16 Mayıs 1940 Wehrmacht’ın ilerleme hızı sadece Fransızları değil aynı zamanda Alman komutasını korkutmakta olup, Alman komutanlığı panzerlerin ilerleyişini durdurarak piyadelerin tanklara yetişmesinin ve yeniden gruplaşmanın sağlanmasını emretmiştir.
Churchill, şimdi Fransız komutanı Gamelin ile görüşüyor: ‘Stratejik rezerv nerede?’ diye soruyor. Gamelin, omzunu silkerek ‘Aucune’ (yok) cevabını veriyor. Churchill: “Quai d’Orsay’in (Fransız Dışişleri Bakanlığı) bahçesinde gizli belgeleri yakan saygıdeğer yetkilileri görüyorum. Hâlihazırda Paris’in tahliyesi için hazırlıklar yapılmaktadır.”Bununla birlikte Fransızlar Alman ilerleyişini Sedan’ın güneyinde Stonne’de durduruyorlar. Burada Fransız ağır tankı Char B1 ilk kez karşılaştığı 13 Alman panzerleri tarafından ancak 140 defa vurulduktan sonra yok edilebilmiştir.
General Guderian ve Rommel‘in komuta ettiği birkaç Alman panzer tümeni, batıda bulunan denizlere ve Müttefiklere ulaşmak için hıza güvenerek emirleri görmezden geliyor.
Amsterdam’da, Hollandalı askerlerin muzaffer Almanlara teslim oluyorlar.
İngiliz Seferi Kuvvetleri’nin birlikleri, Belçika’dan geri çekilme emri verildiğinde şaşkınlıkla ‘ama biz Almanları (İngiliz argosunda ‘Jerries’[1]) yeniyoruz, efendim!’
Başkan, ABD Kongresi’nden ordu harcamalarında 896 milyon dolarlık bir artışın yanı sıra ordu ve deniz kuvvetlerini güçlendirmek için yılda 50 bin uçak gibi o güne dek eşi benzeri görülmemiş bir filo inşa edilmesini istedi.[2]
Alman kuvvetleri, Dyle nehrindeki ana Belçika savunma hattını yararak, Brüksel ve Anvers’in kentlerini tehdit etmeye başladı.
17 Mayıs 1940 Churchill, 10 RAF filosu avcı uçağını daha Fransa’ya gönderme kararı verdi. İngilitere’nin artık Britanya’yı savunmak için sadece 22 filosu (yaklaşık 250 uçak) kaldı.
Hollanda’da 4 genç Hollandalı öğrenci tarafından kaçırılan ve Nazilerden kaçan 46 Yahudi mülteciyi barındıran Zeemanshoop (Denizci’nin umudu) adlı filika İngiltere’ye geldi.
Brüksel’in Grand Place’sı (ana meydan) şimdi Alman birlikleriyle dolu. Belçika, Fransız ve İngiliz orduları şehri terk etti.
Uzun zamandır tanklardan zırhlı birlikler oluşturulması gerektiğini iddia eden tek tek kullanılmamaları gerektiğini söyleyen Fransız Albay Charles de Gaulle’ üstlerinden birisi “Neşelen! Almanlar sizi haklı çıkardı!” dedi.
Bugün Norveç Anayasası Günü, Danimarka yönetiminden bağımsızlığının ilan eden ülkede Nazi işgalcileri tarafından geleneksel kutlamalar yasaklandı. Norveç’in uzak kuzeyinde, Alman işgalcilere karşı duran Radyo Tromsø’de şair ve direniş savaşçısı Nordahl Grieg, ulusal bir meydan okuma şiirini okuyor.
Hitler, Alman kuvvetlerini Fransa’da ilerlemeyi durdurup yeniden toparlamaya çağırıyor. General Jodl günlüğünde: ‘Führer, gergin ve sinirleri bozuk, ani zafer ile dehşete kapılmış, çöküşten korkuyor”.
Alman General Guderian, panzerlerinin denize doğru yürüyüşünü durdurmayı reddediyor; “duruş emri” itaate zorlanırsa istifa etmekle tehdit ediyor.
