Karadeniz’e Dökülen Nehirler
Doğu Karadeniz Bölgesi Nehirleri
Doğu Karadeniz Bölgesi’nin en büyük nehri 3.500 km² su toplama alanı olan Harşit Deresi olup, Giresun civarının diğer önemli nehirleri, havzaları 1 000 km²’yi bulan Yağlıdere ve Melet’tir. Çoruh ile Harşit nehirleri arasında yer alan 260 km’lik subtropik kuşakta Karadeniz’e boşalan 30’dan fazla nehir bulunmakta olup, en önemlileri Abi Viçe[1], Fırtına, Kalopotamos[2], Karadere ve Değirmendere’dir. Bu nehirler kar ve yağmur suyundan beslenmekte olup, Nisan-Temmuz ayları arasında az, Sonbahar – Kış döneminde ise çok su taşımaktadır.
Orta Karadeniz Bölgesi Nehirleri
Orta Karadeniz Bölgesi’nin en önemli nehirleri ise ikisi de Karadeniz’e dökülen 519 km uzunluğunda ve 36.129 km² havzası olan Yeşilırmak[3] ile 1.355 km uzunluğunda 78.646 km² havzaya sahip Kızılırmak’tır[4]. Antik Çağ’da Arrianos, sadece Kolhis’te üçü seyre elverişli 14 nehir bulunduğunu bildirmiştir.
Batı Karadeniz Bölgesi Nehirleri
Doğuya göre daha az yağış[5] alan Batı Karadeniz Bölgesi’nin en önemli nehri olan 228 km uzunluğunda ve 13.156 km² havzaya sahip Filyos nehri, Köroğlu Dağları’ndan doğmaktadır. Bölgede denize dökülen çok sayıda nehrin en önemlileri 1 000 km²’lik havzaya sahip Kocaçay ile Hocaırmak dereleridir. Filyos’un doğusunda yer alan Bartın nehri kaynağını Paphlagonia’dan almaktadır[6].
Marmara Bölgesi nehirleri
Marmara Bölgesi’nde 824 km uzunluğunda ve 56.504 km² havzaya sahip, Strabon zamanında gemiyle geçilebilecek denli derin ve geniş olan[7] Sakarya Nehri[8] Adapazarı düzlüğüne yayıldıktan sonra Karasu’da Karadeniz’e dökülmektedir.
Karadeniz Bölgesi’nde kefal ve sazan avlanılan Bafra Liman gölü ile antik kaynaklarda Stiphane adıyla geçen Ladik gölü dışında büyük ve ticari öneme sahip göl yer almamaktadır.
Karadeniz’e diğer ülkelerden dökülen büyük nehirler
Karadeniz’in kuzeyinde büyük nehirlerin getirdiği maddeler nehir ağızlarını doldurarak sığ kumluklar meydana getirirken büyük nehirlerin bulunmadığı güney kıyıları daha derincedir. Karadeniz’e irili ufaklı çok sayıda nehrin yanı sıra son derece geniş havzalara sahip 10 büyük ırmak boşalmaktadır ki bunlar toplam su deşarjının % 86’sını oluşturmaktadır:
Nehir Adı | Getirdiği Su miktarı (km³) | Gelen su yüzdesi |
Tuna | 200 | % 57.5 |
Dinyeper | 43.5 | % 12.5 |
Rioni | 13.37 | % 3.8 |
Dinyester | 9.1 | % 2.6 |
Çoruh | 8.71 | % 2.5 |
Kızılırmak | 5.90 | % 1.7 |
Sakarya | 5.60 | % 1.6 |
Yeşil Irmak | 5.30 | % 1.5 |
Kodori | 4.17 | % 1.2 |
Bzyb | 3.79 | % 1.1 |
Karadeniz’e boşalan su miktarını ülkelere göre bölersek:
Ülke Adı | Getirdiği Su (km³) | Gelen su yüzdesi |
Rusya | 6.5 | % 1.9 |
Gürcistan | 46 | % 13.2 |
Türkiye | 38 | % 10.9 |
Bulgaristan | 1.8 | % 0.52 |
Romanya | 200 | % 57.5 |
Ukrayna | 55.5 | % 15.9 |
Kırım | 0.3 | % 0.08 |
Daha MÖ 2. yüzyılda Polybios, büyük nehirlerin Karadeniz üzerindeki etkisine dikkat çekmiş hatta Karadeniz’in ilerde nehirlerin getirdiği alüvyonlarla dolup çıkışı engellenen Palus Maeotis gibi sığ bir tatlı su gölü haline dönüşeceğini ileri sürmüştür[9]. Karadeniz’e her yıl nehirler vasıtasıyla 381 km³, yağmur ve kar yağışıyla 283 km³ (562 mm) akmakta olup bu rakamlara yer altı kaynak sularının ve insan kaynaklı atık suların (33 km³) da eklenmesiyle toplam rakam 636 km³’ü bulmaktadır.
