Huahine, Fransız Polinezyası

Huahine, Fransız Polinezyası’nda, Pasifik Okyanusu’ndaki Fransa’nın bir denizaşırı topraklarında bulunan bir ada olup, Leeward Adaları grubunun (Îles sous le Vent) parçasıdır. Birkaç adacık (motu) ve saçaklı bir mercan kayalığı ile çevrili Huahine iki ana adadan oluşmakta olup, bunlardan Huahine Nui (Büyük Huahine) kuzeyde, Huahine Iti (Küçük Huahine) ise güneyde yer almaktadır. Birkaç yüz metre su ile ayrılan Huahine Nui ve Huahine Iti’yi birbirine bağlamak için küçük bir köprü inşa edilmiştir. Huahine’nin uzunluğu 16 km, genişliği 13 km olan olup, yaklaşık 6,300 kişilik nüfusu barındırmaktadır. Huahine Nui’nin kuzeybatısında, Lac Fauna Nui (Lac Maeva) olarak bilinen 375 hektarlık tuzlu su gölü bulunmakta olup bunun eski bir lagünün kalıntıları olduğu sanılmaktadır.

Kaptan James Cook, 16 Temmuz 1769’da Tupaia’da HMS Endeavourile adanın Fare Limanı’na gelmiş, adada yaşayan yerlilerin şefi Ori (Mato) ile tanışmıştır. Cook, 3 Eylül 1773’te Huahine’ye geri döndüğünde Ori’nun oğlu Teri’itaria’nın yeni şef olduğuna şahit olmuştur.Ada idari açıdan Leeward Adaları’na bağlı bir il olup, Faie, Fare, Fitii, Haapu, Maeva, Maroe, Parea ve Tefarerii belediyelerinden oluşmaktadır.

Huahine’ye Nasıl Gidilir?

Huahine Nui’nin kuzey kıyısında Motu Maeva mevkiinde bulunan Huahine havalimanı sayesinde adaya havayolu ile gelmek mümkün ki Tahiti’den 30 dakikalık bir uçuş ile ulaşabilirsiniz. Air Tahiti havayolları Papeete, Bora Bora, Moorea ve Raiatea’dan Huahine’ye düzenli uçmaktadır. Havaalanından adanın merkez yerleşimi Fare’ye gitmek arabayla 15 dakika sürmektedir. Bununla birlikte Bora Bora ve Moorea ile karşılaştırıldığında turizmin yavaş geliştiğini ve yerel halkın gelirinin daha çok tarımdan elde edildiğini söylemek mümkündür.

Huahine Gezilecek Yerler

Adanın kuzeyinde bulunan Fa’ahia arkeolojik alanı Polinezya’nın en önemli arkeolojik alanlarından birini oluşturmakta olup bu antik marae’yi mutlaka ziyaret

edilmelidir. Burada adanın en eski Polinezya kolonistleri tarafından yok edilmiş birkaç nesli tükenmiş kuş türünün fosil kalıntıları da bulunmuştur. Island Eco Tours adı verilen ekolojik turlar yerel bir antropolog tarafından yönetilmekte olup ada kültürünü ve doğasını anlamak için başıboş dolaşmaktan daha doğru bir seçenek olacaktır. Adanın ana adasında bir plajda yer alan tek lüks otel Te Tiare Beach Resort olup, lagünün üzerindeki kazıkların üzerinde yer alan yapı 40 bungalova sahiptir. Adaya gelmek için en iyi zaman yağışsız kuru sezon olan Mayıs-Ekim ayları arasında olmakla birlikte Ekim ayının ortasında yapılan burada başlayıp Bora-Bora‘da biten Hawaiki Nui Va’a adı verilen geleneksel kano yarışı keyifle izlenebilecek bir etkinliktir.

Neden gidilmeli?

