Völsunga Saga
Makale: Özhan Öztürk
Völsunga saga, en önemli kahramanı Sigurd olan Volsung kabilesinin kökeni ve çöküşünü anlatan 13. yüzyıl manzum destanının adı olup, olayların büyük bölümü MS 11. Yüzyıl’da İsveç ve civarında geçmektedir.
Völsunga saga ne zaman yazıldı?
2 asır boyunca sözlü olarak aktarılan destan 13. Yüzyılda Sigurd adının dünya durdukça anılmaya devam edeceğini iddia eden İzlandalı isimsiz bir yazar tarafından yazıya dökülmüş, orijinal doküman 1656’da Skalholtlu piskopos Brynjólfur Sveinsson tarafından Norveç ve Danimarka kralı III. Frederick’e gönderilmiştir. Kopenhag Kütüphanesi’nde saklanan dokümanın 1821’e dek kütüphane arşivine kaydı bile yapılmamıştır. 19. Yüzyılda William Morris tarafından İngilizce’ye çevrilen Völsunga Saga’da bahsi geçen pek çok tema Richard Wagner’in Nibelungen Yüzüğü adlı 4 operasında ve J.R.R. Tolkien’in Yüzüklerin Efendisi (Lord of the Rings, 1954–1955) adlı romanında kullanılmıştır.
Völsunga Saga’nın Konusu
Völsunga saga Destanında Odin’in soyundan gelip Branstock meşesi yolunda
yaşayan Volsung, tek kızı Signy’i kızının rızası dışında Goth kralı Siggeir ile evlendirmişse de düğün gecesi çıkagelen tekgözlü esrarengiz bir yabancı Balmung adlı bir kılıcı çıkararak ağaca saplamıştır. Odin olması muhtemel yabancı düğünden ayrılırken kullananı zaferden zafere ulaştıracak kılıcın onu ağaçtan çıkarabilene ait olacağını bildirmiştir. İlk olarak Siggeir ardından Volsung ile 10 oğlu sırayla şansını denemişse de ancak Volsung’un en küçük oğlu Sigmund başarılı olmuştur. Siggeir, ağaçtan çıkaramadığı kılıcı parasıyla satın almak istemişse de Sigmund kabul etmeyince sinirlenen kral ertesi sabah gelinle birlikte ayrılmıştır. İntikam planı yapan Siggeir, kayınpederi ile 10 oğlunu Gothland’a davet etmiş, Signy’nin uyarısına rağmen kralı gücendirmemek için davete icabet edilmiştir. Kral yolda pusu kurduğu Volsung ve çocukların tümünü yakalayıp ağaçlara bağlatarak kurtlar tarafından yenilmelerini sağlamışsa da Signy bir kölesine Sigmund’un yüzüne bal sürmesini istemiş, kurt çocuğun yüzünü yalayınca dişiyle kurdun dilini koparan kahraman kurtulmayı başarmıştır. Hasımlarından kurtulduğunu düşünen Kral karısını serbest bırakınca Signy ormana giderek babası ve kardeşlerinin cesetlerini gömmüş bu sırada karşılaştığı Sigmund ile birlikte Siggeir’den intikam almaya yemin etmiştir. Signy, kraldan olma çocuklarını Sigmund’a göndererek onları intikam için yetiştirmesini söylemişse de kahraman çocukların korkak karakterini görünce bu plan yatmıştır. Bu durum üzerine Signy, intikamı ancak gerçek bir Volsung’un alabileceğini düşünerek Çingene kadın kılığında Sigmund’un kulübesine gelmiş ve kimliğini fark etmeyen Sigmund’dan Sinfiotli’ye hamile kalmıştır. Bir süre sonra Siggeir’in çocukları babalarına Sigmund ile Sinfiotli’nin kendisini öldürmeyi planladığını açıkladığında kral iki kahramanı tutuklayıp ayrı hücrelere hapsetmiştir. Bununla birlikte Signy bir saman balyası içinde sakladığı sihirli kılıç Balmung’u kardeşine verdiğinde kurtulmayı başaran kahraman Siggeir ile adamlarını öldürerek intikamını almışsa da oğlu Sinfiotli yanan şato ile birlikte alevlerin arasında kalmıştır. Acıyla evine dönen Sigmund, genç karısı Hjordis’ten Sigurd adlı bir oğul sahibi olduktan kısa bir süre sonra bir savaşta ölmüştür. Sigurd, Mimer adlı bir sihirbaz demirci tarafından büyütülmüş, Odin’in gizlice yardımı ve babasının kılıcıyla kendisini ejderhaya dönüştürebilen kötü büyücü Fafnir’i öldürmeyi başarmıştır. Ejderhanın kalbinin tadına bakınca kuşların dilini anlamaya başlayan Sigurd, kuşların kılavuzluğunda alevlerle çevrili bir şatoya gelmiş burada Odin’in kızı Brynhild’i uykusundan uyandırmıştır. Kız kahramana öyküsünü anlattığında Sigurd, Brynhild’e yüzüğünü vererek üzerindeki laneti kaldırmıştır.
