaşıyordu. Yatağı abanozdan yapılmıştı, mağaranın girişinde birçok haşhaş ve diğer uyku yapan bitkiler yetişir. Hiçbir ışık ve hiçbir ses Hipnoz’un mağarasına giremezdi. Homer’e göre, daha sonra kendi hayal adası olduğu iddia edilen Lemnos adasında yaşamaktaydı Hipnoz’un ihtiyacı olan insanlara yardım ettiği ve uykusu nedeniyle yaşamlarının yarısına sahip olduğu için sakin ve kibar bir tanrı olduğu söylenmekteydi.[11]

Gaea (Anselm Feuerbach, 1875)
Gaia (Gaea)

Gaia (Eski Yunanca Γαῖα “toprak”) Dünya’nın (Ana Toprak) kişileştirilmiş formudur. Uranüs’ün (gökyüzü) ile birlikteliğinden Titanlar, Devler ve Pontus’u (deniz) ortaya çıkmıştır. Bir ana tanrıça bve doğa ana ve tüm tanrıların anası olarak görülen tanrıça Gaia’ya özellikle ilk zamanlarda tüm Yunanistan’da tapınılsa da zaman içinde tanrıçanın konumu değişmiş, ona olan ilgi azalmıştır. Roma panteonundaki eşdeğeri Terra idi. Hesiod’un Theogony adlı eserine göre Gaia, Erebus ile birlikte her şeyin yaratıcısı, her şeyin kendisinden meydana geldiği toprak ana olup, tüm tanrıların ve titanların annesiydi.[12]

İntikam tanrıçası Nemesis (Resim Alfred Rethel, 1837)
Nemesis

Nemesis (Eski Yunanca Νέμεσις), aynı zamanda Marathon’nun kuzeyinde bulunan Rhamnous şehrinde bir tapınağı olduğu için Rhamnousia veya Rhamnusia (“Rhamnous tanrıçası”) olarak da adlandırılmakta olan intiam tanrıçasıydı. Nemesis, “kaçınılmaz” anlamına gelen Adrasteia (veya Adrestia) olarak da tanınmaktaydı[13]. Kutsal İntikam, Helenistik dünya görüşünde ana tema olup, Sophocles trajedileri ve diğer birçok edebi eserde yoğun olarak kusursuz bir adaleti sağlanmasında kullanılmıştır. Hesiod, Theogony adlı eserinde “Ölümcül Nyx aynı zamanda ölümlülere bir bela olarak Nemesis’i doğurmuştur” yazmıştır. Nemesis, Cybele, Rhea, Demeter ve Artemis gibi diğer tanrıçalara benzer tasvir edilmiştir. Kuzeydoğu Attika’da Rhamnous bölgesindeki antik bir tapınakta “Rhamnous Tanrıçası” adıyla onurlandırılan tanrıçanın Pausanisas’a göre burada Pheidias tarafından Maraton Savaşı’ndan (MÖ 490) sonra yapılan geyikler ve küçük Nike’lar içeren ikonik bir heykeli bulunmaktaydı. Bu heykel Perslerce Yunanistan’a getirilen ve kazanacaklarını umdukları savaştan sonra bir anıt inşa etmek için kullanacakları Paria mermerinden yapılmıştı. Nemesis kültünün Smyrna’dan geldiği sanılmaktadır[14].

Bir söylenceye göre Nemesis’in yumurtladığı bir yumurtadan iki çift ikiz doğmuştur. Bunlar Troyalı Helene (veya Güzel Helen) ve Klytemnestra ile Dioskurlar olarak da bilinen Kastor ve Polluks adlı ikizlerdir. Başka söylenceler ise Helene’yi Zeus ve Leda’nın kızı olarak göstermektedir. Nemesis Zeus’tan kaçmak için kaza dönüşmüş ama Zeus’da kuğuya dönüşerek onunla birleşmeyi başarmıştır. Nemesis’in kuş formundayken yumurtladığı bir yumurta çobanlar tarafından çalılarda bulunup Leda’ya götürülmüş, Leda yumurta çatlayana kadar onu bir sandıkta tutmuş ve bu şekilde Helene’nin annesi olmuştur.

Nesoi

Nesoi (Yunanca Nῆσοι “Adalar”) Yunan adalarının deniz tanrıçaları olup, her ada kendi tanrıçasına sahipti. Bu tanrıçalar eski ilkel Yunan ilkel tanrıları olarak bilinen Protogenoi’lerden biri olarak görülmekteydi. Nesoi’nin, Poseidon’un öfkelerinden birinde denizin altına dökülen Ourea olduğu düşünülüyordu.

