Mısır Mitolojisi Ortadoğu Tarihi

Basamaklı Djoser (Zoser) Piramidi: Mısır’ın İlk Piramidi

Sakkara’da yaklaşık 4.700 yıl önce inşa edilen Basamaklı Djoser Piramidi, Mısırlıların inşa ettiği ilk piramitti.

Basamaklı Djoser (Zoser) Piramidi Mısır’ın en eski anıtsal piramidi olup, yaklaşık MÖ 2670–2650 arasında hüküm süren 3. Hanedanın ilk firavunu Djoser için MÖ 2650 civarında Sakkara’da[1] inşa edilmiştir. Bu piramit, antik dünyanın en ünlü mimarı Imhotep tarafından planlanmış olduğu söylenen bir yapı kompleksinin bir parçasıdır. Günümüzde bile insanları büyüleyen piramitler, eski Mısır’ın en ünlü anıtları olmakla birlikte, Çin ve Maya gibi diğer kültürler de rastlanılan bu muazzam anıtlar, Mısır’ın sembolü haline gelmiştir. Piramit formunun gelişimi uzun zamandır tartışma konusu olmakla birlikte en görkemlisi antik Dünyanın 7 harikasından birisi kabul edilen bu yapılardan, Mısır’da Imhotep tarafından tasarlanan Djoser’in Basamaklı Piramidi’nin başlangıç noktası olduğu konusunda herkes hemfikirdir.

Bir Mastaba’nın yapı şeması (Oesermaatra0069, CC BY-SA 3.0)

Mastaba’dan Piramid’e

Antik Mısır uygarlığında, toprak altına gömülen ölülerin anısına, mezarın hemen üstüne kurulan tepesi düz odacıklara mastaba adı verilmekteydi. Mezarın yerini belli etmek, ölünün ruhu için dua edilen bir ufak tapınak sağlamak ve ölünün yaşarken yaptıklarını anarak yaşatmak amacıyla inşa edilen bu dikdörtgen höyükler olup ortalama 2,5 metre yüksekliğe sahipti.[2] Uzaktan neredeyse görülmeyen bu yapılar zamanla daha büyük ölçülerde inşa edilmiş ve yüksekliği 6 metreye ulaşmışsa da Djoser’in mezarı gerçek anlamda ilk anıtsal yapıydı. Piramidin planlaması, daha sonra başarıları yüzünden tanrılaştırılacak vezir Imhotep’e atfedilmiştir. Imhotep eğimli kenarları olan düz çatılı bir yapı olan bir mastaba mezarı inşasıyla işe başlamışsa da sonradan bilinmeyen bir sebepten dolayı mastabaları üst üste yığarak kralı için daha etkileyici bir mezar inşa etmeyi tasarlamıştır. Imhotep, basamak olarak bilinen şekli oluşturmak için üste eklediklerini aşamalı olarak küçülterek 62,5 metre yüksekliğinde bir piramide dönüştürmüştü.

109 m × 121 m tabanlı bu ilk piramit 330,400 metreküp taş ve kil kullanılarak inşa edilmiş olup, yapının kırılmasını önlemek için içe doğru eğim verilmişti. Piramidin altındaki tüneller, yaklaşık 5,5 km uzunluğunda bir labirent oluşturmaktaydı. Kendisinden önceki mütevazı mezarlardan farklı olarak kil tuğlaları yerine kireçtaşı blokları kullanılan yapıda, mezarların yazıt ve gravürlerle süsleme geleneği taş üzerine kazıtılarak devam ettirilmişti. 1992 depremi sonrasında çökme tehlikesiyle karşı karşıya kalan piramit, Mart 2020’de 14 yıllık bir restorasyonun ardından ziyaretçilere yeniden açılmıştır.

Piramit Kompleksi

Piramit Kompleksi

Djoser Piramidi, 40 dönüm büyüklüğünde bir yapı kompleksinin merkezindedir. Bu kompleks, 13 sahte girişin yanı sıra güneydoğu tarafındaki gerçek sütunlu

Firavun Djoser (Zoser)

girişi içeren 10.5 metre yüksekliğinde gömme bir kireçtaşı duvarla çevrilidir. Duvarın güneydoğu köşesinde tek bir gerçek giriş bulunmaktaysa da ayrıca 13 sahte kapı istenmeyen misafirleri caydırmak için komplekse dahil edilmiştir.  Kompleks, Basamak Piramidi, Kuzey Evi, Güney Evi, Serdab, Heb Sed Sarayı, Güney Mezar, T Tapınağı ve Kuzey Cenaze Tapınağı’ndan oluşmaktadır.

