Türk Mitolojisi Sözlüğü – I – M
Aşağıda yer alan Türk Mitolojisi Sözlüğü başlıklı alfabetik çalışmada I – M harfleri ile başlayan İslam öncesi Türk halklarının inanışında yer alan doğaüstü varlık, tanrı, tanrıça isimleri verilmiştir.
Idık, Iduk, Idıh Uğurlu, kutlu anlamında kullanılan bir kelime olup, daha çok tanrılara kurban edilecek hayvanları nitelemektedir. Sibirya Yakutları’nın inanışında kabilenin en iyi atına ‘Izık’ adı verlip tanrı Erlik’e kurban edilirdi.
Imay İce Hakas Türkleri’nin inanışında ana tanrıça Umay’a verilen isim olup beyaz saçlı, tombul bir hanım formunda tasvir edilmekte, pembe bulutların üzerinden insanları gözetlediği ve çocukları koruduğuna inanılmaktaydı. Bkz. Umay
Irkıl Ata, Irkıl Hoca Türkmen halkının inanışında bir geçmiş zaman bilgesinin adı olup, töre ve geleneklerin öğreticisi olduğuna dair bazı izler mevcuttur. Yakut halkı tarafından ‘Aan Arkın Oyun’ adıyla bilinen ilk şaman karakterinin varyasyonu ya da pek çok özelliği unutulmuş ta kendisi olabilir.
Isıah Yakut halkının inanışında gök ve yer tanrılarının şerefine her yıl yapılan bahar ayinin adıdır. Doğanın yeniden uyanıp dirilmesini sembolize eden bu törenin bir benzeri Kazaklarda ‘Kımız Murunduk’ adıyla kutlanmaktadır.
İblis Kağan Yakut halkının inanışında savaş tanrısının adı olup büyük muharebelerden önce adına törenler düzenlenir, savaşçılara cesaret vermesi ve savaşta okların ucunun düşman kanına boyanması için yardımı istenirdi. Şamanlar üç gün üç gece kamlık yapıp İblis Kaan’a düşmanın mahvolması için yakarmaktaydı.
İççi Yakut halkının inanışında dağ, orman, nehirlerin iyiliksever koruyucu tanrılarının adı olup, kendilerine saygısızlık edenleri cezalandırmayı da ihmal etmezler.
İmre, İmere Volga Tatarları’nın inanışında ilkbaharda karların eriyip bitkilerin yeşillenmesinden sorumlu bir ruhun adıdır. Bahar geldiğinde titrek bir ışık saçarak toprağın üstüne çıkar, buzların erimesini sağladıktan sonra tekrar toprağa döner.
İtçita Yakut halkının inanışında hastalıkları önleyen yeryüzü tanrıçasının adı olup beyaz bir kayın ağacının tepesinde oturduğuna inanılır.
İye Koruyucu özelliklere sahip tabiat ruhlarına verilen isim olup, kötü niyetli ruhlar olan Bizden Yeğler’in karşıtıdırlar.
Türk dillerinde:
Ezi (Hakas, Tatar, Altay), Ei (Tuva, Nogay, Kazak), İye (Karakalpak, Tatar), Eye (Baş-kurd), Yiye (Azeri), Eke (Uygur), Eka (Özbek), İççi (Yakut), Es (Kumık), İke (Kazak)
Bkz. Ev İyesi, Yol İyesi, Bağ İyesi, Su İyesi, Dağ İyesi
İye Kığıl, İne Kııl Yakut halkının inanışında şamanların öbür dünyada yaşayan ruhunun adıdır. İye Kııl, şamanın yaptığı ayinlere katılan yardımcı ruhlardan birisi olmayıp görevi şamanın sağlığını korumak, ruhunu terbiye etmek ve hayat yolunda arkadaşlık etmek olan vahşi hayvan görünümünde bir varlıktır.
İyiler Anadolu, Azeri ve Ahıska inanışında evliya ve eren de denilen kutsal sayılan türbe ve mezarların sahiplerine verilen isimdir.
