Yunan Mitolojisi

Centaur, Kentaur, Kentauros, Centaurus (Yunan Mitolojisi)

Makale: Özhan Öztürk

Centaur, Kentaur, Kentauros (Κένταυρος) veya Latince Centaurus Yunan Mitolojisinde Kuzey Yunanistan’da Teselya yöresinde Pelion dağı civarında yaşadığına inanılan yarı at yarı insan formunda bir ırkın adıdır.

Centaur veya Kentaur Nedir?

Başlangıçta ön kısmı ve ön ayakları insan arka kısmı ve ayakları at olarak tasvir edilen yaratıklar zamanla insan ön ayaklarını kaybederek Klasik dönem Attik vazo tasvirlerinde de görüldüğü gibi at gövdesinin üzerine belinden yukarı insan gövdesine sahip olarak tasvir edilmiştir. Teselya‘nın en eski kabilesi olan Lapithler’in kralı olan İxion ile Nephele (Hera’nın bulut görünümü) veya Apollo ile nehir tanrısı Peneus’un kızı Stilbe’nin çocukları olduklarına inanılan Kentaurlar her iki durumda da Lapitler ile kardeş veya yakın akraba olmaktaydı. Yunanlılardan daha ilkel, alkolle hemen sarhoş olan, kaba-saba hatta şehvet düşkünü yaratıklar olarak tasvir edilen kentaurlar silah olarak ağaç dalı kullanmakta ve taş fırlatmaktaydı.

Kentaurlar ile Lapithlerin Savaşı (Resim: Sebastiano Ricci, 1715)

Kentaurların Teselya’dan Kovulması Söylencesi: Kentauromakhia

Söylenceye göre Lapithai kralı Peirithoos, Kentaurları düğününe çağırmış, şarap

Theseus’un Centaur (Kentaur) ile savaşı
Kentaur’un Achilleus’a lyra (lir) çalmayı öğretmesi
Herculaneum’dan bir Kentaur çizimi (Kaynak: The antiquities of Herculaneum, 1773)
Orta çağ Sanatında Centaur (Kentaur) tasviri

içmeye alışkın olmayan kentaurlar kendilerini kaybetmiş, içlerinden Eurythos Perithoos’un nişanlısını kaçırmaya kalkışınca çıkan kavgada pek çok kişi ölmüştür. Kentaurların bu olay sonucunda Teselya’dan kovuldukları bildirilirken modern yazarlar bu olayın yani kentaurlarla insanlar arasındaki ilk savaşın gerçekte kentli ve kırsal toplumlar arasındaki mücadeleyi ve kentli olanın taşralıya üstünlüğünü sembolize ettiğini ileri sürmüşlerdir. Bir başka söylencede kentaur Nessos Hercules’in karısı Deianira’ya tecavüze kalkışmış ve kadına Hercules’i öldürecek bir zehir vermiştir. Ölümsüz olduğuna inanılan Teselyalı şifa tanrısı Khiron’da bir kentaur olup, Akhilleus ve İason gibi iki önemli Yunan kahramanını bizzat eğitmiştir. Sıradan bir kentaur olmayıp Kronos ile su perisi Philyra’nın oğlu olarak kabul edilen Khiron bir gün zehirli bir okla yaralanınca çektiği acıya son vermesi için Zeus’tan kendisini öldürmesini dilemiştir ki bir söylenceye göre bu oku Hercules fırlatmıştır. Zeus, Khiron’u gökyüzüne taşıyarak Sagittarius takımyıldızına (Yay Burcu) dönüştürmüştür.

Yunan ve Roma Sanatında Centaur (Kentaur)

İlk dönem Yunan sanat literatüründe Kentaurid adı verilen dişi kentaurlardan bahsedilmemiş sonradan ortaya çıkmışlardır. Yunan sanat ve edebiyatında kentaurlar barbarlık ile ilişkilendirilmiş, vazoların yanı sıra Parthenon ve Olympia’daki Zeus tapınaklarında da kullanılmışlardır. Roma sanatında da aynı sıklıkla olmasa da kullanılmışlar, sözgelimi Pompeii’de Kentaur Evi adı verilen mekânda tasvir edilmişlerdir. Günümüzde Pella Arkeoloji Müzesi’nde bulunup, MÖ 4. Yüzyıla tarihlenen bir

Parthenon’un çatı sütunu tepe taşında Kentaur (Smith, 1882)
Orta Asur dönemi mühründe antilop yakalayan kentaur

Makedonya mozaiğinde kentauridlerin tasvir edildikleri görülmekte olup ayrıca Ovid kocası Kyllarus Lapithlerce öldürülünce intihar eden Hylonome adlı dişi bir kentaurun adını anmıştır (Ov. Met. 12. 210).

Centaur/Kentaur Düşüncesinin Kökeni

Robert Graves ve Mary Renault gibi modern yazarlar kentaurların Hint mitolojisinden miras alındığı gandharva ve Kinnara gibi yaratıklarla ilişkili olduğunu iddia etmiştir. Kentaurlar, Hıristiyan sanatında ise insanın hayvansı yönünün sembolü olarak kullanılmıştır. Mezopotamya’da Kassitler (MÖ 1531-1155) ve Orta Asur dönemine ait mühür ve kudurrularda kentaurun öncüsü olması muhtemel at gövdeli insan başlı kimi zaman akrep kuyruklu, elinde yay ve sopa taşıyan bir yaratığın tasvirleri görülmektedir. Bu yaratık Helenistik dönemde Pabilsağ adlı tanrıyla ilişkilendirilmiştir.

KaynakÖzhan Öztürk. Dünya Mitolojisi. Nika Yayınları. Ankara, 2016