Galatlar ve Galatia
Galatia[1] veya Galatya, Kuzey-Orta Anadolu’da kabaca bugünkü Ankara ve Eskişehir illerine karşılık gelen bölgenin adı olup, MÖ 278-277 arasında Kelt kabileleri tarafından işgal edilmesine atfen bu adı almıştır.
OkuGalatia[1] veya Galatya, Kuzey-Orta Anadolu’da kabaca bugünkü Ankara ve Eskişehir illerine karşılık gelen bölgenin adı olup, MÖ 278-277 arasında Kelt kabileleri tarafından işgal edilmesine atfen bu adı almıştır.
Oku‘Savaş gemileriyle denizden geldiler ve kimse onlara karşı koyamazdı’ Deniz Kavimleri ya da Deniz Halkları, Tunç Çağı’nın sonlarına doğru özellikle MÖ 13. yüzyılda, Doğu Anadolu, Suriye, Filistin, Kıbrıs ve Mısır’ı yağmalayıp, istila eden saldırgan denizci halklarına verilen isim olup, Hitit imparatorluğu gibi Bronz Çağı’nın büyük uygarlıklarının yok edilmesine sebep olmuşlardır.
Okuİpek Yolu, Çin’in Han Hanedanlığı[1] döneminde kurulan ve MÖ 2. yüzyıldan 18. yüzyıla eski dünyanın Doğu ile Batı bölgelerini birbirine bağlayan, bu bölgeler arasındaki ekonomik, kültürel, politik ve dini etkileşime sebep olan bir ticaret yolu ağının adıdır. Üç kıtayı (Avrupa, Afrika ve Asya) içeren bu ağ Doğu Asya ve Güneydoğu Asya’yı Güney Asya, İran, Arap Yarımadası, Doğu Afrika ve Güney Avrupa ile birleştiren karayollarını ifade etmektedir. İpek Yolu güzergahların geçtiği topraklar üzerinde önemli bir etkiye sahipti ve ticaret İpek Yolu güzergahları boyunca kasaba ve şehirlerin gelişiminde önemli bir rol oynadı.…
OkuBereketli Hilal, radyokarbon tarihleme verilerine göre MÖ 9. binyılın başlarından itibaren Orta Doğu ve Akdeniz havzasında avcı-toplayıcı grupların ilk yerleşik tarım topluluklarına dönüşmesine[1] ev sahipliği yaptığı için “Medeniyetin beşiği” olarak da adlandırılmaktadır. Günümüzün Irak, Suriye, Lübnan, İsrail, Filistin, Ürdün, Mısır’ın kuzeydoğu ve Nil vadi bölgelerinin yanı sıra Türkiye’nin güneydoğusu ve İran’ın batısını da kapsayan hilal formunda bir bölgenin adıdır[2]. Bölgenin iklim ve coğrafyası tarıma elverişli olduğundan avcı-toplayıcı toplumlar burada yerleşik topluluklara dönüşmüşlerdir[3]. İklim yarı kurak olmakla birlikte Mezopotamya’da Dicle ve Fırat Nehirlerinin, Mısır’da ise Nil nehrinin oluşturduğu nem ve tarım…
OkuDünyanın bilinen en eski kütüphanesi, MÖ 7. yüzyılda kurulan Ashurbanipal Kütüphanesi (Asurbanipal veya Assurbanipal olarak da yazılmıştır) olup, kalıntıları bugünkü Irak’ın Musul kenti yakınlarındaki Kuyunjik’ta bulunan Asur kenti Nineveh’te bulunmuştur.
OkuMÖ 13. yüzyılda sağlam bir uçurumun yontularak yapılan Abu Simbel Tapınağı veya Büyük Abu Simbel Tapınağı Abu Simbal, Ebsambul veya Isambul (أبو سنبل) ve daha küçük olan Hathor Tapınağı nefes kesici bir manzaraya sahip olup, Mısır’ın Nubia bölgesinde, Aswan’ın yaklaşık 240 kilometre güneybatısında ve Sudan sınırına yakın 2012 yılı itibariyle yaklaşık 2600 nüfusa sahip bir köyde yer almaktadır. Her ne kadar Mısır’ın büyük şehirlerinin koruyucu tanrılarına adanmış olsa da (Thebes Amun, Memphis Ptah ve Heliopolis’ten Ra Harakhty) Büyük Abu Simbel Tapınağı II. Ramses’i onurlandırmak için inşa edilmiştir. Tapınağın 33 metre…
Oku