16 Şubat 1943 Kızıl Ordu, SSCB’nin güneyindeki Rostov-na-Donu (Rostov-on-Don) şehrini geri aldı. Almanlar, Stalingrad‘da olduğu gibi kuşatılma ve tuzağa düşme korkusuyla geri çekilmek zorunda kaldı.
17 Şubat 1943 Mihver güçlerinin işgali altındaki Yunanistan’daki İtalyan birlikleri, Teselya’daki Domenikon yakınlarında sivilleri acımasızca katletti. Komünist partizanların bir İtalyan devriyesine ateş açması sonrasında “misilleme” olarak 175 Yunanlı erkek öldürüldü. Yunan Halk Kurtuluş Ordusu’nun (ELAS) isyancıları 9 İtalyan’ı öldürdü ve bir İtalyan generalini ağır şekilde yaraladı. İtalyan işgal politikası toplu cezalandırmayı emrediyor: Yerel erkeklerin öldürülmesinin yanı sıra, Domenikon ve Mesohori köyleri yakıldı.
Sovyetler, Leningrad Kuşatmasının kırılmasını kutluyor: “Leningrad ablukası kırıldı! Alman işgalcileri ezin!”
18 Şubat 1943 Hitler, SSCB’deki Alman kuvvetlerinin yarısını kontrol eden Güney Ordular Grubu komutanı Erich von Manstein’ın ve onu görevden almayı planladığını görmek için doğuya uçtu; ancak karmaşık stratejik durum Führer’in dikkatini dağıttı. Artık Manstein ile birlikte Kızıl Ordu’ya nasıl karşı koyulacağını tartışmakla meşgul. Leningrad’ı rahatlatmak için Alman hatlarını aştıktan sonra, kuzey SSCB’deki Kızıl Ordu kuvvetleri, yakınlardaki Wehrmacht güçlerini kuşatmak ve onları yok etmek amacıyla ‘Kutup Yıldızı’ operasyonuna başladı.
19 Şubat 1943 Almanya’nın savaşı kaybetmesi durumunda Avrupa’yı tehdit eden “Bolşevist Yahudi devrimi” uyarısı yapan Goebbels, kendisini “çözüme” çevirmeden önce Yahudilerin toptan imhasını vaat ediyor. “Topyekün savaşın en kısa savaş” olduğunu iddiA eden Goebbels, sadık Nazilerden oluşan özenle seçtiği dinleyicisini kendisini alkışlamaya teşvik ediyor. Konuşmanın tam metni şurada (İngilizce çevirisi)
Kuzey Afrika’daki Alman kuvvetleri Müttefik işgal kuvvetlerine karşılık veriyor: seçkin 21. Panzer tümeni, Tunus’ta acemi Amerikan birliklerine saldırıyor. Tunus’taki Almanlar, Amerikan kuvvetleri için ürkütücü olan az sayıda yeni konuşlandırılmış “Tiger” tankına sahipler; Tigerlar, Sherman tanklarını bir mil uzaklıktan savaş dışı bırakabilen son teknoloji bir ana topa sahip.
20 Şubat 1943 ABD Başkanı Roosevelt, çöl krallığının toprakları altındaki devasa petrol rezervlerinin jeolojik araştırma raporlarına baktıktan sonra, Suudi Arabistan’a Amerikan Lend-Lease askeri yardımını onayladı. Lend-Lease ABD tarafından, Birleşik Krallık, SSCB, Çin, Fransa ve müttefik ülkelere 1941 ile 1945 yılları arasında savaş malzemesi destek programına verilen addır. 11 Mart 1941 tarihinde yapılan bu antlaşmanın 9 ay sonrasında Japon ordusu Pearl Harbor saldırısını gerçekleştirdi.
