Halkbilim

Ardıç Ağacı Masalı (Grimm Kardeşler)

ARDIÇ AĞACI Jacob ve Wilhelm Grimm kardeşlerin Philipp Otto Runge’dan (1777–1810) derlediği bir masalın adı olup, bilinen en kasvetli öykülerden birisi kabul edilmektedir.

Illustration at page 246 in Grimm's Household Tales (Edwardes, Bell).
Ardıç Ağacı Masalı için yapılan çizim (Edwardes, Bell).

Eşi ölüp oğluyla baş başa kalan bir adam ikinci bir kadınla evlenmiş ve çiftin bir kızları olmuştur. Üvey oğlundan nefret eden kadın çocuğu gizlice öldürdükten sonra etini pişirip yahni yapmışsa da durumun farkına varan kızı ağabeyinin kemiklerini bulup bir ardıç ağacının altına gömmüş, annesinin pişirdiği yemeği de yememiştir. Ağacın üzerinde bir kuş doğmuş ve “annem öldürdü beni, babam yedi beni, kardeşim bir ardıç ağacının altına gömdü beni” sözleriyle bir şarkıyı rüzgâra fısıldamıştır. Kuşun şarkısı o kadar etkileyicidir ki kentin kuyumcusu kuşa altın bir zincir, ayakkabıcısı ise bir çift kırmızı pabuç, değirmenci ise bir değirmentaşı hediye etmiştir. Kuş ağacına dönüp şarkısını söylemeye başladığında sesini duyan ailesi dışarı çıkmış babasının boynuna altın zincir, kız kardeşinin ayaklarına kırmızı ayakkabılar üvey annenin ise kafasına bir değirmen taşı düşmüştür. Bu olayda üvey annenin ölümünden sonra kuş yeniden insan formuna bürünmüş, çocuk babası ve kız kardeşiyle sonsuza dek mutlu yaşamıştır.

Görüldüğü gibi servigiller familyasından iğne yapraklı bir ağaç olan ardıç (Juniperus), Avrupa folklorunda yaşam verici bir güç ile ilişkilendirilmekte meyveleri Avrupa’da yaprakları ise Kuzey Amerika Yerlileri tarafından da şifacılıkta kullanılmaktaydı.

Kaynak: Özhan Öztürk. Dünya Mitolojisi. Nika Yayınları. Ankara, 2016