Amsterdam’ı işgal eden Alman kuvvetleri başkanı General Tiedemann, Hollandalı Belediye Başkanı’na güvence veriyor: “Eğer Yahudiler bizi görmek istemiyorsa, biz de onları görmek istemiyoruz.”
250.000 İngiliz erkeği, artık yeni bir Yerel Savunma Gönüllüleri’ne katıldılar. 250.000 İngiliz erkeği, artık yeni bir Yerel Savunma Gönüllüleri’ne katıldıklarından “parashots” lakabıyla anılıyorlar.
1. Dünya Savaşı kahramanı Fransız Mareşal Philippe Pétain, Fransız moralini güçlendirmek ve Paris’teki kırılgan hükümeti desteklemek için İspanya’nın büyükelçiliğinden ülkeye geri çağrılıyor. İspanya’nın faşist generali Franco ile yakın bir dost olan Pétain, “Fransa’nın en büyük hatası bu savaşa girmek oldu” dedi.
18 Mayıs 1940 Paris “askeri bölge” ilan edildi ve sıkıyönetim ile yönetilmeye başlandı. Söylentilere rağmen, Başbakan Reynaud “Fransız hükümeti Paris’te kalacak” diyor.
Almanlar zafer sarhoşluğu içerisinde Berlin’de Hitler’in 26 Mayıs’ta Londra’da bir konuşma yapacağına dair dedikodular yayılıyor. Müttefikler, gizli Alman paraşütçü paranoyasıyla üniforma giymeyen her Alman tutukluyu vurmakla tehdit ettiler. Berlin şöyle yanıt veriyor: “Her öldürdüğünüz Alman için 10 Fransız mahkûmu kurşuna dizeceğiz”
Wehrmacht şimdi Belçika’nın Antwerp şehrini ele geçirdi. Müttefik birlikler, Belçika’yı Almanlara bırakırken Fransızlar Fransa için endişelenmeye başlıyor. Geri
çekilen Britanya Seferi Kuvvetleri’nden Brian Horrocks: “Utanç ve bitkinlik içindeyiz. Biz sadece dört gün önce bizi neşelendiren beyaz yüzlü, sessiz Belçikalılar tarafından yürürken görülmek utanç verici… Kamçılanmış köpekler gibi geri dönüyoruz. Bu bizim suçumuz değil.”
Almanlar savaşmadan Cambrai kasabasını ele geçirdiler. General Rommel, tanklarını kuru alanlardan geçirmelerini emrederek, Fransız savunucularının kaçmasına neden olan devasa toz bulutlarını yaratarak Alman gücünü olduğundan fazla göstermeyi başarmıştı.
19 Mayıs 1940 Almanlar, Maginot Hattı’nda Fransızları sabit tutmak için “dikkat dağıtıcı” saldırılar gerçekleştirmekte olup 505. Kale’yi vurarak yeraltındaki mühimmatın patlamasına yol açtılar. Fransız yüksek komutanlığı ışıklar ve hava sirkülasyonu eksikliğine karşın kaleyi tahliye etmeyi reddediyor. 107 asker, karbon monoksit zehirlenmesinden ölüyor.
Alman tankları şimdi Kanal sahilinden birkaç saat ilerde olup, Rommel’in tümeni sadece 200 adam kaybetme bahasına 10 bin esir almayı başardı. Alman saldırısı Müttefiklerde paranoyaya yol açıyor Belçikalı ve Fransız sivillerde sadece sarı saçları yüzünden bile Alman sanılıp öldürülenler oluyor.
İngiliz keskin nişancı: “Bir tarlada ok şekli çizen iki adam gördük ki genel merkezimize işaret ediyorlardı. Alman uçaklarına haber verdiklerine şüphe yok. Ben de onları vurdum.”
Dynamo kod adı verilen İngiliz Seferi Kuvvetleri için tahliye planı emrini veren Churchill ‘Almanlar denize ulaşırsa, , Belçika’da tuzağa düşmekten kaçınmak için tek
yolumuz bu’ diyor.