Huahine, Cemiyet Adaları’nın (İngilizce ‘Society Islands’, Fransızca ‘Îles de la Société’) en az nüfuslu adalardan biri olmakla kalmayıp, turistlerle de dolu olmadığından, dolaşırken sekiz köy arasında bisiklete binerken hatta yüzerken kendinizi size ait özel bir tropik adada hissetme şansınızın olmasıdır. Ada, bir Güney Pasifik adasından isteyebileceğiniz her şeye sahiptir: Harika beyaz kumlu plajlar, berrak ve tertemiz balık dolu bir deniz, her yolu kaplayan palmiye ağaçları, tırmanmanız için sizi bekleyen sönmüş yanardağlar, kürek çekilmeyi lagünü, yoğun yağmur ormanları, eski Polinezya kolonistlerinin arkeolojik kalıntıları, dolaşmak için huzur dolu ve tehlikesiz yolları, vanilya tarlaları ve daha nicesi… Adadaki harabelerin Paskalya Adası’ndakiler kadar önemli olduğu söylenmektedir ki sadece bu iddia bile arkeoloji meraklılarının adayı görmesi için başlı başına bir nedendir.

Adadaki en önemli turistik yerlerden birisi yerel halk tarafından kutsal kabul edilen 1-2 m uzunluğunda tatlı su yılanları dolu bir derenin üzerinden geçen köprüdür. Kutsal mavi gözlü yılanbalığını yerel halk tarafından ibadet edilen Faie köyündeki nehirde görebilirsiniz ki nehir kıyısında onları beslemek için uskumru satın alabileceğiniz bir dükkân göreceksiniz; bir tane alıp yılan balıklarına vermeyi deneyebilirsiniz. Adada bir Siyah inci çiftliği var ve tekne ile kolayca ulaşabiliyorsunuz ki meraklıysanız veya yerinden inci satın almak istiyorsanız gidip görebilirsiniz.

Otel ve Konaklama

Relais Mahana, ☎ +689 606040

Te Tiare Beach Resort, ☎ +689 606050

Villas Bougainville, ☎ +689 606030

Pension Mauarii & Spa ☎ +689 688649

Harita

Sadun Boro’nun Anılarında Vanilya Tarlaları Dünyanın çevresini 1965-1968 yılları arasında eşi Oda ve Kısmet adlı yelkenli teknesiyle dolaşan ilk Türk denizcisi Sadun Boro, ‘Pupa Yelken’  adını verdiği seyahat anılarında Huahine’deki vanilya tarlalarını şu sözlerle anlatmıştır:

Şimdi vanilya mevsimi imiş. Bütün ada vanilya kokuyor. Bu adaların büyük gelir kaynaklarından birini, bu vanilya teşkil eder. Vanilya, çalı fasulyesine benzer ve sarmaşıklı bir fidan üzerinde olur. Yalnız yetiştirilmesi epeyce eziyetli. Çiçek açınca, her çiçeğin içindeki toz gibi dişi ve erkek tohumları teker teker birbirine aşılamak, evlendirmek lazım. Yoksa vanilya olmazmış. Fasulye kadar büyüyünce, yerliler toplayıp, Çinli bakkala alışverişlerine mukabil satarlar. Kurutup hazırlanması çok el alır ve tabii Polinezyalı böyle sıkıntılı işlere gelemez. Her bakkal dükkanının arkasında koca bir vanilya yığını mevcut. Bütün Çinli aile çoluğu çocuğu, sabahtan akşama kadar bunlarla meşgul olur. Önce, tahta ızgaraların üzerinde teker teker dizilip, arada bir ters yüz edilerek güneşte kurutulur. Kuru vanilya keçi boynuzuna benzer. Son kuruma gölgede. Sonra boylarına göre tasnif edilip, küçük demetler halinde bağlanır ve dünyanın dört bir köşesine sevk edilmek üzere sandıklara yerleştirilir. Çinli bakkal, yeşilken kilosunu 30 liraya alıp, kuruttuktan sonra 150’ye satar. İşte hanımlarımızın pasta ve turtalarında kullandıkları vanilyanın menşeyi.