Kolhis civarında Karadeniz havzasına dökülen nehirleri üç kategoriye ayırabiliriz:
1. Yüksek dağlardan kaynağını alan, 1.500 km²’den daha geniş su toplama alanına sahip, yıllık ortalama akışı saniyede 100 m³’den fazla olan gibi büyük nehirler[10]: Byzb, Kodor, Çoruh, Rioni
2.100-1.500 km² arasında su toplama alanı ve saniyede 5-10 m³ akış hızına sahip orta büyüklükteki nehirler: Pşçada, Vulan, Şapsukho, Tuapse, Aşe, Psezuapse, Şakhe, Soçi, Mzymta, Psou, Khaşupse, Khipsta, Aapsta, Gumista, Kelasuri, Madjarka, Mokva, Galidzga, Okumi, Khobi, Supsa, Natanebi, Kintrişi, Çakvistskali
3. 50-100 km² arasında su toplama alanı ve saniyede 5 m³’den az akış hızına sahip küçük nehirler: Mezyb, Dzhubga, Tu, Nebug, Agoi, Dagomys, Matsesta, Khosta, Kudepsta, Zhove-Kvara, Besleti, Tumuş, Korolistskali.
Kaynak: Özhan Öztürk. Pontus: Antik Çağ’dan Günümüze Karadeniz’in Etnik ve Siyasi Tarihi (Genişletilmiş 3. Baskı). Nika Yayınları. Ankara, 2016
Notlar
[1] Fındıklı deresi
[2] İyidere deresi
[3] Antik Çağ’da İris (Yunanca Ἴρις) adıyla bilinen nehir Antik Çağ yazarları tarafından sıkça anılmış, Strabon İris’in kaynağını Pontus bölgesinden alıp, Komana Pontika (Gümenek), Dazimonitis (Kazova), Gaziura (Turhal) boyunca aktığını Amasya içerisinden geçtikten sonra Phanaroea’da (Taşova) Lykus (Kelkit) ile birleşip Karadeniz’e döküldüğünü bildirmiştir (Strabon, Geographika XII,3,15; Ksenophon, Anababasis V.6.3; Pliny Naturalis Historiae VI.3, 4-Z1)
[4] Kızılırmak’ın Antik Çağ’daki adı Halys olup, Lazca nehir anlamına gelen “ğali” kelimesiyle benzerliği dikkat çekicidir. Halys nehri aynı zamanda halklar arasında doğal bir sınırı da çizmekteydi batısında Bithynialılar ile Mariandynler, güneyinde Frigyalılar ile Galatlar doğusunda ise Paphlagonlar yaşamaktaydı (Strabon XII.3.9; XII.3.12). Muhtemelen bu halklardan sadece Galatlar, Thrak kökenli olan diğerlerinden farklı bir kökene mensuptur.
[5] Sinop 754 mm, İnebolu 1 300 mm, Zonguldak 1 330 mm
[6] Strabon’un Partheneus adıyla verdiği nehir Yunanca “bakire nehir” anlamına gelmektedir.
[7] Strabon XII.3.7
[8] Strabon, Sangarius adıyla verdiği Sakarya nehri dışında Gallus, Psillis ve Calpas nehirlerini de saymıştır.
[9] Polybios, Historiae IV,40, 48; 41, 13; 42, 17
[10] İnguri nehri de baraj inşaatından önce bu kategoride değerlendirilmekteydi. Aynı şekilde Çoruh üzerinde yapılan barajlar da bu nehrin akışını etkileyecektir.
Siyasi gücün yapmak istediği İstanbul kanalına; karadenize akan 10 nehrin suyu ancak ve ancak İstanbul boğazına yetiyor. Acaba iktidarın siyasetçileri yeni 10 adet nehir buldu da o nehirlerin suları ile İstanbul kanalını dolduracaklar ve gemileri yüzdürecekler galiba. Zira açılacak olan kanal, Hem Kara Denizin hem de İstanbul Boğazının debisini düşürecektir. Acizane görüşüm Kara Denize acil 10 yeni nehir nehir gerek.
Bunları rüyanda görmüş olabilir misin? Ahmet Ali Kardeşim. Bunların hesaplanmamış olması mümkün mü? Sana bunu öğreten kafalara kalsaydı: Marmaray çoktan çökmüş, İstanbul Hava Alanı batmış, Şehir Hastahaneleri gözçmüştü.
Bence sevgili dostum bu “kel fodul ve üstelikte eblek” arkadaşları dinleme…