Osmanlı yapıları

Kaşıkçı Elması Hikayesi (Topkapı Sarayı)

Kaşıkçı Elması, adını kaşık benzeri oval formundan alan ve Topkapı Sarayı Müzesi’nde sergilenen en önemi mücehver olup, çevresi çift sıra olacak şekilde eski Mazarin kesimli 49 tane elmas ile süslenmiş, tek yüzü düz gül kesimli 86 karat ağırlığında bir elmastır. Tarihî elmasların en büyüğü ve en meşhuru olarak bilinen elmas Topkapı Sarayı’nın silah koleksiyonunun sergilendiği Dış Hazine Bölümü’nde görülebilir durumdadır.

Oku
View of Hagia Sophia with the Tombs of Ottoman Sultans, Pascal Sébah, 1868 Tombs of Sultan Selim II (center), his son Sultan Murad III (left) and grandson Sultan Mehmed III (right)
Osmanlı yapıları

Ayasofya’daki Padişah Türbeleri

Ayasofya’nın haşmeti yüzünden turistik ziyaretlerde genelde gözden kaçan padişah türbelerinde 5 padişah ve aileleri Osmanlı sanatının zarafetini yansıtan muhteşem türbelerde ebedi bir ihtişam içerisinde yatarken, babalarına eşlik eden genç şehzadelerin mezarları bugün bile yürek burkan bir dramın anısını bugüne taşımaktadır.

Oku
Chain of Golden Horn
Bizans yapıları

Haliç Zinciri

Ortaçağ’da, Bizans İmparatorluğu‘nun başkenti Konstantinopolis şehri neredeyse zapt edilemez olarak görülmekteydi. İstanbul Boğazı‘nın güçlü akıntıları düşman gemilerinin karaya yanaşmasını zorlaştırırken, tarihi şehir hem yaklaşık 6 km uzunluğunda kara hem de deniz tarafından oldukça kalın surlarla çevriliydi. Sözgelimi Osmanlı ordusu 1453’de kara surları önlerine geldiğinde 18 m genişliğinde ve 9 m derinliğindeki hendeği, ardından ise 3 sıralı tahkim edilmiş olan sur düzenini aşmak zorundaydı. Buna karşın Haliç’in sakin suları bir kuşatma sırasında savunmanın zayıf bir noktasını oluşturuyordu. Haliç, şehrin tam göbeğine uzanan belli belirsiz boynuz şeklindeki formuyla burada rahatça demirleyebilen düşman…

Oku
Karadeniz Tarihi

Gümüşhane dağlarında Rum yerleşimleri: Santa, Kromni, İmera ve Stavrin

Makale: Özhan Öztürk 17. yüzyıldan itibaren yerel derebeylerinin genellikle Hıristiyanların yaşadığı kıyı topraklarının kontrolünü ele geçirmesiyle birlikte Akçaabat ile Sürmene arasındaki kıyı yerleşimlerinden iç bölgelere yaşanan göç neticesi kurulan yeni Rum yerleşimleri kurulmuştur. Santa (Σάντα), Kromni (Κρώμνη), İmera veya Tsimera (Τσιμερά) ve Stavrin (Σταυρίν) idari açıdan Trabzon sancağının Torul kazasına bağlı Rum yerleşimlerinin adı olup, ahalileri 1923 mübadelesiyle Yunanistan’a gönderilmiştir. Santa dini açıdan Rodopoli, Kromi ve İmera ise Haldiya metropolitliğine bağlıydı.

Oku
Karadeniz Tarihi

Trabzon Osmanlı Dönemi Tarihi (3. Bölüm) 19. yüzyılın 2. Yarısı

Makale: Özhan Öztürk Göçmen Trafiği 1860’larda Rusya’nın göçe zorladığı Çerkez muhacirlerin büyük kısmı Trabzon ve Samsun yoluyla Osmanlı topraklarına giriş yaparken çoğu aç ve hasta olan muhacirlerin önemli bir kısmı tifüs ve çiçek hastalığı yüzünden ölmüş, salgın kent merkezinde yayılınca Trabzon ve Samsunluların önemli bir bölümü hastalık kapmamak için kenti terk etmiştir[1]. İngiliz raporlarına göre 1 Aralık 1863-17 Şubat 1864 tarihleri arasında sadece Trabzon’da 3 bin göçmenin yanı sıra kentin yerlilerinden 470 Türk, 36 Rum, 17 Ermeni, 9 Katolik ve 6 Avrupalı salgın hastalıklar sebebiyle hayatını kaybetmiştir[2].

Oku
Karadeniz Tarihi

Trabzon Osmanlı Dönemi Tarihi (3. Bölüm) 19. yüzyılın 1. Yarısı

Makale: Özhan Öztürk Tanzimat Sonrası Trabzon 1838 Tanzimat Fermanı Hristiyanların yaşam koşullarını iyileştirirken yeni ekonomik fırsatlar yaratmış, daha iyi yaşam şartları için sürekli Rusya’ya göç veren Pontus Rumları artık Trabzon ve civarındaki yurtlarında güvenli ve refah içinde yaşayabileceklerinin farkına varmışlardır[1]. İngiltere’nin Trabzon konsolosu W. G. Palgrave, yerel çıkarları gözeten derebeylerin halk tarafından desteklendiğini buna karşın bölgeye atanan hükümet yetkililerinin yerel çıkarlar ile İstanbul’un planları arasında denge kuramadıkları için başarısız olduğunu bildirmiştir.

Oku