Makale: Özhan Öztürk
Makronlar[1], Herodot’a göre Moskhici Dağları civarında yaşayan, hayvan postundan elbiseler giyen, savaşta başlarına ahşap savaş başlığı takıp, sepet sazından imal küçük kalkanlar ve kısa mızraklar kullanan yerliler olup, Mısırlılar gibi sünnet oldukları[2], Mossynoik ve Tibarenlerle aynı silahları kullandıkları[3] ve Pers kralına vergi verdikleri[4] belirtilmiştir. Ksenofon’a göre İskitler ile Makronlar arasındaki sınırı çizen nehrin karşısında[5] sorgun ağacından kalkanlar ve mızraklarla kendilerini bekleyen Makronlarla karşılaşan Onbinler bir tercüman aracılığıyla ülkelerini işgal etme niyetinde olmadıklarını anlatmış, anlaşarak pazar ve rehberlik hizmeti almışlardır.
Yaşlı Pliny, Sannilerin Trabzon Pyxites[6] deresinin batısında, Makrokephali Giresun civarında, Makronların ise Sidene Nehri civarında yaşayan farklı halklar olduğunu yazarken[7], Anonim Periplus[8] Pontus Euxinos’un Makrokephaliler ile Makronları özdeşleştirmiş, Strabon ise Makronların artık (MÖ 1-MS 1. yüzyıl) Sanni olarak adlandırıldığını bildirmenin yanı sıra yaşadıkları coğrafyayı da tanımlamıştır:
“Trapezus ve Pharnakia’nın üst tarafında Tibarenler ve eski zamanlarda Makronlar denen, Sanlar ve küçük Armenia bulunur ve erken devirlerde Kerkitler denen Appaitler kavmi bu bölgelere oldukça yakındır[9]”
Arrian, MS 2. yüzyılda geçmişte Ksenofon’un Trabzonlular’a düşmanca davrandığını bildirdiği Sanni adlı savaşçı halkın kötü alışkanlıklarını sürdürdüğünü haraç vermekten vazgeçtiği dahası kıyı kentlerini yağmaladığından şikâyet ederek bunları zamanında ödemeye zorlamak ya da yok etmek gerektiğini Roma imparatoru Hadrian’a rapor etmiştir[10].
Pseudo Skylax, Makrokephali kabilesini Trabzon’un hatta Psoron Limanı’nın doğusu olarak göstermiştir. Makronlar muhtemelen başlarını olduğundan uzun göstermek için kullandıkları başlıklar nedeniyle Yunanca “Koca kafalar” anlamına gelen Makrokephali[11] olarak da adlandırılmıştır[12]. Buna karşın Herodot, ağaç başlıklı Moskhoilerin ve silahlarından bahsederken Makronların ve Mossynoiklerin de aynılarına sahip olduğunu belirtmişse[13], Ksenofon ise Makronların başlıklarından bahsetmemiştir. Strabon, Hazar Denizi’ne bakan Kafkas Dağları’nda yaşayan Perslerin geleneklerini taklit eden Siginni bir halkın[14] da kafalarını büyük göstermek için benzer yöntemler kulandığını bildirmiştir[15]. Bkz. Tzanlar
Kaynak: Özhan Öztürk. Pontus: Antik Çağ’dan Günümüze Karadeniz’in Etnik ve Siyasi Tarihi (Genişletilmiş 3. Baskı). Nika Yayınları. Ankara, 2016
Pontus Makale Serim
Pontus: Antik Çağ’da Doğu Karadeniz Coğrafyası
Pontus: Antik Çağ’da Doğu Karadeniz Arkeolojisi, Etnik Yapı ve Genetik Verileri
Doğu Karadeniz’in Antik Çağ’daki yerli halkı: Byzerler, Bekhiriler, Heptakometler, Mossynoikler
Antik Çağ’da Doğu Karadeniz halklarından Moskhiler veya Muşkiler
Karadeniz Bölgesinde Türkmen Yerleşimi
Notlar
[1] Yunanca Μάκρωνες
[2] Herodot II. 104
[3] Herodot VII. 78
[4] Herodot III. 94.2
[5] Ksenophon, Anabasis IV. 8. 1
[6] Bugünkü Değirmenderesi
[7] Pliny, Naturalis Historia VI.4. 10-23
[8] An. Periplus, 37
[9] Strabon, Geographika XII. 3. 18
[10] Periplus, Pon. Eux. 14
[11] Yunanca Μακροκέφαλοι
[12] Pseudo-Skylax, 85; Hippocrates 35; Pomp. Mela I.19
[13] Herodot VII. 78
[14] Herodot’un Sigynler (Σιγύννες Tarih, 5.9) ve Apollinous’un Sigini (Σίγυνοι 4.320) olarak bahsettiği Tuna civarında yaşayan Trak veya İskit kökenli kabile ile isim benzerlikleri şaşırtıcı olsa da bunların Çingene olmaları da muhtemeldir.
[15] Strabon, XI. 520; Hippocrates. Havalar. 35.