Türk Mitolojisi

Şaman ve Şamanizm (Türk Mitolojisi)

ŞAMAN Türk Mitolojisinde Çuvaş ve Tunguz halklarınca insanlar ile ruhlar arasında iletişim kurarak şifa sağladıklarına inanılan kişilerin adı olup, Uygur ve Altay Türklerinde aynı anlamda ‘Kam’, Kırgızlarda ‘Gan’ veya ‘Bakşı’, Moğollarda ‘Böğe’, Çuvaşlarda ‘Yum’, Yakutlarda ‘Oyun’ veya ‘Udugan’ kelimeleri kullanılmaktadır.

Oroçen şamanı üzerinde dünya ağacı tasviri bulunan şaman davuluyla

Şaman ayinleri ve Türk şamanlar

 

Yakut (Sakha) şamanı

Tunguz halkı kehanet ve büyü yapma yeteneğine sahip tabiat rahiplerine şaman adını vermekteyse de şamanlık sonradan kazanılan bir yetenek olmayıp doğuştan bazı özelliklere sahip kişiler eğitimden geçerek bu aşamaya ulaşmaktaydı. Şamanlar tütsü yakılıp dans edilen ayinlerde ruhunu bedeninden çıkartarak ölüler diyarına gönderir ve yılın bereketli geçmesini sağlardı. Şaman kısırlığı gidermek için yardımcı olmakla birlikte doğum, düğün ve cenaze törenlerinde aktif rol üstlenmezdi. Şaman, ayin başlangıcında yardımcı ruhlarını (kurt, ayı, geyik, tavşan, sığır, yer ve su ruhları, ölü ataların ruhları) çağırır onlardan kendisine yol göstermesini ve güç vermelerini ister. Altay Şamanları

Hakas şamanı (N. N. Nagorskaia, 1928)

gökyüzüne ‘Yayık’, ‘Suyla’ ve ‘Karlık’ adlı üç yardımcı ruhla birlikte çıktıktan sonra kutup yıldızında Gök tanrı Ülgen’in elçisi Utkuçı ile buluşmaktaydı. Orta Asya dışında Afrika ve Kuzey Amerika’da yaşayan animist inanca mensup halklarda benzer nitelikte şifacı şamanların varlığına rastlanmaktadır. Şaman ölüler dünyasına ya da ruhlar âlemine yaptığı yolculuğu kolaylaştırmak için ayinden önce üzerine ölülere ait kemikler giymekteydi. Şamanlar, ölümünün ardından bir süre ortalıkta dolaşan ruhu öteki dünyaya göndermek, avın bereketli geçmesini sağlamak, ağır hastaları iyileştirmek ve yeri yurdu olmayan başıboş ruhları ahşap put ve totemlerin içine yerleştirmekteydi.

Hakas şaman bir hastayı tedavi ederken

Şamanizm Nedir? Türklerde Şamanizm

ŞAMANİZM Kuzeydoğu Avrupa, Kuzey Amerika ile Sibirya’nın yerli halkının

Eskimo Şaman bir çocuğu tedavi derken, 1890’lar

inandığı yaygın bir animist dinin adı olup, gök tanrı Ülgen, yeraltı tanrısı Erlik ve bunlara bağlı iyi ve kötü ruhlarla şaman adı verilen din adamları vasıtasıyla bağlantı kurularak gerçekleştirilen kehanet ve şifa pratiklerini içermektedir. Şamanizm adını Tunguzca şaman (‘coşmuş adam’) teriminden almış ve Rus yazarlar sayesinde bilim terminolojisine girmişse de Türk halklarında genellikle şaman yerine kam kelimesini kullanılmaktadır. Şamanistler dünyayı gök, yeryüzü ve yeraltı olmak üzere üç kısma ayırmakta, gökyüzünde tanrı Ülgen ile iyi ruhlar, yeryüzünde insanlar, yeraltında ise Erlik ile kötü ruhlar yaşadığına inanmaktadır. İlk Çağ’ın son tarihçisi sayılan Bizanslı Theophylaktos Simokattes MS 7. Yüzyılda ‘Türklerin, onlara geleceği önceden haber veren rahipleri var’ sözleriyle şamanların varlığını

Evenki Şaman

haber verirken, İbn Sina ve Kaşgarlı gelecekten haber verirken anlaşılmaz sözler söyleyen kamlardan etkilendiğini kaydetmiştir.

ŞAMAN AĞACI Bkz. Bay Terek

Kaynak: Özhan Öztürk. Dünya Mitolojisi. Nika Yayınları. Ankara, 2016

https://www.youtube.com/watch?v=NhhzNvNB764