21 Şubat 1943 Alman kuvvetleri, birkaç hafta önce Kızıl Ordu tarafından yeniden ele geçirilen Kharkov şehrine yönelik yeni bir saldırı başlattı. Hızlı Sovyet ilerlemesi, öncü birliklerinin aşırı genişlemesine neden oldu: Alman panzerleri onları kesmek için yarışıyor. (Kharkov, Harkiv veya Harkov Ukrayna’nın ikinci büyük şehri, Harkiv Oblastı’nın idari merkezidir. Ülkenin kuzeydoğusunda yer alır. 2006 yılı sayımlarına göre nüfusu 1.461.300 kişidir. Harkiv, Ukrayna’nın temel endüstri, eğitim ve kültür merkezlerinden biridir.)
Nazi işgalindeki Polonya’dan kaçan 1000 Yahudi çocuk Mısır, İran ve SSCB üzerinden zorlu bir yolculuktan sonra Filistin’e geldi.
22 Şubat 1943 Polonyalı mülteciler SSCB’ye vardıklarında, binlerce kişi “siyasi olarak güvenilmez” olarak görüldüklerinden, ülke içi sürgüne veya gulaga gönderildi. Sovyetler Müttefiklere katıldığından beri 77.000 Polonyalı asker ve 41.000 sivilin İran üzerinden ayrılmalarına izin verildi. Komutanı General Władysław Anders’in adını taşıyan “Ander’in Ordusu”, Kızıl Ordu’nun 1939’da Polonya’yı işgalinden sonra eskiden Sovyet savaş esiri kamplarında tutulan Polonyalı gönüllülerden oluşuyor. Onlar ve aileleri nihayet Sovyet kontrolünden kaçtılar.
23 Şubat 1943 Pasifist Nazi karşıtı grup Beyaz Gül’ün liderleri Alman öğrenciler Hans ve Sophie Scholl giyotinle idam edildi: Yahudilere yönelik cinayetleri eleştiren broşürler dağıtmak suçundan bu hafta Gestapo tarafından tutuklandılar. Münih’te Beyaz Gül sempatizanları, Nazi rejimini zayıflatmak için gizli bir grafiti ve broşür kampanyası yürüttüler. Dört gün önce, Scholl’lar Üniversitede broşürler dağıtırken görüldü ve Gestapo’ya ihbar edildi. 3 saat süren duruşmada Sophie, kardeşi Hans ve sonrasında gözaltına alınan yoldaşları Christoph Probst, Nazi yargıcı Roland Freisler tarafından idam cezasına çarptırıldı.Beyaz gül üyeleri ölüm karşısında bile etkileyici bir cesaret gösterdi. Sophie Scholl (21), Nazi mahkemesine şöyle diyor: “Savaşın kaybedildiğini bizim kadar iyi biliyorsunuz. Neden bunu kabul etmeyecek kadar korkaksınız?” Sophie ayrıca yargıca dönerek şöyle seslenir: “Birgün bizim durduğumuz bu yerde siz duracaksınız. Hans (24) “Yaşasın özgürlük!” diye bağırır. ”Sophie, idamın infazından önce ailesiyle görüşür ve onlara endişelenmemelerini söyler ve şu sözleri fısıldar: “Güneş hala parlıyor.” Beyaz Gül’ün üyesi olan Franz J. Müller, 2012’de verdiği bir röportajda şu sözleri dillendirdi: “Sophie Scholl hepimizin en cesuruydu!”
Bakırdan tasarruf etmek için ABD Darphanesi, çinko kaplı bir sentlik madeni paralar olan ilk “çelik kuruşları” bastı. Kolayca on sentlerle karıştırılabilen çelik 1 centler paslanabiliyor.
24 Şubat 1943 Kızıl Ordu karşı saldırıları, SSCB’nin alanlarını yeniden fethederek Mihver birliklerini şimdilik geri çekilmeye zorladı. New York Times, Almanların yenilgi sonrası Dinyeper Nehri’ne geri döneceklerini tahmin ediyor.
25 Şubat 1943 Altıncı Ordu’nun Stalingrad’daki teslim olmasından bu yana ilk kez Hitler, yeni Harkov saldırısını desteklemek için SSCB’deki Alman birliklerini ziyaret ediyor.
