Karadeniz Tarihi

19. ve 20. yüzyılda Anadolu Rum Cemaati’nin Durumu

Makale: Özhan Öztürk Anadolu’da Bizans’ın gücünü yitirmesi ile eş zamanlı ortaya çıkan Türk Beylikleri sürecinde Hristiyanlığın Anadolu’daki gelişimi durmuş, kenti ve köylü yerleşik Rumlar fetihçi bir toplumun egemenliğine girerek çobanlıkla geçinen Müslüman halklarla bir arada yaşamaya mecbur kalmışlardır. Anadolu Beyleri arasındaki mücadele ve yeni egemenlerin fetih geleneğini uzak coğrafyalara dek yayma arzusu, askeri malzemeye duyulan ihtiyacı arttırınca üretim çeşitliliği ve ilişkileri ister istemez değişmeye başlamıştır. Müslüman göçmenlerin yanı sıra,  İslamlaştırma müessesesi ve toplumlararası evlilikler, Anadolu’nun dilsel ve etnik açıdan da Türkleşmesini hızlandırmış, Ortodoks Rum yerli halk önemli ölçüde din değiştirerek…

Oku
Karadeniz Türkçesi

Gavur

Gavur yada günümüz anlamıyla kafir kelimesi Osmanlı döneminde Müslüman olmayan herkes ama daha çok Hristiyanlar için kullanılırdı: ‘Sen bağa ettuğuni/ Urum gavuri etmez’ (Trabzon). Karadeniz bölgesinde mecazen ‘kötü ahlaklı, iyilik bilmeyen, nankör’ anlamında yoğun olarak kullanılmıştır: ‘ Vursam gavur kocani/ Değer mi fişeği mi?’ veya ‘Mendilden bohçası var/ Gâvurdan kocası var’ (Trabzon).  Gavur kelimesi, İslami gelenekleri pek umursamayan Müslümanlar için lakap olarak da kullanılmıştır. Kız çocukların okutulmasının halk tarafından hala hoş karşılanmadığı, Cumhuriyet’in ilk yıllarında üç kız çocuğunu birden okula gönderen Sürmene’nin Cida köyünden Gavur Ali gibi…

Oku