Roma Mitolojisi Yunan Mitolojisi

Artemis (Yunan Mitolojisi), Diana (Roma Mitolojisi)

Makale: Özhan Öztürk

Artemis (Yunanca Ἄρτεμις) Yunan Mitolojisinde vahşi hayvanların (Potnia therion), ay, avcılık, bitkiler, erdem ve doğum tanrıçası olup, yabani hayvanlar (Pothia theron), iffet ve evlenmemiş kızların koruyucusuydu.

Artemis Kimdir?

Özellikle taşrada büyük saygı görüp, 12 Olympos tanrısından birisi kabul edilen Artemis kimi yazarlara göre Demeter’in çoğu zaman Leto ve Zeus’un kızı, Apollon’un ikiz kardeşi olarak gösterilmiş, Romalılar tarafından Diana ile özdeşleştirilmiştir. Avcılıktan hoşlanan, ebedi bakire, vahşi ve kindar orman kızı Artemis tıpkı kardeşi Apollon gibi ok taşımakta, kendisine su perileri eşlik etmekteydi.

Artemis ile İlgili Efsaneler

Artemis (Diana) ve Callisto (Resim: Gaetano Gandolfi, 1780’ler)

Apollo ve Artemis ilk olarak annelerine tecavüz etmek isteyen ejderha Titos’u

Artemis ile geyik

ardından annelerine hakaret eden Niobe’nin çocuklarını öldürmüştür. Artemis ayrıca Tanrılarla Titanların savaşında Gration’u Herakles’in de yardımıyla yenmiş, kendisine veya arkadaşı Opis’e tecavüze kalkışan dev Orion’u ise bir akreple zehirleyerek kurtulmuştur. Hasat zamanı tüm tanrıları onurlandırırken Artemis’i unutan Oineus’u cezalandırmak isteyen tanrıça bu devin tarlasına yabandomuzu göndermiş böylece ünlü Kalydon avının başlamasına sebep olmuştur (Hom. İl. ix. 540-542). Sonunda Meleagros yaban domuzunu avlamayı başarmışsa da Artemis avcılar arasında hayvanın postuna kimin sahip olacağına dair bir tartışma çıkarmıştır. Artemis’in görümlerinden birisi olduğu sanılan Atalante adlı avcı kıza

Artemis Plymastus (Efes Arkeoloji Müzesi, MS 1. yüzyıl)

âşık olan Meleagros postu sevgilisine hediye edince çıkan kavgada dayılarını öldürmek zorunda kalmış bu yüzden annesi tarafından lanetlenmiş, ülkesini Kuretlere karşı savunma gücünden yoksun kalmıştır. Başlangıçta kendisine insan kurban edilmemekle birlikte İphigenia’nın onun adına kurban edilmek istendiği bilinmektedir. Efsaneye göre İphigenia tam sunakta kurban edilecekken Artemis bir dişi geyik göndermiş ve kızın yerine geyiğin kurban edilmesini sağlamıştır. Bir söylenceye göre Patras kentinden aileleri evlenmelerine karşı çıkan Melanippus ile Artemis rahibesi Komaitho, tapınağın bir odasında sevişince Artemis öfkeyle büyük bir kıtlığı kentin üzerine göndermiştir. Delphili kâhinler çiftin kurban edilmesini ayrıca tanrıça onuruna her yıl ülkenin en genç ve güzel kızı ve erkeğinin kurban edilmesi gerektiğini bildirmişlerse de Dionysos kültünün güçlenmesiyle bu uygulama son bulmuştur (Pausanias, VII. 19-20). Tanrıçayla ilgili Yunan tarihinden diğer önemli bir söylence MÖ 7. Yüzyıla tarihlenen Sparta-Messenia savaşına ait olup Messenialıların Spartalı kızlara Artemis Limnatis tapınağında tecavüz etmesi vahşi bir intikam geleneğini meşrulaştırmak için kullanılmıştır. Spartalılar düşman kentini yok etmeden geri dönmemeye, savaş bitmeden kendi eşleriyle birlikte olmayacaklarına dair yemin etmiştir. Messenialılar 20 yıl süren savaş süresince günahlarını affettirmenin bir yolunu ararken soylu bir bakire kızın tanrılara kurban edilmesinin sorunu çözeceğine dair bir kehanet üzerine Kral Aristodemos’un kızı bu iş için uygun görülmüştür. Kızın nişanlısı kurbanı gebe bırakarak öldürülmesini engellemek istemişse de öfkeli baba kızın karnını deşmiş ama kehanet doğru gerçekleştirilmediği için rüyasında Artemis heykelinin elindeki kalkanın düştüğünü görmüş, hem halkını kurtaramamanın hem de kızını kaybetmenin acısıyla kızının mezarı üzerinde intihar etmiştir (Pausanias, IV. 13).

