Efes Antik Kenti’nin Umumi Tuvaletleri
Greko-Romen dünyasının en büyük ve en önemli şehirlerinden biri olan Efes Antik Kenti, Celsus Kütüphanesi, Yamaç Evler, antik tiyatro ve tapınaklarıyla tanınıyor ve her yıl yurtiçi ve yurtdışından milyonlarca turisti ağırlıyor. Bununla birlikte antik kenti gezen insanların ilgisini en çok çeken yerlerden birisi Yamaç Evlerin karşısında yer alan umumi tuvaletler.
Greko-Romen dünyasının Umumi Tuvaletleri
Celsus Kütüphanesi’nden Yamaç Evler’e doğru yürüyen ziyaretçilerin önünde kuyruk oluşturduğu bu umumi tuvaletler özellikle Roma döneminin tuvalet kültürünü merak edenleri kendisine çekiyor. MS 1. yüzyılda inşa edilen Scholastica Hamamları, o dönem için ilerici sayılacak pek çok detayı içermekteydi. Dünyada en iyi korunmuş antik umumi tuvaletlerden birisi olan hamamın tuvaletlerinde işinizi halletmek için tasarlanmış bir dizi 36 delik, üç uzun bankta uzanmakta ve nispeten temiz suyun akacağı bir oluk ayaklarınızın yanında durmaktaydı. Tuvalet kağıdı henüz icat edilmemiş olsa da kişisel temizlik için ‘teroryum’ olarak bilininen bir sopaya bağlanmış sünger kullanılmaktaydı. Akan su bu süngerin ıslatılması ve sonrasında yıkanıp temizlenmesi amacına hizmet etmekteydi. Mermer blok üzerine açılan deliklerin 3 metre kadar altında ise arkadaki hamamda kullanılan atık suyun akıp dışkıları taşıyarak koku sorununu ortadan kaldırdığı kanalizasyon sistemi yer almaktaydı. Akan suyun kesildiği durumlarda ise herkesin alt bölgelerini tahriş edecek şekilde bir kova tuzlu su veya sirkeli su kullanılmaktaydı.
Buraya çiş yapanı tanrıça Hekate çarpsın
Tuvaletler aynı zamanda sosyalleşme açısından büyük önem taşımakta olup, insanlar tuvaletlerini yaparken, küçük bir havuzun karşısında, mozaik zemin üzerinde ve hoşça sohbetin tadını çıkarıyorlardı. Antik kentte çok sayıda tuvalet olup böylece insanların sokakta ihtiyaç görmesinin önlenmesi amaçlanıyordu. Celsus Kütüphanesi önündeki bölümde bir duvarın üzerinde “Buraya çiş yapanı tanrıça Hekate çarpsın” yazısının varlığı göz önüne alındığında hatta okuma yazmayı bilmeyenlerinde düşünülerek Hekate’yi temsilen bir çam ağacı resminin bulunmasından şehrin temiz tutulmasının ne derece önemsendiği anlaşılmaktadır.