Karadeniz Bölgesinde tütün tarımı
Tütün, patlıcangillerden bileşiminde nikotin bulunan, Amerika’nın keşfinden sonra eski dünyaya dağılan, yaprağı kurutularak sigara olarak içilen bitki adıdır (Latince nicotiana tabacum). Karadeniz’de ayrıca tüdün (Trabzon) ve düdün ve tütin (Akçaabat) formlarında söylenmekteydi. Kafkasya ve Sohum civarında başlayan tütün ziraati, yaklaşık bir asır sonra, Osmanlı İmparatorluğundan çalışmak amacıyla Rusya’ya giden Rumların eliyle tohum olarak yurda getirilince ekimine başlanmıştır.
Karadeniz’de tütün ekilen yerler
Karadeniz bölgesinde bitkinin üretildiği üç önemli bölge vardı:
- Samsun civarı ([1935 yılında] Aşağı Maden, Yukarı Maden, Dereler, Aşağı Canik, Yukarı Canik, Eminlik, Karagül, Evkaf)
- Trabzon ilinin Akçaabat ilçesinin 3 mahalle ve 77 köyünde (özellikle
Dürbinar, Orta, Nefsi Pulathane mahalleleri ile Ahanda, Üstürkiye, Saları, Kalanima, Osmanbaba, Fiz, Sinik, Halvacı, Macera, Kalyara, Cavana, İsbendam, Mersin, Haldandoz, Akçakale, Karciya, Serasor, Cera, İle ve Kuduna köylerinde). 1. Dünya Savaşı öncesinde Akçaabat’ın yıllık üretimi 3,5 milyon kilo civarındayken 1935’de 1,5 milyona inmiştir. Osmanlı İmparatorluğu döneminde Akçaabat tütünleri Mısır’a (İskenderiye) ihraç edilirdi; bunun yanı sıra Cumhuriyet döneminde de renginin parlaklığı ve iyi yanmasından dolayı pek çok Avrupa ülkesine (Örneğin 1934 yılında Çekoslovakya’ya 200 ton) ihraç edilmiştir. Trabzon tütünün boyu bazı yerlerde 1,5 metreyi ilk ana yaprakların çapı ise 40 cm yi bulabilmektedir.
- Pazar tütünü Rize ili, Pazar ilçesinde, Küba’dan getirilerek yetiştirilen, yaprakları 1 m civarında olan puro tütününün adıdır. 1950’li yıllarda
başlayan üretim, 2001 yılında durmuş olup, 1991’de 139 üretici, 8590 kg, 1999’da 3 üretici, 139 kg Pazar tütünü toplayabilmişti. Toprak yapısı dolayısıyla sadece 26 köyde üretimi yapılabilmekteydi.
Tütün kaçakçılığı
1886 yılına kadar serbestçe alıp satılan tütün Osmanlı İmparatorluğu’nun çöküş
sürecine girmesiyle, Duyun-u Umumiye’nin kontrolünde Fransızların yönetiminde bulunan ve 22 Mayıs 1886’da kurulan Müşterek’ül Menfaa Duhan İdaresi tekeline bırakılmıştır. Halk arasında reji adı verilen bu kurum kendi dışında tütün ticaretini yasakladığından, Trabzon civarında kaçakçılığını yapan çeteler türemiştir. Kaçakçılar deniz yoluyla tütün getirdikleri gibi, Anadolu içlerinde Malatya ve Halep’e kadar sevkiyat yapmaktaydılar. Kaçakçı kafileleri (barhanaları) Osmanlı zaptiye ve kolcularıyla sık sık çatışmak zorunda kalmaktaydı. Akçaabat ilçesinde bilhassa sahil köyleri halkıyla Sera ve Hacıbeşir deresi köylüleri arasında kaçakçılık yaygındı. Hicri 1302 (MS 1925) tarihinde Akçaabat’tan ayrılıp Trabzon’a bağlanan Ağıllı (Ağrit) köyünden Karabinaoğuları, kaçakçılıkta haklı bir şöhret sahibi olmuştu.
Rize ilinde ise 1935’lere kadar her bahçede kendi ihtiyacını karşılayacak oranda yetiştirilmekte, fazla miktarda ekenler Erzurum, Kars, Ardahan ve Sarıkamış’a at ve katırlarla taşıyıp satmaktaydı. Trabzon ve civarında üretilen tütünler az miktarda şekerli madde içerdiğinden içimi sert, nikotin oranı yüksek tütünler olup, büyük ve uçları sivri yapraklara sahipti. Renkleri kırmızı, bakır kırmızısı ve koyu kırmızı arasında değişebilmektedir.