İngiliz faşist Oswald Mosley’in, Manchester’da Nazi yanlısı bir konuşma yapması engellendi. Fransız kabinesini General Gamelin’in yerine General Maxime Weygand’ı (73) atıyor. Winston Churchill ilk radyo konuşmasını Başbakan olarak yapıyor:
https://www.youtube.com/watch?v=mYFBIS8DD4Y
20 Mayıs 1940 Yeni Fransız General Weygand, Almanlara karşı bir karşı saldırı için emirleri iptal etti; Öncelikle “durumu değerlendirmek” için cepheyi gezmesi gerektiğini söylüyor.
Naziler İngiliz Kanalı’na doğru ilerliyor, Belçika’daki İngiliz birliklerini yok etmeyi hedefliyorlar: “Alman tankları denize yaklaştıkça, Müttefiklerin kuşatılma tehlikesi ortaya çıkıyor.
Belçikalı ve Fransız kasabaları rasgele Luftwaffe bombardımanıyla harap ediliyor. Alman saldırısı kaçan mültecileri vahşileştiriyor. Panik içerisindeki halk yolları tıkayarak Alman işgalini hızlandırıyor.
Parisli Irène Némirovsky: “Almanya’nın ilerleyişine dair haberler korkunç olsa da, hiç kimse bunlara inanmıyor.
İngiliz Dışişleri Bakanı Lord Halifax, İsveçli bir iş adamına gizlice Nazi liderleri arasında ikinci sırada yer alan Hermann Göring ile barış şartlarını konuşmayı öneriyor. İngiliz generalleri Edmund Ironside, Fransız generalleri Billotte ve Blanchard ile bir karşı saldırı düzenlemeyi deniyorlar.
Alman kuvvetleri, Somme nehrinin ağzında Abbeville’i ele geçirdi. Wehrmacht şimdi, Belçika’daki Müttefik ordularını tuzağa düşürerek, Kanal’dan Almanya sınırına kadar bölgeyi kontrol ediyor. 10 gün içinde, Alman tankları Fransa genelinde 200 mil yol aldılar. Panzer ekipleri tükenmiş durumda ama sevinçten havaya uçar durumda. Tankçıların hepsi tıraşsız ve pis, çoğu 5 gün boyunca uyumadı, yüksek metamfetamin tabletleri ile zafere ulaştılar.
Fransız ordusunun yarıya indirildiği haberinde Hitler neşeyle karşılıyor. Şimdi, Fransızların teslimiyetinden sonra imzalanacak barış anlaşmasını planlıyor. Alman tankları esir almak için çok hızlı ilerliyorlar. Müttefik birliklerine silahlarını bırakarak ilerleyen Wehrmacht piyadeleriyle karşılaşmak için doğuya ilerlemeleri emri veriyorlar.
Fransız radyo, köylülerin New York Times savaş muhabiri de dahil olmak üzere çeşitli gazetecileri vurmakla tehdit etmesinden sonra “yabancı aksanların hepsi düşman paraşütçüleri değil” uyarısı yayınlıyor.
21 Mayıs 1940 İngiliz Seferi Gücü ile tahliye edilen gazetecilerden biri şöyle diyor: “Daktilolarımızdan başka bir şey alamayız, ama sürekli hava saldırılarından kaçmaktan çok mutluyuz.”
Fransa Başbakanı Paul Reynaud, Fransız savunmasında “inanılmaz hataları” kabul eden parlamentoya hitaben: “Fransa ölemez! Fransa’yı kurtarmak için bir mucize gerekiyorsa, mucizelere inanıyorum çünkü Fransa’ya inanıyorum!”
Müttefik birlikler, Arras’ta bir karşı saldırı başlattı ve Alman kuşatmasını yararak güneye girmeye çalıştı. Müttefikler arasındaki iletişim eksikliği, İngiliz topçularına ateş eden Fransız tanklarıyla savaşın başlamasına yol açtı.
İngiliz sinemalarında: İngiliz Seferi Kuvvetleri’nin “Belçika’yı savunmak” (With the B.E.F in Belgium) haber yayınlanırken İngiliz ordusu Dunkirk aracılığıyla tahliye planları yapıyor.