Jelmoğuz, Jalmauz, Calmaus, Yalmaus İnsan yiyen bir ejderhanın adıdır. Türk halklarının terminolojisinde:
Yılmagus (Sibirya Tatarları), Calmaus (Altay), Celmauuz (Karaçay-Balkar), Jelmogus, Jal-mooz (Kırgız), Yalmavız), Yelmeves (Çuvaş), Yelmavız (Nogay)
Kelimenin kökeni Moğol mitolojisinde ‘Kara Mangıs’, Yakut mitolojisinde ‘Andalma Muus’ adıyla bilinen ve denizden dilini çıkararak insanları yiyen ejderha/dev ile ilşkili olmalıdır.
< Moğolca mongas ‘ejderha’
Uygurca’da yelmüngüs ‘yedi başlı cadı; hortlak’ adlı yaratık, Er-Töştük destanında yırtılan ciğerden çıkan Yel Mogus bu canavarın birer varyasyonu olmalıdır.
Jeztırnak Kazak ve Kırgız halklarının inanışında dağlık ve ormanlık yerlerde yaşayan, tüm vücudu kıllarla kaplı olduğu için şeytani bir varlık olduğu düşünülen, insan gibi giyinip hayvancılıkla uğraşan, kimi anlatılara göre kadın olarak tanımlanan (Al Karısı ile karıştırılıyor da olabilir) köpeğe benzeyen kafası ve kahverengi cildiyle kolaylıkla insandan ayrılan, genç kız şekline bürünebilen, kartal gücünde ellere, bakır tırnaklara ve keçi ayaklarına sahip efsanevi bir yaratıktır.
Bkz. Demir Tırnak, Karakoncolos
Jir İyase Tatar halkının inanışında tarla ve ekinleri koruyan bir ruhun adı olup, ‘Jir Anası’ ya da ‘Jir Atası’ adlarıyla da bilinmektedir. Bu ruhu merhamete getirmek için her yıl ekin öncesinde adına kurban kesilirdi.
Kaban Gücü Dede Korkut Kitabı’nda Salur Kazan öyküsünde bahsi geçen bir kahramanın adı olup, kardeşi Demir Gücü ile birlikte yüz kafirle savaşmış, düşmanlarının büyük kısmını öldürüp kalanı esir almıştır.
Kâfir Manas destanında dünyada yaşayan tüm halkların ‘yerin yer suyun su olduğu zaman Müslüman ve Kâfir olarak’ ikiye ayrıldığından bahsederken Kırgız halkının ezelden Müslüman kabul edilerek putperest/eski ve kötü geçmişin üzerine sünger çekilmesi diğer halklarda da sık görülen bir durumdur. İslama geçen halklar, tarihlerinin başlangıcını ya bu tarihe denk getirip öncesini yok saymakta ya da daha önceki dönemlerde de İslam olduklarını varsayacak şekilde tarihi tahrif etmektedirler.
Kâfir Dağı [Dede Korkut Kitabı] Kara Tuga’nın hüküm sürdüğü topraklarda bulunan bir dağın adıdır. Bkz. Tanrı Dağı
Kal, Kel Mitolojik varlıkların adında sıkça rastlanmasına karşın anlamı tam olarak çözülmeyen bir kelimedir. Yakutlarda ‘Kel-hel’ şamanın öbür dünyada yaşayan ruhu İye Kığıl’ın diğer adı olup, şamanın yanında yardımcılığını yapan ruhlara ise Keleni ya da Keltegey denilmekteydi. Kumandinlerde Gök tanrısı Ülgen’in kızıyla bir şamanın evliliğinden doğan peltek oğlanın adı Keley’dir. Azeri masallarında rastlanan ‘Kelniyyat’ Şah Abbas’ın bilgiçliği ve hilebazlığıyla ünlenmiş baş vezirinin adı olup, tıpkı Anadolu’da rastlanılan Keloğlan karakteri gibi Kal/Kel kökü ve bu kelimenin mitolojik anlamıyla ilişkili olabilir.
Kaldaz İne Volga Tatarlarında doğum ve bereket tanrıçasının adı olup, Mişar Tatarları ve Başkurtlarda evcil hayvanların koruyucusu Kaldaz İnese adıyla bilinmektedir.
