Harpia, Harpy veya Harpiyalar, Yunan ve Roma Mitolojisinde Bir kuşun gövde ve kanatlarının yanı sıra, bir kadının başına sahip, tanrılar tarafından çocukları ve ruhları kapıp kaçmakla görevlendirilen açgözlü yaratıkların adıdır.
Harpiya (ἅρπυια) Eski Yunanca “kapıp kaçmak” anlamındaki harpazein (ἁρπάζειν) kelimesiyle ilişkilidir. Başlangıçta harpiyalar güzel yüzlü olarak tasvir edilirken zamanla soluk yüzlü, pirinç pençeli, uzun saçlı, pis kokulu kanatlı canavarlara dönüştürülmüştür.
Dev Thaumas ile su perisi Elektra’nın kızları olan Aello
(sağanak yağmur), Kelaeno (fırtına karası) ve Okypete (hızlı uçan) adlı üç harpiyanın adı bilinmekteydi (Hesiod, Theog. 267). Erken dönem Yunan inanışında rüzgâr ruhu olan harpiyalar ölülerin ruhunu Hades’e taşımaktaydılar (Homeros Odysseia. xx. 66, 77.). İnanışa göre Harpiyalar dokundukları her şeye iğrenç bir koku bulaştırırlar ve bakır sazlardan
korkarlardı.
Trakya kralı Phineus tanrılara hakaret edince yemekleri harpiyalar tarafından yenilmek veya üzerine pisleyerek kirletilmekle cezalandırılmıştı. Argo destanında Argonautlardan Boreasoğulları Kalais ile Zetes kendilerine yardım eden kralı harpiyalardan kurtarmak için bu iblislerin peşine düşmüşlerdir. Harpiyalar ancak Boreasoğulları tarafından yakalanırsa ölecek eğer yakalanmazlarsa Boreasoğulları kendileri öleceklerdi. Kovalamaca sırasında uçan Harpiyaların ilki sonradan Harpys adını alacak bir nehre, ikincisi Strophades adalarına düşmüşse de İris veya Hermes Boreasoğulları’nın karşısına dikilerek iblisleri öldürmelerini engellemiş onlarda kralı rahat bırakacaklarına dair söz vermişlerdir (Apollodorus i. 9. 21; Apollon. Rhod. i. 286).
Kaynak: Özhan Öztürk. Dünya Mitolojisi. Nika Yayınları. Ankara, 2016