“Stuka tabletleri” veya “Panzer-çikolata” olarak adlandırılan uyku ve savaş stresini azaltan metamfetamin içerikli 35 milyon Pervitin tableti ön cephedeki Alman birliklerine dağıtıldı.
Albert Einstein liderliğinde 17 Princeton profesörü, ABD Başkanına tarafsızlıktan vazgeçme ve ABD’nin çıkarları ve her yerdeki medeniyetleri koruma konusunda Müttefik savaş çabalarına yardım etme talebinde bulundu.
Katyn ve diğer Sovyet cezaevi kamplarında göreve yapan NKVD erkeklerine, tek bir kaçış olmaksızın 21.000’den fazla Polonyalı tutukluyu başarılı bir şekilde öldürdükleri için nakit para ödülleri verildi. Katyn’de katledilen Polonyalı esirlerin ilk önce akrabalarına yazmasına izin verildi. Böylece adresi öğrenilen kurbanların ailelerini NKVD şimdi “devletin potansiyel düşmanları” olarak Sibirya’ya sürgün ediyor. Orta Asya’ya sürülen bir Polonyalı genç Stalin’e yazdı: “Bizler iyi bir Sovyet vatandaşı olmaya söz veriyoruz ancak babalarımız olmadan yaşamak zor.”
Dow Jones hisse senedi piyasası endeksi, ABD yatırımcılarının Avrupalı savaştaki Alman zaferlerinde panik yapması nedeniyle % 23 oranında bir düşüş yaşadı. Piyasa 5 günde 30 puan düştü.
22 Mayıs 1940 Müttefik askeri işbirliği şefi Fransız General Billotte, ölümcül bir araba kazası geçirdi. İngiliz General Pownall’ın tepkisi: “Bu acil durumda kayıp sayılmaz.”
Savaş başladıktan bu yana ilk kez, Kriegsmarine’in şefi Amiral Raeder, Hitler’e cesur yeni bir plan önerdi: İngiltere’nin işgali.
Perkins, İngiliz istihbaratı: “Ordumuz, Dunkirk’te denizden çekilip denize çekiliyor. 316,000 kişiden 20.000 kişiyi çıkarırsak şanslı olacağız.” Arras’taki müttefik karşı saldırı Alman kuşatmasını kırmayı başaramadı: İngilizler kuzeye geri çekiyor, tarlalarda Matilda tanklarıyla dolu bir alan geride kalıyor.
Alman kuvvetleri, Müttefik birlikleri tahliye edilmeden önce Calais, Boulogne ve Dunkirk limanlarını ele geçirmeyi amaçlayan Kanal sahili boyunca kuzeye gidiyorlar.
Kadınlar, çocuklar ve yaşlılar şimdi (İngilizlerin elinde bulundukları) Cebelitarık’tan Fransız Kuzey Afrika’ya “savaştan korunacakları” yere tahliye ediliyorlar.
İngiliz Parlamentosu, Birleşik Krallık hükümetinin tüm banka ve silah fabrikalarını ele geçirmesine, ücretleri kontrol etmesine ve “fazla karlar” üzerinde% 100 vergi uygulamasına izin veren bir Acil Durum Güçleri Yasasını onayladı.
General Weygand’ın yardımcısı Yüzbaşı Beaufre: “Planlı karşı saldırı için çok geç. Fransızlar bitmiş ve büyük olasılıkla İngilizler de.”
23 Mayıs 1940 İngiliz Yarbay Stanier, Alman casuslarından korkuyor: “Bir papazla birlikte bir papaz cüppeli birini yakaladık, İncilinin içi notlarla doluydu. Adamlarım onu bir nehre attı ve boğuldu.