Sigurd bir süre sonra Nibelung ülkesine gitmiş buranın yönetici olan Giuki’nin kızı Gudrun kendisine bir aşk iksiri içirerek önceki hayatını unutmasını ve kendisine âşık olmasını sağlamıştır. Sigurd kıza evlenme teklif edince kız ağabeyi Gunnar’ın Brynhild ile evlenmesine aracılık etmesi şartını ileri sürmüştür. Karısını tanımayan kahraman kadına bu acı teklifi götürmüş olayı çözmek isteyen Brynhild de kabul etmişse de kocasıyla aynı yatakta yatmamıştır. Gunnar, bu durumu Sigurd’a şikâyet edip yardım isteyince sihirli miğferini takan kahraman Brynhild’den sihirli kemeri ve yüzüğünü alıp, karısı Gudrun’a vermiştir. Bir gün nehir de banyo yapan iki kadın kavgaya tutuşunca Gudrun, Brynhild’e yüzük ile kemeri gösterip, olan biteni açıklamıştır. Nibelung hanedanından Hogni adlı birisi Sigurd’u bir av sırasında öldürmüş, Gudrun’un emriyle kahramanın cesedi ayıyla birlikte yakılırken Brynhild alevlerin içerisine atlayarak intihar etmiştir.
Brynhild’in kardeşi Hun Atli Nibelung ülkesine (Burgonya) girip yağmalayarak kız kardeşinin intikamını almışsa da Gudrun aynı aşk iksirini ona da içirerek karısı olmayı başarmıştır. Atli, Gunnar ile Hogni’yi öldürmüşse de tertiplediği bir eğlence sırasında Sigurd’un sihirli kılıcını kullanan Gudrun tarafından o da öldürülmüştür.
Sigurd, Siegfried
İskandinav Mitolojisinin en önemli destanlarından Völsunga saganın en önemli
karakteri olan kahramanın adı olup, Sigmund ile Hjordis’in oğlu, Gudrun’un kocası, Sigmund, Swanhild ve Brynhild’den Awlaug’un babasıdır. Başta Ramsund oyması olmak üzere İsveç’te bulunan runik taşlarda Völsunga saga ve kahramanın tasvirlerine rastlanmış olup, Germen Nibelungenlied destanı ile Richard Wagner’in Siegfried ve Götterdämmerung operalarında Siegfried, Ortaçağ İskandinav baladlarında ise Sivard Snarensvend olarak anılmıştır.
Balmund adlı kılıç ve Grani adlı ata sahip olan Prens Siegfried çocukluk çağında bir demircinin yanında çalışırken kendine bir kılıç yapmış, bu kılıçla öldürdüğü bir ejderhanın kanında yıkanarak bedenini silah işlemez hale getirmiş ama bu sırada bir ıhlamur ağacından sırtına düşen yaprak yüzünden iki kürek kemiği arasında kanın değmediği zayıf bir bölge kalmıştır. Nibelungenlied Destanında, Kriemhild ile evlenmişse de kadının erkek kardeşleri kahramanı
Kaynak: Özhan Öztürk. Dünya Mitolojisi. Nika Yayınları. Ankara, 2016