NAGA Hint Mitolojisinde Bhogavati şehrinin altında Patala adı verilen sulak bölgelerde yaşayan yarı yılan yarı insan bir ırkın adı olup, nehir, pınar ve kuyuların koruyucusu olduklarına inanılmaktaydı.
Geçmişte insanlar kuraklık dönemlerinde nagaların yardımını istemekteydi ki
yağmur ve bereket getirmeleri Güney Hindistan’da için bugün bile kendilerine tapınılmaktadır. Kraliçeleri Ananta-Şeşa’nın 1.000 başı olduğuna ve bir gün Nagaların dünyayı ateşe vereceğine inanılmaktadır. Sanskrit naga kelimesi kobra yılanı anlamına gelmekte olup aynı zamanda tüm yılan türlerini de ifade etmekteydi ki İngilizce snake, Almanca seneka gibi Hint Avrupa dillerinde aynı anlama gelen kelimelerle de ilişkiliydi.
Vedik dönem sonrası Hint mitolojisinde kobra yılanının efsaneleştirilmesiyle ortaya çıkan Nagalar tamamı yılan, yılan başlı insan ya da insan başlı yılan olmak üzere 3 farklı formda tasvir edilmekte, dişileri Nagi veya Nagini olarak adlandırılmaktaydı. Bazı söylencelerde nagaların insan formuna girerek kadınlarla evlendikleri ve insan görünümlü çocuklu oldukları kaydedilmiştir. Yılan formunda olduklarında zehirli olan nagalar nadiren ve ancak kendilerini savunmak zorunda kalırlarsa insanlara zarar vermektedirler. Kötü varlıklar olmamalarına rağmen kızdırıldıklarında çok fazla yağmur yağdırarak tufana sebep olabilirler. Nagaların göksel sarayı korumak, yağmur yağdırmak, nehirlerin akmasını sağlamak ve hazineleri beklemek gibi her biri ayrı bir görevi ifa eden göksel, kutsal, yersel ve gizli olmak üzere 4 sınıfı bulunmaktadır. Nagalar Burma’da yarı insan yarı timsah, Malaysiya’da çok başlı ejderha, Tayland ve Java adasında 5 başlı ejderha olarak tasvir edilmekte ve neredeyse tüm varyantlarda bir hazinenin koruyucusu olduğuna inanılmaktadır.
Hint mitolojisinde yeraltı dünyasının temsilcileri olup, karanlıkla özdeşleştirilen Nagalar ile güneşin temsilcisi göksel kuş Garuda can düşmanları olarak tasvir edilmektedir. Nagaların, ermiş Kaşyapa’nın karılarından Kadru’nun 1.000 yumurtasından çıktığına inanılmakta olup, bir söylencede Gandharvaların işgaline uğrayan yurtlarını kız kardeşleri Narmada nehrinin yardımıyla geri almayı başardıkları anlatılmıştır.
NAGAKUMARA
Yağmur ile şimşeği getirip, su ile ilişkilendirilen Caynacı Bhavanavasin tanrılardan birisi olup adı “yılan prens” anlamına gelmektedir.