İngiliz polisi tarafından yapılan baskınlarda Sir Oswald Mosley ve diğer 33 İngiliz faşisti gözaltına alındı. Savunma Yönetmeliği 18B, şüpheli Nazi sempatizanlarının içeri alınmasına izin vermektedir. Ayrıca Hitler ile barış için kampanya yürüten “Organize Yahudilere karşı çıkmak” amaçlı yüksek sınıflara açık gizli topluluk olan “Right Club”ın lideri Parlamento Üyesi Kaptan Archibald Ramsay tutuklandı.
Belçika Kralı Leopold, İngiliz ve Fransız müttefiklerine, Belçikalı askerlerin Almanlara karşı daha uzun süre direnemeyeceklerini ve Belçika’nın 2 haftalık gıda tedarikinin kaldığını söyler.
Alman panzerleri Boulogne limanını çevreledi; Orada sıkışan İngiliz askerleri, gemilerle tahliye edildi.
Londra Times: “Şimdiye kadar yaşanan en kara gün: Almanlar şimdi Boulogne’de, İngiltere sahilinden 30 mil uzakta. Napolyon’dan bu yana ilk kez İngiltere işgalci hayaletiyle karşı karşıya.” İngiliz muhripler, 2000’li kadın ve çocuğu kuşatılmış Boulogne’den tahliye etti.
24 Mayıs 1940 Alman panzerleri Dunkirk’i ele geçirmekten sadece 18 mil uzakta olan Hitler, General Von Rundstedt: Wehrmacht’ın tavsiyesi üzerine bir “duruş emri” yayınladı. Alman yüksek komutanı, Flanders, Müttefik karşı saldırıları veya panzerlerin korktuğunu düşünüyor; ama alandaki komutanlar öfkeli: “Bu emir delilik! İngilizlere altın köprüler mi inşa ediyoruz?” Luftwaffe şefi Hermann Göring, Hitler’e, bombardıman uçaklarının, diğer Alman komutanlarının protestoları yüzünden, sıkışıp kalmış Müttefik ordularını yok edeceğine söz verdi.
Müttefik birlikler, Arras’tan geri çekildi ve Alman kuşatmasını kırmaya yönelik son girişimi terk etti.
Paris’e ev sahipliği yapan 10 önde gelen Paris moda evi (Chanel ve Hermès dahil), savaşa rağmen kapanmayacaklarını duyurdu: “Bu mezar saatinde bile couture
devam edecek”.
Müttefik Yüce Savaş Konseyi, bütün Fransız, İngiliz ve Polonyalı askerlerin Norveç’ten tahliye edilmesine karar verdi. Norveç hükümeti karardan haberdar değil.
Calais artık üç tarafından Alman tankları ile çevrili; Fransız ve İngiliz savunucuları eski müstahkem kasabaya çekildi ve tahliye için yarına kadar bekletildikleri söylendi. Alman birlikleri Belçika şehirleri Ghent veTournai’yi ele geçirdiler. Belçikalı silahlı kuvvetleri, İngilizler ve Fransızlar’ın tahliye etmeye çalıştığı Lys nehrine geri döndüler.
Stalinist suikastçılar, Meksika’da sürgünde bulunan Sovyet eski lideri Leon Troçki’nin evine makineli tüfeklerle tARADI silahlandırdı. O ve karısı yatağın altına saklanarak hayatta kaldı.
11.23PM Calais garnizonunahiçbir tahliye olmayacağını söyledi. İngiliz-Fransız dayanışması için ve Dunkirk’teki Alman ilerlemesini geciktirmek için, Calais mümkün olduğu kadar uzun süre tutulmalıdır.
25 Mayıs 1940 “Çingeneler” (Roma ve Sinti halkı) şimdi işgal altındaki Polonya’daki toplama kamplarına “yeniden yerleşim” için gönderilmek üzere Almanya’dan toplanıyor.
Fransız mühendisler, Alman birliklerinin Fransa’ya gitmesini engellemek için 100 mil kare sınır bölgesine su basan Ren-Rhône kanalındaki kanal havuzlarını havaya uçuruyorlar. Doğu Fransa Almanların korkusundan terkediliyor; mülteciler seller gibi akıyor. Lille’de yaşayanların %90’ı kenti terk etti.