Artemis Kültü

Artemis Tapınağı (Bkz. Dünyanın Yedi Harikası)

Yunanistan’ın tüm dağlık bölgelerinde ibadet edilen, Deloslu kadınların saçlarını adadığı tanrıça onuruna yapılan en büyük mabed Ephesos’ta bulunmakta ve Antik Çağ’ın Yedi Harikasından birisi sayılmaktaydı. Kardeşi Apollon güneş ile özdeşleştirilirken Artemis ise ayın dağlarda gezen kişileştirilmiş formu olarak görülmekteydi. Tapınakları genellikle ekili toprakların bitimindeki sınır bölgelerinde (eskhatiai) bulunan Artemis Anadolu’da ana tanrıça kültü ile birleştirilmiş böylece Efes’teki çok göğüslü Artemis figürü ortaya çıkmıştır. Ayrıca geç dönemde ay tanrıçası Selene ile de ilişkilendirilmiş, ışık taşıyıcı anlamına gelen (Phosphoros) olarak anılan tanrıça onuruna Atina’da bir tapınak inşa edilmiştir.

Artemis’in Adları

En ünlüsü Artemis Plymastus (Çok memeli) olmak üzere pek çok lakabı olan tanrıça ayrıca Orthia (dik), Lygodesma (söğüt bağlı), Agrotera (avcı), Koryphaea (tepenin), Limnaea ve Limatis (Gölün), Daphnaea (defne), Lyceia veya Lykea (vahşi), Aeginaea (keçi tanrıçası), Karyatis (Ceviz ağacının), Ariste (iyi), Kalliste (adil) olarak adlandırılmıştır. Etrüsklerce Aritimi, Artume veya Artumes olarak bilinen tanrıça daha çok kardeşi Aplu (Apollon) ile birlikte tasvir edilmiştir ki Aplu’nun bronz heykellerinden birisi Aritimi’ye adanmış bir kitabeye sahipti.

Diana

Diana, Roma Mitolojisinde av, tabiat, bereket ve doğum tanrıçasının adı olup, Yunan

Diana

mitolojisindeki Artemis ve Selene kültürlerinin Cumae’deki Yunan kolonileri tarafından İtalya’ya taşınmasıyla Latin kültürüne adapte olmuştur. Artemis’in Zeus ile Leto’nun kızı olmasına karşın Diana’da Jüpiter ile Latona’nın kızıdır. Bazı yazarlar adı Latince Dius (‘ışıklı’) kelimesiyle ilişkili olup, ‘parıldayan’ anlamına gelen Diana’nın Latin kökenli bir tanrıça olduğunu iddia etmişlerse de Artemis ile ilişkilendirilmesinden öncesine ilişkin bir veri mevcut değildir. Kadınların ve doğumun koruyucusu olmasının yanı sıra av tanrıçası olarak vahşi hayvanların yanı sıra ormanlarla da özdeşleştirilmiş, meşe ormanları onun adıyla kutsanmış zamanla ay tanrıçasına dönüştürülmüştür. Aventine Tepesi’nde bir tapınağı bulunan Diana adına her yıl 13 Ağustos günü festival düzenlenmekteydi. Ayrıca Tifanta’da ise MÖ 6. Yüzyıldan kalma bir tapınağı bulunmakta ve Nemi gölünde bulunan bir tapınağında Egeria ile birlikte tapınılmaktaydı. Hıristiyanlığın kabulünden sonra özellikle Ortaçağ’da Hekate ile birlikte cadıların lideri olarak görülmüştür.

Kaynak: Özhan Öztürk. Dünya Mitolojisi. Nika Yayınları. Ankara, 2016