Nyx veya Fransızca orijinala dıyla La Nuit ‘Gece’ (Resim William Bouguereau, 1883)
Nyx

Nyx (Yunanc: Νύξ, ‘Gece’, Latince Nox) gecenin tanrıçasıdır. Gölgeli bir figür olan Nyx yaratılışın başlangıcında ya da yakınında durmuş; Erebus (Karanlık) ile Hipnoz (Uyku) ve Thanatos (Ölüm) gibi diğer kişileştirilmiş tanrılara ev sahipliği yapmıştır. Mitolojide nadiren adı anılan tanrıça Zeus’un kendisinden korktuğu olağanüstü bir güç ve güzellik figürü olarak tasvir edilmiştir.  Hesiod’un Theogony’sinde Nyx, Chaos’tan doğmuştur. Erkek kardeşi Erebus ile birlikte, Niks’in iki çocuğu olmuştur: Aether ve Hemera. Daha sonra, kendi kendisine Momus, Moros, Thanatos, Hypnos, Oneiroi, Hesperides, Keres ve Fates, Nemesis, Apate, Philotes, Geras ve Eris’i doğurmuştur. Hesiod, Tartarus’tan bahsederken Hamera’nin Tartarus’a Niks’in ondan çıktığı anda girdiğini anlatır. Ona göre, Hamera geri geldiğinde de Nyx çıkmıştır[15]. Homeros’un İlyadası’nda Hypnos’a atfedilen bir alıntı vardır: Hypnos’tan Zeus’un uykuya dalmasını isteyen Hera’ya eski bir iyiliğini hatırlatır. Önceleri, bir kez daha aynı istekte bulunmuştur Hera ve Hypnos bunu yerine getirmiş Zeus’un uykuya dalmasını sağlamıştır, böylece Hera, Herakles’e büyük talihsizlik hazırlayacak fırsatı bulmuştur. Uyandığında durumu fark eden Zeus çok sinirlenmiş ve Hypnos’u cezalandırmaya yeltenir fakat Hypnos korku içinde annesi Nyx’e kaçmıştır. Zeus’un Nyx’in öfkesinden korktuğu için Hypnos peşini bırakmıştır[16].

Uranus

Uranüs veya Uranus Göklerin tanrısı (Eski Yunanca Οὐρανός ‘Gökyüzü’) ilk Yunan tanrılarından birisi olan gökyüzünün kişileştirilmiş formu aynı zamanda Titanların babasıydı. Uranüs, sonradan Roma tanrısı Caelus ile ilişkilendirilmiştir. Eski Yunan edebiyatında Uranüs ya da Gökyüzü Baba, Dünya Ana Gaia’nın oğlu ve kocasıydı. Hesiod’un T Theogony’sine göre, Uranüs yalnızca Gaia tarafından tasarlanmışsa da diğer kaynaklar Aether’i babası olarak göstermiştir. Uranüs ve Gaia, ilk nesil Titanların ebeveynleriydi ve Yunan tanrılarının çoğunun atasıydı.

Ourea

10 Dağ tanrısı ya da 10 Ourea (Aitna, Athos, Helikon, Kithairon, Nysos, I. Olympus (Yunanistan’da), II. Olympos  (Bursa’da Uludağ) Oreios, Parnes ve Tmolus) Uranus ve Pontus gibi Gaia’nın tek başına doğurduğu yavrularıydı[17]. Yunanlılar nadiren tek bir dağı kişileştirdi; bunun bir istisnası, Lidya’da hem kral hem de dağ olan Tmolus olmalıdır.  Ayrıca her dağın kendine özgü bir perisi olduğu söylenmekteydi. Girit’teki Minos medeniyetinin bir özelliği olan zirve tapınakları da Yunanistan’ın anakarasındaki bazı antik bölgelerinde tespit edilmiştir. Bu tapınakların dağın kendisine adanmış oldukları düşünülmemektedir.

Phanes. Francesco de’ Rossi ((1510–1563)
Phanes

Phanes (Eski Yunanca Φάνης veya Protogonus Πρωτογόνος “ilk doğan”) Orphic gelenekte ilk Yunan tanrılarından olan üreme tanrısıydı. Yunan söylencelerinde Phanes, genellikle Eros ve Mithras ile özdeşleştrilmiş, genellikle bir yılanla dolaşık kozmik bir yumurtadan çıkan bir tanrı olarak tasvir edilmiştir.