Kam Şaman, kâhin, şifacı anlamına gelen bir kelimedir. Manihaizm ve Budizm’i kabul eden Uygur Türklerinde ‘büyücü, cadı’ anlamları kayıtlıdır. Tuva Türklerinde Ütügen/Ötügen adlı kutsal dağın Kam Nami adlı bir sahibinin olması, Sarı Uygurlarda şamanların Kamorten adlı koruyucu bir ruhunun olması, Kumanlarda bir tanrı adı olarak (Bkz. İtoga) geçmesi Japonca Kami ‘Tanrı’ kelimesiyle ilişkili olduğunu düşündürmektedir.
Gumilev, kam ve kamlık kelimelerinin MS 7. yüzyıldan önce tespit edilemediğini, Altay Türkleri arasında 7-12. yüzyıllar arasında ortaya çıktığını dolayısıyla şamanizim Türk kültürüne sonradan adapte olduğunu ileri sürmektedir. (Gumilev, 1999: 129; Çoruhlu, 2006: 15
Kam Büre Bamsı Beyrek’in babasının adıdır.
Kam Gan Bayındır Han’ın babasının adıdır. Bkz. Kamgan
Kamgan Hem kağan hem de şaman anlamında geçen bir kelime olup, ilk zamanlar halkın siyasi önderi olan kağanın aynı zamanda dini önder (kam/şaman) olduğuna işaret etmektedir.
Kamlamak, Kam Papmak, Kamlık Yapmak, Kamlat Davul çalarak ruhlarla iletişim kurmayı amaçlayan şaman ayinine verilen isimdir.
Kan İçme Ritüeli, Kan Kardeşliği Öldürülen düşmanın kanını içme böylece onun gücüne sahip olunacağı inanışı özellikle Kırgız geleneklerinin bir parçası olup yakın zamana dek varlığını sürdürmüştür.
Kanıkey manas destanında Buhara Hanı Temir’in kızlarından birisi ve Manas’ın karısı olarak bahsi geçmektedir. Erkek kılığına girerek Manas’ın 40 adamından Çabuk Alp’i yenilgiye uğratınca ünlenmiş, Çabuk Alp ile konuşan kızla evlenmek istemiştir.
Kanlı Koca Dede Korkut Kitabı’nda Kanturalının babasının adıdır.
Kanturalı, Kan Turalı Dede Korkut Kitabı’nda Trabzon Beyi’nin kızı Sarı Selcan’a aşık olan kızla evlenebilmek için kırk yiğidiyle birlikte Trabzon Beyi’nin karşısında çıkıp kızını isteyen Oğuz yiğidi olup, Kanturalının oğludur. Trabzon beyinin şart olarak sunduğu üç canavarı öldürmüş (boğa, deve, aslan), Selcan Hatun’un gönlünü kazanmış ve obasına götürmüştür. Trabzon Beyi’nin çevresi, adamın aklına girip askerlerini kızı ile damadının peşinden göndermesine sebep olunca Sarı Selcan hatun elinde kılıç Kanturalıyı kurtarmak için öylesine yiğitçe savaşmıştır ki delikanlı durumu gurur meselesi yapmıştır. Selcan’ın sadakatini görünce pişman olup, Oğuz ilinde yedi gün yedi gün düğün yapmıştır.
Kara Han Altay (KhantyMansi) bölgesi halkının inanışında yaratıcı tanrının adıdır. Yılan ve akreplerle dolu başlangıç denizinin üzerinden uçarken müstakbel eşi Ak Ana ile karşılaşmıştır.
Kara Kırnak Türkmen halkının inanışında nehirde yaşayan, tüm vücudu kıllarla kaplı kadına benzeyen bir varlığın adıdır. Anneler su kenarında oynayan çocuklarını bu şeytani karakterin adıyla korkuturlardı.
Kara Kuş 1. Şamanlara yardımcı olan bir ruhun adıdır. Kumandin şamanlarının davulunda demir tırnaklı olarak tasvir edilir, Manas destanında ise Simurgh’un bir varyantı olarak geçmektedir: Er Töştük adlı yiğidi yutmuş ardından yavrularının annelerine ‘bizi dev yılanın ağzından o kurtardı’ demesi üzerine kahramanı kusmuştur.