Belçika Kralı Leopold, Norveç ve Hollanda’nın hükümdarları gibi Almanlara yakalanmamak için ülkeden kaçmayı reddetti: “Ne olursa olsun, askerlerimle kalacağım.”
Britanyalı Seferi Kuvvetleri komutanı Lord Gort, Fransız General Weygand’dan bir telgraf aldı: “İngilizler bir kerede şiddetle karşı saldırıya geçmelidir.” İngiliz birliklerinin Dunkirk’ten tahliyesini planlamakla meşgul olan Gort isteği görmezden geliyor. Gort: “Belçikalılar bizi korkunç kirli köpekler olarak görüyorlar.” Kral Leopold, İngiliz desteği olmadan Belçikalı ordusunun teslim olması gerektiğini söylüyor.
Alman panzer komutanı General Guderian, muzaffer adamlarına hitap ediyor: “48 saat boyunca uyumadan gitmenizi istedim. 17 gün boyunca gittiniz!”
Malmedy’de yaşayan Etnik Almanlar, Wehrmacht’ı bira bardaklarıyla karşılıyor. Hitler, Belçika’nın Versailles Antlaşması uyarınca aldığı Alman Reich’e bağlı topraklarını geri alıyor.
Hitler, şimdi Luftwaffe’ye anakaradaki İngiliz hedeflerini bombalamak için yetki verdi. Yorkshire ve Essex’te sınai baskınlarda bugün 8 sivil öldü.
Nazi SS başkanı Himmler, Hitler’e “Doğudaki Alien Irklarının Tedavisi” konulu bir rapor yayınladı: “5 yıl içinde Yahudi kavramı, Avrupa’dan kaybolacak”.
İngiliz General Alanbrooke: ” İngiliz Seferi Kuvvetleri’ni bir mucize dışında kurtaracak hiç bir şey yok!”
26 Mayıs 1940 Yeni Fransız bakan Philippe Pétain Almanya ile barış görüşmelerine çağrıda bulunuyor.
Alman dalış bombardıman uçakları ve topçusu Calais’i harabeye çeviriyor. İngiliz ve Fransız askerleri şehrin eski Kalesi’nin mahzenlerine sığındı. Calais savunucuları, “Almanları dışarıda tuttuğunuz her saat, İngiliz Keşif Kuvveti’nin kurtarılmasına yardımcı oluyor” dedi. Fakat Alman tankları kuşatmadan vazgeçtiler Dunkirk’e doğru gidiyorlar.
Bugün Birleşik Krallık’ta birlikler için ulusal bir dua günüdür; Westminster Abbey dolu. Fransa’daki bir İngiliz askeri: “Topçu göndermelerini tercih ederim.” Churchill, “Operasyon Dinamo”na başlamak için emir verdi: İngiltere’den İngiltere’ye, Dunkirk yoluyla tahliyenin tahliyesi. Yaklaşık 400 bin Müttefik askeri kurtarılmayı bekliyor.
İngiliz Savaş Kabini şimdi Mussolini’nin düzenlemeyi teklif ettiği Almanya ile müzakere edilmiş barışı tartışıyor. Birkaç İngiliz bakan Hitler ile anlaşma lehine görüş bildiriyorsa da Churchill farklı düşünüyor. Calais düştü; Fransız, Belçikalı ve İngiliz askerleri teslim oluyor. Almanlar, Kalede ne kadar az İngiliz kaldığını hayretle karşılıyor: “Büyük cesaretle savaştınız.”
Alman komutanlarından 3 gün gecikme ile piyadelerle buluşmasından memnun olan Hitler, tanklara yeniden hareket ve saldırı emri veriyor.
27 Mayıs 1940 Alman uçakları, Belçika’daki Fransız ve İngiliz birliklerinin üzerine propaganda broşürlerini bırakarak onları teslim olmaya çağırdı.
RAF bombardıman uçağı, manyetik bir fırtına tarafından devre dışı bırakılmış bir pusula yüzünden, Thames nehri ile Ren Nehri’ni karıştırdı ve Cambridge yakınlarındaki bir İngiliz hava sahasını bombaladı.