Pontus

Pontus (Yunanca: Πόντος, “Deniz”) Olympos tanrıları öncesi deniz tanrısıydı. Yunan şair Hesiod’a göre, Gaia’nın babasız oğluydu. Hyginus’a göre ise Pontus, Aether ve Gaia’nın oğluydu. Deniz tanrıçası Thalassa (kendi adı basitçe “deniz” anlamına gelir, ancak bir Yunan Öncesi kökünden türetilmiştir), Telchines ve tüm deniz canlılarının babası kabul edilmekteydi. MS 2. Yüzyıldan kalma Roma heykelinde, yosunlardan yükselen Pontus sağ eliyle bir dümeni kavrar ve bir geminin pruvasına dayanır surette tasvir edilmiştir.

Tartarus

Tartarus (Eski Yunanca Τάρταρος) yeraltı dünyasının en derin, en karanlık kısmının, kötülerin acı çektiği ve Titanlar için bir hapishane olarak kullanılan derin uçurumun tanrısıdır. Tartarus, Plato’nun Gorgias’ına (MÖ. 400) göre, ölümden sonra ruhların yargılandığı ve kötülüğün ilahi bir ceza aldığı yerdir. Diğer ilkel varlıklar (Dünya, Gece ve Zaman gibi) gibi, Tartarus da ilkel bir güç veya tanrı olarak kabul edilmekteydi. Homer’e göre Tartarus, dünyanın cennetin altında olduğu ve demir kapıları tarafından kapatıldığı kadar Hades’in altında, derin ve güneşsiz bir uçurumdu. Zeus, yetkisine karşı isyan edenleri Cronus ve diğer Titanları Tartarus’a fırlatmıştır. Daha sonraları Tartarus adı bazen Hades ya da yeraltı dünyası ile eşanlamlı olarak kullanılmıştır. Bununla birlikte daha sık olarak, kötülerin ölümden sonra cezalandırıldığı yeri yani en düşük Cehennem’i belirtmek için kullanılmıştır.

Hatay Arkeoloji Müzesi’nde deniz tanrıçası Thalassa’yı temsil eden 5. yüzyıldan kalma bir mozaik
Thalassa

Thalassa (Yunanca Θάλασσα ‘deniz’). Beekes, Thalassa kelimesinin Yunanca öncesi kökenli olduğunu ileri sürdmüştür. Gaius Julius Hyginus, Fabulae adlı eserinin önsözünde Thalassa’yı Aether ve Hemera’nın kızı olarak tanımlamıştır. Thlassa, erkek karşılığı Pontus ile birlikte fırtına tanrıları ve balık çeşitlerinin ebeveyn, olmuştur. Çift daha sonraki söylencelerde diğer deniz tanrıları Oceanus ve Tethys, Poseidon ve Amphitrite ile değiştirilmiştir. Bununla birlikte, Aesop masallarında bahsi geçmiş, bazı nadir kaynaklarda ayrıca, deniz perisi Halia ve Afrodit tarafından Ouranos’un kesildikten sonra denize düşen organıyla ilişkilendirilmiştir.[18]

Thanatos

Thanatos (Eski Yunanca Θάνατος ‘ölüm’) ölümün kişileştirilmiş halidir. Yunan mitolojisinde önemsiz bir karakterdi, sıklıkla atıfta bulunur ancak nadiren kişi olarak ortaya çıkardı. Thanatos’un adı Latince olarak Thanatus olarak çevrilmiştir, ancak Roma mitolojisinde eşdeğeri Mors veya Letum’du.

Olimpos Dağı’nda Yaşayan Yunan Tanrıları

On İki Olimposlular ya da Olimposlular (Olimpiyan olarak anılan bu 12 tanrı ve tanrıça, Titanlar Savaşında kendilerinden önce hüküm süren Titanları yenerek yönetimi ele geçirmişlerdir. Tanrıların Kralı olarak anılan Zeus, Olimposluların lideri olup kraliçe unvanını ise eşi tanrıça Hera taşımaktaydı. 12 Yunan tanrısının evi olan Yunanistan’da şimdiki Makedonya´da Tesalya Bölgesi´ndeki Olimpos aslında yüksek dağlara Olimpos denildiği o çağlarda Uludağ ve Aladağ dahil olmak üzere daha birçok dağ için isim olarak kullanılmıştır. Şarap tanrısı Dionysos Olympos´a sonradan katılarak 13. tanrı oldu ve Olympos´un sonu bundan sonra gelmiştir ki İskandinav Mitolojisinde Loki’de 13. tanrı olarak benzer bir söylenceye konu olmuştur.

