Büyükdere, İstanbul Boğazı‘nın Rumeli yakasında tarihi bir yerleşimin adı olup, kuzeyinde Sarıyer, güneyinde ise Çayırbaşı semtleri ile komşudur. Bizans döneminde “İyi tarla” anlamına gelen Kalo Agro (Καλό Αγρό) olarak bilinen köyün sahili derin üçgen formda bir körfez yaratıp Çayırbaşı’ndan denize dökülen Bakla Deresi’nden dolayı Büyük dere veya Rumca Vathyrryax olarak adlandırılmıştır.
Büyükdere mahallesi nerede? Nasıl gidilir?
Büyükdere tarihi
Büyük liman anlamına gelen P. Gyllius ise körfezi Megaralıların burada Saros adına yaptırdıkları adak yerine atfen Saronikos (Σαρωνικός) yerleşimi ise Vroullogeni (Βρουλλογένη) olarak anmıştır. I. Haçlı Seferine komuta eden Frenk şövalye Godefroy de Bouillon (1058-1100) 1096 yılında karargâhını şimdi Çayırbaşı olarak anılan Büyükdere çayırında kurmuştu.
17. yüzyıl ortalarında Evliya Çelebi II. Selim’in av ve dinlenme yeri olan kasabada bin kadar hanenin biri İslam yedisi Rum 8 mahallede yaşadığını, halkının balıkçılık ve bağcılıkla geçindiğini bildirmiştir. Aynı dönemde Eremya Çelebi Kömürciyan ise Büyükdere’nin evlerinin derenin başında bulunduğunu ve Rumlarla meskûn olduğunu kaydetmiştir. 1624 yılında diğer Boğaz yerleşimleri gibi Büyükdere’de Don Kazakları tarafından yağmalanmıştır. I. Abdülhamid döneminde sahil ile Büyükdere Çayırı Mesiresi arasına bir araba yolu inşa edilmiş olup, III. Selim’i tahttan indiren Kabakçı Mustafa İsyanı‘na (1807) katılan yeniçeri yamakları da ayaklanma öncesinde burada toplanmışlardır.
Büyükdere’ye Avrupalıların Yerleşimi
Fransa Elçisi Comte de Vergennes’in 1757’de Büyükdere ve çevresinde yabancıların da oturabilmesi için gerekli izni almasından sonra Fransızlar, Almanlar ve İtalyanlar Tarabya, Ruslar ise Büyükdere’ye yerleşmiştir. 1828-1829’da ilk buharlı gemiler, 1850’lerde ise Şirket-i Hayriye vapurlarının yolcu taşımaya başlamasından sonra Büyükdere’ye de bir vapur iskelesi inşa edilmesi yerleşimin
gelişimini hızlandırmıştır. Kasabaya Ermeni yerleşimi 19. Yüzyılda başlamış olup, Ermeni kiliselerinin biri 1848 diğeri (Katolik) 1885 tarihinde inşa edilmiştir. Skarlatοs Vyzantios bölgedeki ormanlar, sebze bahçeleri, üzüm bağları ve meyva ağaçlarından övgüyle bahsederken 1852’de kasabaya gelen Théophile Gautier, Büyükdere’nin büyüleyici bir tatil yeri
olduğunu, İstanbul’un zengin tüccarlarının yazlık evlerinden işlerine her gün buharlı vapurlarla gidip geldiklerini bildirmiştir. Bu dönemde Büyükdere körfezi aynı zamanda Karadeniz’e çıkacak Osmanlı
savaş gemilerinin demirlediği bir deniz üssü konumundaydı. Büyükdere’ye 1877-78 Osmanlı-Rus savaşı sırasında önemli miktarda Müslüman göçmen yerleşmiş olup yerleşimin demografik yapısı bu dönemde değişmeye başlamıştır.