- Gök tanrı Ülgen’in yedi oğlundan birisinin adı olup, şamanların ayin sırasında gökyüzüne yükselmesine yardım eder.
Kara Aslan Melik Dede Korkut Kitabı’nda Oğuz Beyleri ile dövüşen yedi kafir beyinden birisinin adı olup, Kara Budak tarafından öldürülmüştür.
Kara Çöğür Dede Korkut Kitabı’nda Kanlı Koca Oğlu Kan Turalı öyküsünde bahsi geçen bir Oğuz beyinin adı olup, yüzü peçeli dolaşmaktadır.
Kara Güne Dede Korkut Kitabı’nda Oğuz beyi Salur Kazan’ın yiğitliğiyle ünlenmiş kardeşinin adıdır.
Kara Tekür Dede Korkut Kitabı’nda Kam Büre oğlu Bamsı Beyrek öyküsünde bahsi geçen bir kafir beyinin adı olup, Deli Dündar tarafından öldürülmüştür.
Kara Umay Ölüm meleğine verilen isimlerden birisidir. Hakaslarda bir evde artarda çocuk ölümleri görüldüğünde Kara Umay o evi mesken tutmuş demekti. Anadolu folklorunda çocukları korkutmak için adı telaffuz edilen ‘Umacı’ karakteri de bu varlıkla ilişkili olmalıdır.
Karabasan Al bastı, Al Karısı, Kara Kura gibi adlar verilen iblislerin, insanların kabus görmesine sebep olmasına verilen isimdir.
Latin kültüründe benzeri succubus’ur.
Bkz. Davara, albastı, Ağırbasan, Al, Al karısı
Karagul Manas destanında Konurbay’ın çobanlarının lideri olarak bahsi geçmekte olup, Semetey’i hile ile öldürmek istemiştir.
Karamat, Kiremet Kötü ruh anlamına gelen terim, Azeri dilindeki ‘karamat basmak’ deyiminden hareketle Al Karısı varyantı olarak düşünülebilir. Buna karşın Başkurt Tatarlarında kiremet ‘koruyucu ruh’ anlamıyla bilinip adına kurbanlar verilmekteydi.
Karçar, Deli Karçar Dede Korkut Kitabı’nda Banu Çiçek’in erkek kardeşinin adı olup, Bamsı Beyrek öyküsünde bahsi geçmektedir.
Karlık Gökyüzüne yaptığı yolculukta şamana yardım eden ruhlardan birisi olup ayin sırasında havaya su serpilerek çağrılmaktadır.
Kartal Bkz. Karakuş. Yakut halkının ilk şaman olduğuna inanıp kutsal kabul ettikleri hayvandır.
Kayberen, Kayp Eren Kırgız halkının inanışında yabanıl hayat ve hayvanların koruyucu tanrısının adı olup, hayvanların çoğalmasını sağlarlar.
Kayra Han, Tengere Kayra Han Altay ve Tuva Türklerinin inanışında on yedi yerin kesiştiği yerde yaşayan, evrenin kaderini idare eden, dünyayı ve insanları yaratmış bir ruhun adı olup Erlik ve Ülgen arasında aracılık yapmaktadır.
Kazlık Koca Dede Korkut Kitabı’nda Yigenek’in babasının adıdır.
K’daai Yakut halkının inanışında ateş cinlerine verilen isim olup, demirciliği onlar keşfetmiştir.
Keçel, Kel Alaycı, hilebaz, çok bilmiş bir karakterin adı olup, efsanelerin gerçek kahramanlarının yardımcısı veya arkadaşıdır.
Keleeni Yakut halkının inanışında kamlık yaptığı zaman şamanın yanında bulunan bir ruhun adıdır. Gökten inen bulut kızlarla insanlar arasındaki cinsel ilişkiden doğan, gülünç görünüşlü, peltek dilli veya kekeme ruhlardır. Şaman davuluna hilal formunda çizilip şehvet duygusu yaratmak amacıyla kullanılan Keeleni, tek gözlü ve iki ayağı da topal olarak tasvir edilir.