Kuzey Afrika’daki Amerikan kuvvetleri, Tunus’un Atlas Dağları’ndaki Kasserine Geçidi’nde Almanlara karşı şiddetli bir yenilgiye uğradı: Tecrübesiz ABD birlikleri, Afrikakorps’un karşı saldırısıyla geri püskürtüldü, yaklaşık 3000 kayıp ve 3000 kişi daha esir düştü. Kasserine Geçidi Muharebesi II. Dünya Savaşı sırasında Tunus’ta 1943 yılı Şubat ayında gerçekleşmiş olan muharebedir.
Kasserine Geçidi, Tunus’un orta bölgesindeki Atlas Dağları boyunca uzanan 3.2 km uzunluğunda bir geçittir. Generalfeldmarschall Erwin Rommel komutasındaki Afrika Korps birliklerinin sahne aldığı bu muharebe ABD Ordusunun Afrika kıtasında Mihver Devletleriyle ilk karşılaşmasıdır. Savaş deneyiminden yoksun ve iyi teçhiz edilmemiş ABD birlikleri büyük zayiat vermiş ve mevzilerinden 80 km geriye atılmıştır. Bu mağlubiyet ABD Ordusunun tarihindeki en büyük mağlubiyetlerden birisi sayılmaktadır. Muharebenin ardından bünyesine yapılan İngiliz Ordu birliklerinin desteğiyle hızlı toparlanan ABD birlikleri yapılan çeşitli değişiklikler ve yeni komutan atamalarıyla Mihver ilerleyişini durdurabilmiştir.
25 Şubat 1943 İngiliz ve Amerikan hava kuvvetleri Almanya’ya karşı “gece-gündüz” bombalama stratejisi başlattı: RAF uçakları bu gece hedefleri vururken, ABD Ordusu uçakları Alman hava savunmasını alt etmek için sürekli sortilerde gündüz hava saldırıları düzenliyor.
28 Şubat 1943 Nazi SS, Berlin’de hala hayatta olan son Yahudi Almanların toplamasını başlattı. Gestapo, çoğunluğu silah işçisi olan veya Almanlarla evli 8000 kişiyi toplama kamplarına sürülmek üzere topluyor. Yüzlerce Alman kadın, Yahudi kocalarının Gestapo tarafından tutulduğu Berlin’in merkezindeki Rosenstrasse’de toplanıyor. Nazi rejimine karşı ender görülen ve cüretkâr bir direnişte, protestocular mahkumların serbest bırakılmasını talep ediyor: “Kocalarımızı geri verin!” Naziler Berlin Yahudilerini tutuklamaya başlayınca intiharlar başlıyor. Görgü tanığı Hildegard Herschel: “İnsanlar camlardan atladılar, kendilerini arabaların altına attılar, Veronal ve siyanürü yuttular. Dikkatli insanlar yanlarında her zaman zehir taşıyorlardı.”
Kuzey Afrika’daki Amerikan birliklerine karşı bir dizi Alman zaferine rağmen, Mihver kuvvetleri Tunus’un derinliklerine çekiliyor ve yeni Müttefik takviyeleri tarafından Atlas Dağları’ndan geri çekilmeye zorlanıyor. 1. ABD Piyade Tümeni’nin adamları, ağır Amerikan kayıplarına neden olan acımasız bir savaştan sonra Mihver birliklerinden geri alınan Kasserine Geçidi’ne ilerliyor: 1000 Alman’a karşı 10.000 Müttefik zayiatı veriliyor. ABD Generali Lloyd Fredendall, Kasserine’deki felaketten sonra beceriksizlik ve korkaklıktan dolayı görevden alındı: 200 mühendise inşa edilmesi 3 hafta süren bir yeraltı sığınağından, cephenin 70 mil gerisinde, Almanlar ilerlerken terk ettiği emirleri verdi.
SSCB’de askerleri ziyaret eden Hitler, Afrika ve Stalingrad’daki Alman felaketlerinden “korkunç bir şekilde etkileniyor”. Uşağı Heinz Linge’nin bildirdiğine göre: Hitler “gergin mide krampları var, saatlerce şiddetli ıstırap içinde kıvranıyor … tırnaklarını çiğniyor, kanayana kadar boynunu kaşıyor.”