Piramidin kuzey tarafında Djoser heykeli ile birlikte bir tapınak yer almaktadır. Büyük firavunun hatırasını yaşatmak için dikilen heykel bilinen en eski gerçek boyutlu Mısır heykelidir. Heykel, serdab (‘kiler’) olarak bilinen küçük bir taş yapıyla çevrilidir ve gözleri bir delikten dışarıya bakmaktadır. Piramidin güneyinde, bir sunak ve sınır işaretleri olarak tanımlanan taşlarla çevrili büyük bir avlu bulunmaktadır. Basamaklı piramidin altında, ortasında Firavun Djoser’in mezar odasını içeren 28 metre derinliğinde bir kuyu barındıran bir tünel ile odalar bulunmaktadır. Mezar odasındaki çalışmalar sırasında granit lahitinin parçalarında kraliçelerin isimlerinin hala okunaklı olduğu görülmüştür. Eski Eserler Bakanı Mısırbilimci Zahi Hawass[3], piramitteki koruma çalışmalarını tartıştığı 2009 videosunda, “Basamaklı piramit, firavunun 11 kızının içine gömülü olduğu Eski Krallık’taki tek piramittir” demişti.

Heb Sed Sarayı, her üç yılda bir firavunun taç giyme törenini yeniden canlandırarak egemenliğini hatırlatmak için düzenlenen, Sed veya Wepwawet olarak bilinen çakal tanrısına ve Anubis‘in erken bir versiyonuna adanan Heb Sed Festivali için inşa edilmişti. Kompleksin en büyüleyici ve gizemli yapılarından birisi T tapınağı olup, süsleme bulunmayan dış cephesi sade iken iç kısım boyunca Djed sütunları ve karmaşık oymalar bulunmaktadır. Piramidin kuzey tarafındaki Kuzey Cenaze Tapınağı, ise mezar odasına inen piramidin yeraltı geçitlerine erişmek için kullanılıyordu.

Djoser’in mezar odası granitten oyulmuştu ve ona ulaşmak için, daha önceki firavunalrın adlarının yazılı olduğu binlerce taş kapla dolu koridorlarda gezinmek gerekiyordu. Yeraltı kompleksindeki diğer odalar tören amaçlıydı. Firavunun bedeninin dinlenmeye bırakıldığı mezarın asıl odası, soyguncuları caydırmak ve firavunun cesedi ve mezar eşyalarını korumak için bir tünel labirenti gibi piramidin tabanının altına kazılmıştı. Ayrıca mezar soyguncularının kralın mezar odasına gitmesini engellemek için yönelik bir kuyular kap kacaklarla doldurulmuştu. Bununla birlikte arkeologlar mumyalanmış ayağını ve hırsızlar tarafından gözden kaçan birkaç değerli eşyayı bulmadan önce Djoser’in mezar eşyaları ve hatta mumyası çalınmıştı.

Kuzey Doğu’dan Sakkarah Piramitleri, 1858. Francis Frith (1822-1898)

Keşif

Napolyon’un 1798-1801’e Mısır seferi öncesine kadar eski Mısır kültürünün anıtlarını araştıran, inceleyen, kaydeden arkeologlar sistematik bir keşif yapma

2020’de bulunan mumyalar

fırsatı bulamamışlardı. Napolyon’un ordusuyla birlikte gelen bilim adamları üç dilde yazılan ve Mısır hiyerogliflerini deşifre edilmesini sağlayan Rosetta Taşı‘nı 1799’da keşfederek tarihin akışını değiştirmiştir. Paris‘teki Louvre Müzesi’nde kalıcı bir Mısır sergisi bu seferde elde edilen eserler sayesine gerçekleştirilmişti. Fransızlardan sonra 19. yüzyıl boyunca Alman, İngiliz ve Prusyalı arkeologlar ve araştırmacılar bölgeye gelmiş ve Basamaklı Piramidi incelemiştir. Bununla birlikte ilk yayınlanmış çalışma 1924 Serdab ve Djoser’in heykelini keşfeden İngiliz arkeolog Cecil Mallaby Firth’a (1878-1931) ait olup, Fransız mimar ve Mısırbilimci Jean-Philippe Lauer (1902-2001) ise sonraki elli yıl boyunca piramidi ve kompleksini restore ederken, piramit inşası sürecine dair kıymetli bilgiler vermiştir.