Dunkirk’e gelen Kraliyet Donanması tahliye gemileri kaos ile karşılaşıyor: Yüzbaşı William Tennant, karaya çıktığında “Sarhoş askerler çetelerinin yanan kasabanın içinden dolaştığını bildiriyor.
İngiliz kabine toplantısı, Lord Halifax’ın Hitler’le barış için bir kez daha zorlaması yüzünden gerçekleşiyorsa da Churchill bir kez daha reddediyor: “Biz yenilmiş olsak bile, şimdi mücadeleyi terk etmemiz durumunda daha iyi durumda olmayacağız”
İngiliz, Fransız, Polonyalılar ve hatta İspanyolların birleşik kuvvetleri ile Fransız Yabancı Lejyon Norveç’in kuzeyindeki Narvik limanını Almanlardan ele geçirdiler. Fransız ve Britanyalılar, Narvik limanını batırarak Almanlara sağlam bırakmamayı sonra Norveç’ten kaçmayı planlıyorlar.
100 İngiliz askeri, cephanesi bitince Le Paradis çiftliğinde Almanlar’a teslim oluyorsa da kurşuna diziliyorlar 97’si ölüyor.
İlk gün Dunkirk’de tahliye iyi gitmedi. 300.000’den fazla askerden sadece 7.669 kişi kurtarıldı. Almanlar şehri topa ateşine tutmak için sadece 4 mil uzaklıkta.
28 Mayıs 1940 Hitler, Belçika’nın barış talebine cevap verdi: “koşulsuz teslim olmaktan” daha az bir şey kabul edilmeyecek.
ABD’nin Paris Büyükelçisi William Bullitt, Washington’a Fransız polisinib bir komünist isyanı engellemek silahaltına almasını ve Fransa’nın altın rezervlerinin tahliye etmesi için ABD Donanması’nı göndermesini tavsiye etti.
Belçika Kralı Leopold, ordunun kayıtsız şartsız Almanlara teslim edilmesini emretti. 18 gün süren savaşta 8000’den fazla Belçikalı asker öldürüldü, 200.000’i esir edildi. Belçika kralının teslim olması Fransa, İngiltere ve Belçika hükümetleri tarafından kınandı. Belçika Başbakanı Pierlot telsizden Kral Leopold’un Hitler ile barış yaparak tahttan vazgeçtiğini duyurdu.
İngiltere Dışişleri Bakanı Halifax, İngiltere Hitler ile barışı düşünmedikçe istifa etmekle tehdit ediyor. Churchill: “Mücadeleye devam eden milletler tekrar yükselişe geçiyor, ama tam olarak teslim olanlar bitti.” Lord Halifax: “Hitler’den daha iyi şartlar alacağız” diyor.
Dunkirk’teki askerler tüfekleriyle Luftwaffe uçaklarına karşı çaresiz bir savunma girişiminde bulundular.
29 Mayıs 1940 Kızıl Ordu tümenleri Estonya, Letonya ve Litvanya sınırlarına yayılıyor. SSCB, Litvanya’yı Sovyet askerlerini kaçırmakla suçluyor ve derhal
“tazminat” talep ediyor.
Bir Kraliyet Donanması gemisi Dunkirk’e yaklaştıkça bir subay şöyle demektedir: “Plajdaki sefil mültecilere bakın.” “Bunlar mülteci değil – İngiliz Seferi Kuvvetleri!”
İtalya gizlice Fransa’yı istila etmeye hazırlanıyor. Dışişleri Bakanı Kont Ciano: “Çok nadiren Mussolini’yi çok mutlu görüyorum. Bu onun gerçek hayali: İtalya’yı savaşa götürmek”. Kont Ciano, Fransız büyükelçisine şunları söyledi: “Birkaç zafer kazanın, İtalya’yı müttefik olarak göreceksiniz.” Mussolini, İtalyan ordusunun savaş için henüz hazır olmadığı protestolarını reddediyor, hatta yeterli üniformaya sahip olunmadığına da aldırmıyor. Mussolini: “Tarih, gömleklerin sayısıyla hesaplanamaz.”