Osmanlı döneminde tiryakiler içecekleri tütünleri en az altı ay kadar tahta bir baskı altında sakladıktan sonra kıydırır ve bir müddet havalandırdıktan sonra hiç kullanılmamış bir küpe koyup, küpün ağız tarafına diğer bir kap içinde ayva bırakarak küpün ağzını bir deri ile muhkem surette bağlayıp bir sene sakladıktan sonra içerlerdi.
Atma türkü:
‘Bir sigara ver bana/ Sert tütünün tozundan/ Hiç adam darılır mı/ Sevdiğinin sözünden’.
Etimolojisi, kökeni
Türkçe bir kelime olup ‘duman’ anlamında MÖ 11. Yüzyıldan önce Uygurca metinlerde geçmektedir: ‘altı lenxua sayu tütün tüterçe’ (her bir lotus çiçeği sanki duman tüter gibi). Bununla birlikte özgün duman anlamı 17. yüzyıldan sonra yaygınlaşan tütün bitkisiyle özdeşleşmiştir.
Türk Tütünü
Türk tütünü hafif ve aromatik bir tütün çeşidi olup, adına rağmen Türkiye’ye özgü bir tür değildir ve Kuzey Amerika’dan ithal edilmiştir. Türk tütününün yaprakları Amerikan çeşitlerinden daha küçük ve daha hassas olup, sigarada genellikle Bright Leaf (Virginia) ve Burley ile harmanlanmaktaydı.
Çoğu üretici ülke birden fazla türünü yetiştirmekle kalmamış, yerli üretimin gerektirdiği diğer türde ithalatlarla kendi üretimini tamamlamıştır. 1920’lerde, sigara tüketiminin artan tütün pazarlarını hareketlendirmesiyle ABD, önde gelen ihracatçı ülke olmaya devam ederken, aynı zamanda tipik Amerikan tarzı sigara harmanlarının yaklaşık yüzde 10’unu temsil eden oryantal veya Türk tütününü ithal etmiştir. ABD’de yerli fırında kurutulmuş Burley ve Maryland tütünleri sigara üretiminde % 90 oranında kullanılmıştır. , Çin’in tütün üretimi ABD’ye yakın olup, Çin ayrıca, harmanlamak için büyük miktarda ithalata ihtiyaç duymaktaydı. Böylece Çin ithalatçı ülkeler arasında üçüncü sırayı almıştır. Buna karşılık,1920’lerde Yunanistan, Türkiye, Bulgaristan, Küba ve Sovyetler Birliği gibi bazı ülkeler tütünde kendi kendine yeterliydi. Bu durum, döviz kontrolünü sağlamak veya yerli tütün üreticilerini korumak için devletin ithalat kontrolünden kaynaklanmaktaydı.
Terminolojisi
Aran, bu bitkinin yapraklarını dizip kurutmaya yarayan üstü kapalı mekân (Ordu, Samsun Kamalos,
Bülbül Trabzon ili, Akçaabat ilçesi, Sera köyünde yetiştirilen kokulu bir cins
Tütüna, rengi sarımtrak toprak (Akçaabat)
Tütün bastırmak Bitkinin yapraklarını diz üzerinde deste haline getirmek (Akçaabat)
Tütün dami Üzerinde yapraklarının kurutulduğu yapı (Akçaabat)
Tütün vagoni Damı içerisinde saklanan ve tütün yapraklarının asıldığı hareketli kasa (Akçaabat)
Havan bıçağı, Osmanlı döneminde, köylünün kasabaya getiridiği tütünü, tüccar ardiyelerinde kıymaya yarayan iptidai bıçak türü (Akçaabat)
Kaynakça
BRENDEMOEN B. (2002), The Turkish Dialects of Trabzon. 2 cilt. University of Oslo. Oslo #108/ 23-28
CLAUSON, G. (1972), An Etymological Dictionary of Pre-Thirteenth Century Turkish. Oxford. s. 457
GEDİKLİ, F. (2004), Akçaabat Yazıları. Yedirenk Yayınları. İstanbul. s. 272
Goodman, Jordan.(Ed.) Tobacco in History and Culture. An Encyclopedia. Gale, 2005
Her Yönüyle Güneysu Rize (1996) Güneysu Sosyal Dayanışma ve Kültür Derneği. İstanbul.s. 83
LERMİOĞLU, M. (1949), Akçaabat-Akçaabat Tarihi. Kardeşler Basımevi. İstanbul. s. 18, 19, 23
ÖZCAN. S (1990), Gümüşhane Kültür Araştırmaları ve Yöre Ağızları. Kültür Bakanlığı. s. 586
ÖZTÜRK, Özhan. Karadeniz Ansiklopedik Sözlük. Heyamola Yayınları. İstanbul, 2005
Türkiye’de Halk Ağzından Söz Derleme Dergisi (1939-1951). Maarif Matbaası. İstanbul. s. 109