Son olarak Kasım 2020’de Mısırlı yetkililer, Djoser Piramidi yakınında, bazılarının içinde mumya bulunan en az 100 eski tabut ve 2.500 yıldan daha uzun bir süre önce gömülmüş yaklaşık 40 yaldızlı heykel bulunduğunu duyurmuştur.

Djoser

Sakkara’daki ebedi evinde istirahat eden Djoser dönemi hakkında çok az şey bilinmekte olup, Mısır’ın İkinci Hanedanlığı’nın son firavunu Khasekhemwy ile kraliçe Nimaathap’ın oğlu ve üvey kız kardeşi kraliçe Hetephernepti’nin kocası olduğu sanılmaktadır. Gerçek adı Horus Ntry-ht veya Netjerykhet olan firavun Orta Krallık döneminde oldukça popüler olmuş ve kendisine Djoser adı yakıştırılmıştı.

20 yıllık hükümranlığı sırasında inşa ettiği anıtların sayısı ve büyüklüğü öylesine çoktur ki ölümünden sonra bile büyük saygı görmüştür. Sözgelimi Ptolemaic Hanedanı döneminde (MÖ 332-30) dikilen ‘kıtlık steli’nde Djoser’in ülkeyi kıtlıktan kurtarmasının hikâyesini anlatılmaktaydı. Stelde yazılanlara göre Nil Nehri’nin kaynağının tanrısı Khnum’un tapınağı bakımsız olduğu için toprağın bereketini engelleyince yaşanan kıtlık Djoserin tapınağı onarması ile ortadan kalkmıştı.

Bu makaledeki konunun videosu Youtube Kanalımda yayınlanan aşağıdaki videodan izleyebilirsiniz. Youtube Kanalıma şimdiden abone olarak başka videolar yüklendiğinde haber sahibi olabilir. Makalelerimi youtube üzerinden daha zengin görsel ve içerikle dinleyebilirsiniz!

https://www.youtube.com/watch?v=OHVUrwZ7h9w

Kaynakça

Badawy, Alexander. Architecture in Ancient Egypt and the Near East. Cambridge: MIT Press, 1966

Hawkes, Jacquetta. Atlas of Ancient Archaeology. McGraw-Hill Book Company, 1974

Lehner, Mark. The Complete Pyramids. New York: Thames and Hudson, 2008

Shaw, Ian. The Oxford History of Ancient Egypt. Oxford University Press, 2000

Siliotti, Alberto. Guide to the Pyramids of Egypt. New York: Barnes and Noble Books, 1997

Van De Mieroop. M. A History of Ancient Egypt. Wiley-Blackwell, 2010

Verner, Miroslav. The Pyramids: The Mystery, Culture and Science of Egypt’s Great Monuments. New York: Grove Press. 2001

Notlar

[1] Sakkara (Saqqara), Kahire’nin 24 kilometre güneybatısında, Mısır’ın en eski başkenti Memphis’te yaşayanların defnedildiği bir bölgedir. Bölgede MÖ 2500’lü yıllarda yaptırıldığı düşünülen Zoser Piramidi de bulunmaktadır. UNESCO Dünya Mirası Sit Alanı tescili 1979 yılında gerçekleşmiştir.

[2] Badawy, 196: 46

[3] Zahi Hawass (1947-) Mısır arkeolojisi uzmanı, akademisyen, yazar ve araştırmacıdır. 2011 yılında Mısır’da baş gösteren halk ayaklanması ve takiben Hüsnü Mübarek rejiminin devrilmesinin ardından Askeri Konsey tarafından Kültür İşlerinden Sorumlu Devlet Bakanı olarak kurulan yeni kabinede Bakanlık görevine getirilmiştir.