Yunan Mitolojisi´nde 12 Olympos Tanrısı

Hades

Zeus

Poseidon

Apollo

Ares

Hephaestus

Hestia

Demeter

Hera

Artemis

Athena

Aphrodite

ve 13. Dionysus

Titanlar

Titanlar, Yunan mitolojisinin ölümsüzleri arasında kafa karıştıran söylencelerin konusu olmuşlardır. Bazı Titanlar Olimpos tanrılarına karşı yaptıkları nedeniyle Yeraltı Dünyasına atılmış ve burada acı içinde sıkışıp kalmışlardır. Titanların iki önemli kuşağı vardır.

Detaylı Bilgi İçin: Titanlar

Özel Kadın Tanrılar: Muslar ve Periler

Muse, sanat, bilim ve şiirden sorumlu olarak kabul edilirdi ki bunlar Pieria’da doğan Zeus ve Mnemosyne’nin çocuklarıydı..İlham perileri güzel genç kadınlar gibi görünür. Kendi başlarına ünlü bazı türleri ve bazı bireysel periler vardı. Ayrıca Naiad’lar da bir çeşit su perisiydi.

Detaylı Bilgi: Muse yada ilham perileri  ve nymph (su perileri)

Roma Tanrıları ve Tanrıçaları

Yunan mitolojisinden bahsederken, Romalılar genellikle dahil edilmekteydi. Roma tanrılaırnın kökenleri genellikle farklı olsa da, başlıca Olympos tanrıları Yunanca yerine Latince isim değişikliği ile Romalılar için aynıydı. Romalılar, Pön Savaşları döneminde imparatorluklarını genişletmeye başlamadan önce bile, Italik yarımadasındaki diğer yerli halklarla temas halinde oldular. Bunların çoğu Romalıları etkileyen kendi inançları vardı. Etrüskler özellikle önemliydi.

Detaylı Bilgi İçin:

Roma Döneminde Yunanistan

Eski Yunan ve Roma Uygarlıklarının Karşılaştırılması

Roma Mitolojisi

Diğer Yaratıklar

Yunan mitolojisinde çoğu doğaüstü güçlere sahip hayvan ve yarı-hayvan çeşitli varlıklar vardır. Bunların bazıları, Centaur Chiron gibi, ölümsüzlük hediyesinden vazgeçme yeteneğine sahiptir. Diğerleri büyük zorluklarla ve sadece kahramanların en büyüğü tarafından öldürülebilir. Mesela Athena, Hades ve Hermes’in yardım ettiği Perseus’un öldürdüğü yılan saçlı Medusa, 3 Gorgon kız kardeşinden biri ve öldürülebilen tek kişidir.

Notlar

[1] Hesiod. Heracles’in kalkanı, 264ff

[2] Hesiod. Theogony, 124–125

[3] Chisholm, 1911

[4] Euripides Fr.484, Diodorus DK68,B5,1, Apollonius Rhodius I,49

[5] Kirk, Raven & Schofield 2003, 42, 44, 57

[6] Hesiod. Theogony, 123, 700, 813-4

[7] Aristophanes Kuşlar, 693–699

[8] Hesiod. Theogony, 116–124

[9] Hesiod. Theogony, 124-125

[10] Cicero. de Natura Deorum, 3.17

[11] Littleton, 2005: 474–476

[12] Hesiod. Theogony, 116–118, 119, 126-132

[13] Ammianus Marcellinus 14.11.25

[14] Pausanias, Description of Greece, 1.33.2-3

[15] Hesiod. Theogony, 123-125

[16] Homeros İlyada 14.249–61

[17] Hesiod, Theogony, 129–131

[18] Diodorus Siculus 5.55.4; Nonnus, Dionysiaca 12.43

Kaynakça

Aristophanes, Birds. The Complete Greek Drama. vol. 2. Eugene O’Neill, Jr. New York. Random House. 1938

Chisholm, Hugh, ed. (1911). “Necessitas” . Encyclopædia Britannica (11th ed.). Cambridge University Press.

G. S. Kirk; J. E. Raven; M. Schofield (2003). The Presocratic philosophers. Cambridge University Press. ISBN 0-521-27455-9.

Hesiod, Theogony from The Homeric Hymns and Homerica with an English Translation by Hugh G. Evelyn-White, Cambridge, MA.,Harvard University Press; London, William Heinemann Ltd. 1914

Scott C. Littleton (2005). Gods, Goddesses, and Mythology, Volume 4. Marshall Cavendish/Tarrytown, New York (US), ISBN 076147563X,

Wells, John C. (2008), Longman Pronunciation Dictionary (3rd ed.), Longman, ISBN 9781405881180

Exit mobile version