Ker Balık Ker Yutba’nın yılan değil de balık olarak tasvir edilen bir varyasyonudur.
Ker Yutpa Altay Türklerinin inanışında yeraltı dünyasına ait dev bir yılanın adı olup, bugüne dek yuttuğu tüm insanları içindeki karanlık âlemde saklar.
Kıday Bahsı Yakut Türklerinin inanışında demircilerin koruyucusu olan yeraltı dünyasına ait bir ruhun adı olup, hiç bir varlığın egemenliği altında değildir.
Kıpçak Melik Dede Korkut Kitabı’nda Kara Budak’ın amansız düşmanlarından birisi olup, demir bir yay kullanmaktadır.
Kırk Namert Dede Korkut Kitabı’nda Dirse Han’ı oğlunu öldürmesi için, Boğaç Han’a iftira atarak aklını çelen adamlarıdır.
Kırk Yiğit Dede Korkut Kitabı’nda Boğaç Han’ın kendisi gibi mert ve güçlü adamlarının adıdır.
Kırkıttar Yakut halkının inanışında Yeryüzü tanrıçası Aan Alahçın Hatun’un kızının adıdır.
Kırklar, Kır Erenler Ölümsüz ve tanrıya çok yakın olduklarına inanılan varlıkların adıdır. Altay Türklerinde ise ‘Eren’, ‘İren’ gökten inen güçlü şamanların adı olarak bilinmektedir. Pek çok sözlü anlatımda Köroğlu’nun ölümünün ardından Kırklara karıştığı bildirilmiştir.
Kısırca Yenge Dede Korkut Kitabı’nda Bamsı Beyrek öyküsünde bahsi geçen bir kadın kahramanın adıdır.
Kıyan Selçuk Dede Korkut Kitabı’nda Deli Dündar’ın babası olan bir Oğuz beyidir.
Kıyaz Manas destanında Kançora Han ile birlikte Semetey’i öldürmüşse de babasının intikamını almak isteyen Semetey’in oğlu Seytek tarafından öldürülmüştür.
Kir Doğu Sibirya’da yaşayan Saka Türklerinin inanışında yeraltında yaşayan tek gözlü, kel kafalı, tek ayaklı varlıkların adıdır. Yakut’lar bu yaratıklara Abaası adını vermişlerdir.
Koca Oğlu Alp Eren, Koca Oğlu Dülek Evren Dede Korkut Kitabı’nda Kazılık Koca Oğlu Yegenek öyküsünde bahsi geçen bir Oğuz beyinin adı olup, Aygır Gözler Suyu’ndan at yüzdüren, elli yedi kalenin kilidini aldığı söylenmektedir.
Köbeş Han Manas destanında Manas’ın üvey kardeşinin adıdır.
Kubayko Komdey-Mirgan’ın kız kardeşi olan bir Tatar kahramanın adıdır. Yebegen kardeşinin kafasını kesince, Erlik Han’ın verdiği görevleri tamamlayıp kafayı ve içene yeniden yaşam veren hayat suyunu almayı başarmıştır.
Mankurt Geçmişi ve kimliği hakkında her şeyi unutarak sadece yapması gereken günlük işlere odaklanmış köle anlamına gelmekte olup, bir insanın nasıl Mankurt yapılacağına dair bir Kırgız efsanesi bulunmaktadır. Cengiz Aymatov’un Yüz Yıldan Fazlanın Son Günleri adlı romanı bu efsaneyi işlemektedir. Günümüzde yerel dil ve kültürünü unutup Rusçayı ana dil olarak benimsemiş eski Sovyet vatandaşlarını tanımlamak için kullanılan bir deyime dönüşmüştür.
Mavi Tengu Sibirya’da bereket tanrısı Tengu’nun görünümlerinden birisine verilen isimdir.
Kaynak
Özhan Öztürk. Folklor ve Mitoloji Sözlüğü. Phoenix Yayınları, Ankara, 2009
Ayrıca Bkz. Türk Mitolojisi Sözlüğü A
Ayrıca Bkz. Türk Mitolojisi Sözlüğü B – Ç
Ayrıca Bkz. Türk Mitolojisi Sözlüğü D – H