Yunan Mitolojisi

Demeter

Demeter, Hesiodos’a göre Kronos ile Rhea’nın -ikinci tanrılar (Olymposlular) kuşağından- kızı, Hestia ile Hera’nın kardeşi, Zeus’tan Persephone’nin annesi olan, hasat ve bereket tanrıçasıdır.

Aynı zamanda ekili tarlaların, dini yasaların ve evliliğin koruyucusu olarak saygı

Demeter (Gayley, 1893)

görmüş ama özellikle buğday tanrıçası olarak kabul edilmiştir. Heykellerinde omuzlarına dökülen sarı saçlarıyla, hafif baygın bakışlı güzel bir kadın olarak tasvir edilmekte, sağ elinde bir buğday başağı, sol elinde de yanan bir meşale tutmaktaydı. Eleusis gizemlerinde kızı Persephone ile birlikte merkez karakter olan tanrıça Pylos’ta bulunan ve MÖ 1400-1200’e tarihlenen Miken tabletlerinde Potnia (metres) adıyla anılmış ve kızı ile birlikte Poseidon’un sevgilisi olarak anılmıştır. Demeter’in Roma mitolojisindeki eşdeğeri Ceres’tir.

Demeter ile kızı Persephone ayrılmaz bir çift oluşturmuş ve Yunan dünyasının her yanında ana-kız hakkında çeşitli efsaneler anlatılmıştır. Bir söylenceye göre Demeter’in Zeus’tan doğan tek kızı Persephone, Zeus’un da yardımıyla amcası Hades tarafından Sicilya’da ki Enna çayırı veya Mysia ovasına kaçırılmıştır. Kız zambak veya nergis çiçeği toplarken yer yarılmış ve Hades kızı Ölüler Dünyası’na çekmiştir. Demeter, 9 gün 9 gece (veya 9 yıl) boyunca tüm dünyayı baştan aşağı dolaşmış hatta bir ara bir uçurumda gözden kaybolan kızının çığlığını duymuşsa da ona ulaşmayı başaramamış, onuncu gün kendisi gibi kızın çığlığını duyan ama gece olduğundan kaçıranı göremeyen Hekate ile karşılaşmıştır. Demeter üzüntüsünden Olympos dağından kaçmış ve ıssız bir yerde inzivaya çekilmiştir. Yerel söylencelerde bu yerin Eleusis olduğu, tanrıçanın burada ‘Keder Taşı’ adlı bir kayanın üzerinde oturduğu hatta burada tanıdığı kadınlardan Metaneira’nın hizmetinde dadı olarak çalışarak Demophon veya Triptolemos’u yetiştirildiği anlatılmaktadır. Demeter’in üzüntüsünden ve sürgünden yaşamasından dolayı toprağın bereketi kalmayınca insanlar kıtlık tehlikesine maruz kalmıştır. Bunun üzerine Zeus, Hades’e kızı geri göndermesini emretmişse de kız Ölüler Diyarı’nda bir nar tanesi yiyerek orucunu bozduğu için yeryüzüne geri dönememiştir. Zeus, Hades ile Demeter’i Persephone’nin yılın üçte ikisini yani çiçek açma ve meyve zamanını (ilkbahar, yaz ve sonbaharı), anası Demeter’in, geri kalan üçte birini, yani kış mevsimini da kocası Hades’in yanında geçirmesi yönünde bir karar vererek uzlaştırmayı başarmıştır. Böylece Zeus, toprağa yeniden bereket gelmesini Persephone’nin her yeryüzüne çıktığında, Demeter’in yeryüzüne baharı getirmesi ile sağlamıştır. Demeter, dadı zannettikleri tanrıçanın gerçek kimliğini öğrenince onuruna bir tapınak inşa eden Eleusis halkının önde gelenlerine kendisi ve kızı Persephone için yapılması gerekenleri anlatmıştır. Sonradan Eleusis Gizemleri olarak adlandırılan bu törenler tanrıçanın gönlünü alarak toprağın verimli olmasını sağlamak için yapılmaktaydı.

Robert Graves (1895-1985) gibi modern yazarlar Persephone’un sadece Demeter’in kızı olmadığını Kore, Persephone ve Demeter’in bir üçlemeyi meydana getirdiğini (Kore “bakire genç kız; yeşil başak”, Persephone “bekâretini yeni yitiren kadın; olgunlaşmak üzere olan tahıl” ve Hekate “genç kadın; hasat vakti gelen olgunlaşmış başak”) iddia etmiştir. Graves’e göre tanrıça kaçırılmadan önce Kore, kaçırıldığında Persephone, kaçırıldıktan sonra Hekate adını taşımaktaydı.

Demeter, yeryüzü tanrıçaları Rhea, Gaia hatta Kybele ile sıkça karıştırılmıştır. Tarım toplumlarında verimli toprağın önemi, bitki ve hayvanların ama özellikle yaşamsal önemde olan buğday başaklarının bahar mevsimi doğup hasat mevsimi olgunlaşmaları ver ertesi yıl aynı döngünün devamı anaerkil dinlerin ve Ulu tanrıça motifinin çıkış noktası olmuştur. Tanrıçanın adı (Attik De (Δῆ) / Dorik Ge (γῆ) “Toprak” + meter (μήτηρ) “ana”) Yunanca “Topak Ana” olarak çözümlenmektedir.

Demeter bir söylenceye göre Poseidon’dan kaçmak için kısrağa dönüşmüşse de başarılı olmamış tanrıdan Areion adlı bir at ile Despoina adlı bir kız dünyaya getirmiştir. Ayrıca Homer’in Odysseia destanında tanrıça ile İason’un aşk yaşadığı ve Demeter’in Philomelus ve Plotus adlı iki oğul dünyaya getirdiği bildirilmektedir (Hyginus. Astronomica, 2. 4).

Demeter Yunanlılarca Aganippe (Kâbus), Akhaea, Erinys (Amansız), Anesidora (Topraktan hediye veren), Kidaria (Başı örtülü), Khloe (Yeşil sürgün), Khthonia (Toprakta), Lusia (Banyo), Malophoros (Elma toplayıcı), Thesmophoros (Gelenek veren) ve Thermasia (Sıcaklık) lakaplarıyla da anılmıştır.

Tanrıça adına 13 Temmuz’da bir festival düzenlenmekte olup ayrıca 11-13 Ekim’de sadece kadınların katılımıyla düzenlenen Thesmophoria’da Demeter’e adanmaktaydı. Tanrıçanın en önemli kült merkezi başta Attika’da Eleusis olmak üzere Girit’te Hermion, Megara, Celeae, Lerna, Aegila, Khia, Korinth, Delos, Priene, Akragas, İasos, Pergamon, Selinus, Tegea, Thorikus, Dion (Mekadonya), Lykosoura, Mesembria, Enna (Sicilya) ve Samothrake’ydi.

DEMETRİA

Atina’da Demeter onuruna düzenlenen bir festivalin adı olup, “Demeter’in takipçisi” anlamına gelmekteydi.