Büyükdere tarihi yapılar
Boğaziçi ve Şirketi Hayriye adlı salnamede I. Dünya Savaşı öncesinde Rus ve
İspanya elçiliklerinin de bulunduğu Büyükdere’de 700 İslam, 300 Yahudi, 200 Ermeni, 4.300 Rum yaşadığı bildirilmektedir. Rum cemaati dini açıdan Dereköy piskoposluğuna bağlı olup, 6-7 Eylül olaylarında ayazmasıyla birlikte tahrip edilen merkez kilise Aya Paraskevi 1830’da inşa edilmişti. Büyükdere’de ayrıca Ermenilere ait Surp Boğos Katolik ve Surp Hripsimiants adlı Gregoryen kiliseleri de bulunmaktaydı. Ayrıca
Azatlı sokakta Santa Maria veya Latin Kilisesi olarak bilinen bir İtalyan Katolik Kilisesi bulunmakta olup, 1866 yılında inşa edilmiştir. Rum cemaatine ait 6 senelik bir ilkokul ile bir kız okulunda 1920’lerde 130 öğrenci okumaktayken, 1950’de öğrenci sayısı 50’ye düşmüş, 6-7 Eylül olayları, 1974’te Kıbrıs olayları sonrası cemaat ülkeyi terk edince okul kapanmış, bu süreçte Rumların yanı sıra bölgedeki az miktardaki İtalyan’da gitmiştir.
Camiiler
Kara Kethüda Camii olarak da bilinen Büyükdere Camii III. Sultan Mustafa döneminde (1757-1774) Sadaret Kethüdası olan Mehmet Ağa tarafından yaptırılmıştır. Hamam sokakta bir zamanlar bulunan 16. yüzyıl yapımı Osmanlı hamamı 1889
yılında yanmış olup, bugüne izi bile kalmamıştır. Bunların dışında yerleşimde çok sayıda ayazma, çeşme, yalı Şirket-i Hayriye döneminde çift katlı olarak yapılan vapur iskelesi gibi tarihi yapılar da yer almaktadır. 1871, 1875, 1882, 1897, 1917 ve 1962 yıllarında yaşanan yangınlarda toplam 473 bina ile 1 fabrika yanmış ve semtin tarihi dokusunu önemli ölçüde tahrip olmuştur.
Sarıyer ilçesine bağlı bir mahalle olan Büyükdere geçmişte daha büyük bölge olmasına karşın 1954’te Çayırbaşı ve 1987’de Kocataş’ın ayrılmasıyla sahil şeridine sıkışmış olıp, Sarıyer Merkez Mahallesi ile Bülbül Sokak, Kocataş Mahallesi ile Cumhuriyet Caddesi, Çayırbaşı Mahallesi ile de Sırmacılar (Topser) Sokak arasında yer almaktadır. Mahalle halkının büyük bölümü Karadenizli özellikle Trabzon (Tonya) ve Giresun’dan (Şebinkarahisar) gelen göçmenlerden oluşmaktadır.
Müzeler
Vehbi Koç Vakfı tarafından, 1980 yılında Azeryan yalısında kurulan, geleneksel elişleri koleksiyonunu barındıran Türkiye’nin ilk özel müzesi Sadberk Hanım
Müzesi, Aya Paraskevi kilisesi (1831), İtalyan Santa Maria kilisesi (1866), Ermeni Katolik Surp Boğos Kilisesi (1885), Ermeni Apostolik Surp Hıripsimyants Kilisesi (1886) bölgenin görmeye değer yerleridir.
KAYNAKÇA
Aysu, Çiğdem (1994). Büyükdere. Dünden Bugüne İstanbul Ansiklopedisi. İstanbul II: 360-361
Belge, M., İstanbul Gezi Rehberi. İstanbul, 2007. s. 323.
Βυζάντιος, Σ., Η Κωνσταντινούπολις, ή περιγραφή τοπογραφική, αρχαιολογική και ιστορική Β. Atina, 1862. s. 157
Gyllius, P., İstanbul Boğazı. İstanbul, 2000. s. 137-138.
İnciciyan, P.Ğ (1956). XVIII. Asırda İstanbul. s. 119, 120
Koçu, R.E., İstanbul Ansiklopedisi. Tan matbaası. İstanbul, 1963 s. Cilt 6. s.3240-42
Kömürciyan, E. Çelebi (1988). İstanbul Tarihi: 17. Asırda İstanbul, s. 47, 210, 280, 281
Παπαστράτης, Θ., Γειτονιές του Βοσπόρου. Atina, 2003. s. 158.