Bir Alman U-botu, Dunkirk’ten dönen HMS Wakeful’i torpiledi. 640 tahliye edilmiş asker, güvertelerden aşağıda sıkışmıştı. İki tanesi hayatta kaldı. İkinci bir İngiliz destroyeri olan HMS Grafton, hayatta kalanları HMS Wakeful’in batışından kurtarmayı denedi ama kurtarma gemilerini beklerken aynı U-boat tarafından torpidolandı.
Luftwaffe gökyüzünü kontrol ediyor.
Avusturyalı Nazi Arthur Seyss-Inquart, Alman işgali altındaki Hollandalılara yeni Reich Komiseri olarak atandı. Mümkün olduğunca “Hollanda yasalarına saygı” sözü verdi.
HMS Grafton’da hayatta kalanları taşıyan silahlı trol aracı HMS Comfort, bir Alman savaş gemisi ile karıştırıldı ve İngiliz destroyeri Lydd tarafından batırıldı.
Bir başka İngiliz destroyeri olan HMS Grenade, Alman Stuka dalış uçakları tarafından vurularak Dunkirk’te battı.
30 Mayıs 1940 Dün geceden beri, İngiliz radyosu Donanma’ya yardım etmek için gönüllü olmak üzere okyanus gemilerinin sahiplerine ve mürettebatına bir çağrıda bulunuyor. İngiltere’nin güneyinden gönüllü olan vapurlardan, yatlara, balıkçı teknelerine ve cankurtaran botlarına kadar çeşitlilik gösteren küçük gemilerden oluşan şaşırtıcı bir filo, şimdi Kanal boyunca Dunkirk’e doğru ilerliyor.
Fransız birlikleri şu anda Dunkirk üzerinden tahliye ediliyor, ancak plajlar kaos içinde. Bazı düzensiz İngiliz askerleri botlara binmeye çalışan Fransız ya da Belçikalı askerleri vuruyor.
Bugün Dunkirk üzerinde ağır bulutlar hüküm sürüyor. Alman General Halder: “Kötü hava koşulları Luftwaffe’i uçktan men ediyor. Şimdi burnumuzun dibinde İngiltere’ye kaçmakta olan binlerce düşmana dikkat etmeliyiz.”
Dunkirk’te 800’den fazla asker taşıyan Fransız destroyeri Bourrasque, bir mayına çarptı. Alman topçusu geri kalan işi tamamladı. Gemi dibe inerken yaklaşık 600 insanı öldürür.
İtalyanlar artık özel araç kullanmalarını yasakladı. Petrol “koruma programı” açıklandı. Hükümet gizlice Fransa’ya bir saldırı planlıyor.
İlk mahkûmlar yeni Auschwitz toplama kampına geldiler. 30 Alman adi suçlu, “alt insan” Polonyalı tutsaklar üzerindeki kapos (denetçiler) oldular.
194.620 Müttefik askeri Dunkirk’ten, İngiltere’ye tahliye edildi.
Nazi işgali altındaki Polonya Genel valisi Hans Frank, Alman polis şeflerini Polonya entelijansiyanını öldürdüğü için kutluyor: “Polonya’da liderlik yapabilen adamlar tasfiye edilmeli. Onları takip edenlerin sırasıyla yok edilmesi gerekiyor.” Alman işgalciler tarafından Polonya elitlerinin toplu katliamı olan Intelligenzaktion, işgalin geçtiğimiz yıl başlamasından bu yana 10.000’den fazla insanı öldürdü. Polonya Genel valisi Hans Frank: “Reich’in toplama kamplarını bu unsurlarla birlikte zorlamaya gerek yok.”
Dunkirk’te La Panne plajından sorumlu İngiliz subayı: “Bir Fransız bölüğü sanki yürüyüşe çıkmış gibi geldi ama sadece İngiliz birliklerinin gemiye girmesine izin verdim.”
Notlar
[1] But we’re beating the Jerries, sir!
[2] https://www.presidency.ucsb.edu/documents/message-congress-appropriations-for-national-defense-1