Çemberlitaş
Çemberlitaş, Yanık sütun veya Konstantin sütunu, Bizans imparatoru I. Konstantin’in İstanbul’u yeniden imar ederken daha önceden mezarlık olarak kullanılan bölgeyi toprakla doldurarak oluşturduğu Forum Konstantini’nin ortasına 11 Mayıs 330 tarihinde Roma’daki Apollon Tapınağı’ndan getirterek diktirdiği anıtsal sütunun adıdır.
Çemberlitaş nerede? Çemberlitaş’a nasıl gidilir?
Çemberlitaş’ın özellikleri ve tarihi
Günümüzde 34.80 metre yüksekliğine olan yapı Somaki Sütun, Konstantin sütunu veya Yanık taş olarak da bilinmektedir. Sultanahmed ve Beyazıd meydanları
arasında günümüzde Divan Yolu olarak adlandırılan “Via Regia” (İmparatorluk Yolu) üzerinde yer alan Çemberlitaş, üçer ton ağırlığında sekiz sütunun üçer metre çapında demir bileziklerle birbirine bağlanıp üst üste konulmasıyla oluşturulmuştur. Parçaların birleştiği yerler defne dalı şeklinde süslenmiş mermer çelenklerle süslenmiştirki mermer gövde de imparatorlara mahsus renk olan erguvan rengindeki porfir taşından yapılmıştır. Roma’da ki orijinal eserin üzerinde doğan güneşi selamlayan bir Apollon Helios heykeli bulunmaktayken (Büyük) Konstantin Apollon yerine kendi heykelini ve İsa’yı çarmıha mıhlamakta kullanıldığına inanılan çivileri koydurmuştur. Sonradan bu heykel önce Julianus (361-363) ardından ise sol eli üstünde haç olan bir küre, sağ eli ise bir mızrak tutan altın yaldızlı I. Theodosius (379-395) heykeli le değiştirilmiştir. MS 465, 475, 498, 509, 512, 532, 582, 603 tarihli yangınlardan etkilenen 542
depreminde heykelin elindeki mızrak, 869’da ise haçı taşıyan küre yere düşmüştür. 1079 yılında yıldırımdan, 1106’da fırtınadan zarar gören Theodosius heykeli tahrip olmuş bunun üzerine I. Komnenos, heykeli indirerek yerine mermerden Korinth sitili bir başlık ile altın yaldızlı bir haç figürü ekletmiştir. Sütunun tepesinde I. Manuel Komnenos’un onarım kitabesi hala okunabilir durumdadır: Dindar Manuel, zamanın yok ettiği bu tanrısal yapıtı onartmıştır (Τὸ θ]εῖον ἔργον ἐνθάδε φθαρὲν χρόνῳ καινεῖ Μανουὴλ [ε]ὐσεβὴς αὐτοκράτω[ρ])
Dindar Bizans halkı “Haçlı Anıt” olarak adlandırdığı anıtın olağanüstü güçleri olduğuna ve kendilerini tehlikeden koruyacağına inanıyordu. Sözde Türkler İstanbul’a girdiğinde gökten bir melek inecek, anıtın dibindeki aciz bir adama bir kılıç vererek ona “Bu kılıcı al ve Kurtarıcı’nın halkının intikamını al!” diyecekti. Bizanslılar da Türkleri yalnız İstanbul önünden değil, tüm Anadolu’dan ta İran içlerine kadar püskürteceklerdi ki bu haç Osmanlıların İstanbul’u fethetmesinin ardından indirilmiştir.
Çemberlitaş’ın altında kutsal hazineler var mı?
1672 yangınında sütunun porfir blokları çatlamış, sütunun kararması halk arasında söylenen “Yanık taş” tabirinin doğmasına yol açmıştır. II. Mustafa (1695-1704) döneminde ise yapıyı sağlamlaştırmak için kaidesinin etrafı duvarla örülüp, etrafı demir çemberlerle sarılınca “Çemberlitaş” olarak anılmaya başlanmıştır. 1955 yılında başlayan restorasyon çalışmaları sırasında önce çatlaklar kapatılmış, 1972’de ise sütunu saran demir çemberler yenilenmiştir. 6’ncı yüzyıl ortalarında yaşayan Bizanslı tarihçi Heskiyos’un ”Patria Konstantinoupoleos” adlı kitabında sütunun temelinde kutsal tahtalar, azizlerin kalıntıları ve İsa’nın sağ ve solunda idam
edilen iki suçlunun çarmıhlarının olduğunu kaydetmiştir. 17. yüzyılda Hezarfen Hüseyin Çelebi, “Kitabu tenkih-i tevarihu’l-müluk” adlı eserinde Çemberlitaş’ın altında kutsal hazineler olduğunu iddia ederken, 19. Yüzyılda Fardis Efendi, Mecmua-i Fünun dergisinde ‘Çemberlitaş’ın kaidesi altında Hıristiyanlar için saygıya değer bazı eski eserler gömülüdür. Bu sebepten ilk devirlerde halk burasını çok kutsal bir yer olarak sayardı. Yılda bir defa büyük halk kitleleri etrafına giderek ziyaret ederdi” sözleriyle iddiayı yenilemiştir. 1918 yılında İstanbul’un işgalini fırsat bilen bir grup rahip Vatikan’dan gelmiş, Vezirhan’da bir oda kiralayarak bulundukları yerden Çemberlitaş’ın altına kadar tünel kazmışlarsa da tünelden çıkartılan toprak şüphe uyandırınca rahipler odaya ulaşamadan yakalanarak sınır dışı edilmişlerdi. 2001 yılında yeniden
başlayan Çemberlitaş’ın restorasyon projesini yürüten mimarlardan birin basına Çemberlitaş’ın altında 11×11 metre ebadında ve 2,5 metre yüksekliğinde muhteşem bir blok ve porfir kaide bulunduğunu, kutsal emanetlerin burada küçük bir alan içerisinde olduğunu bildirmiştir.
KAYNAKÇA
“Çemberlitaş”. Meydan Larousse. Cilt 3. S. 193
“Çemberlitaş’ın altındaki sır”. Milliyet Gazetesi. 14 Kasım 2007
Eyice, Semavi (1994). Çemberlitaş. Dünden Bugüne İstanbul Ansiklopedisi. İstanbul II: 482-483
Fardis Efendi (1867). “Çemberlitaş”, Mecmua-ı Fünun, 4. yıl, s. 46-49
Koçu, Resat Ekrem. Istanbul Ansiklopedisi. 7. Cilt. Tan Matbaasi, 1965 s. 3815-3816
Kuban, Doğan. İstanbul Bir Kent Tarihi, Tarih Vakfı Yurt Yayınları, 2004.
Mango, C. (1965),”Constantinopolitana”, Jarhrbuch deş deulschen archaologischen Instiluts, LXXX s. 306-313
Unger, F. W. (1879). “Über Vierkollosal-Saulen in Constantinopel”, Repertorium für Kunst-ıvisenschaft, II, s. 109-118