Volka (Волька), Bylini adıyla bilinen Slav manzum destanlarında bahsi geçen şekil değiştirme yeteneğine sahip bir büyücü kahramanın adıdır. 12. Yüzyılda en önemlisi Kiev prensi Vladimir’e ait olan çok sayıda prensliğin bulunduğu Rusya ve Ukrayna’da yer alan ülkelerden birisi de prens Volka tarafından yönetilmektedir.
Son 200 yılda eşitli yazıtlardan derlenmekle birlikte kahramanın bogatyri adı verilen Vladimir’e bağlı savaşçılardan birisi olup olmadığı anlaşılamamıştır çünkü eserlerin hiç birisinde Vladimir’in adı anılmamaktadır. Bu yüzden Kiev destan serisi dışında ele alınan ayrı bir karakter ve destan kahramanı olduğu düşünülmektedir. Bazı araştırmacılar Volka’nın 10. Yüzyılda yaşamış prens Polovsklu Vseslav ile özdeşleştirmişse de iki karakterin tek ortak noktası kişinin büyücü olacağına yorulan başında embriyonik zar parçacısıyla doğmasıdır.
Diğer bylini kahramanlarından farklı olarak Volka’nın babası insan olmayıp, bahçede bir yılanın annesi prenses Marfa’nın etrafına dolandıktan sonra kuyruğuyla kadını hamile bırakması sonucu dünyaya geldiğine dahası doğum günü deprem ve fırtınalar olduğuna inanılmaktadır. Doğduğu gün bile bir yaşında gibi görünen kahraman olağanüstü hızla büyüyüp akıllanmış annesinden kendisine oyuncak yerine gerçek silahlar getirmesini istemiştir. Zamanla büyü ve şekil değiştirme yeteneği kazanan Volka’nın Slav folklorunda kolduni adı verilen yarı insan-yarı iblis büyücülerle ilişkili olduğu sanılmaktadır. Volka kelimesinin Slav dillerinde kurt anlamına gelen volk kelimesiyle ilişkisi ortada olmakla birlikte Volka şekil değiştirince kurt dışında şahin, balık ve boğa formlarına da büründüğü görülmektedir. Büyük bir savaşçı olarak tasvir edilen Volka ülkesine Hint veya Orta Asya kralının saldıracağını öğrenince druzhina adı verilen 7 bin savaşçıdan oluşan ordusunu topladıktan sonra adamlarını besleyebilmek için kurt ve şahin kılığına girerek avlanmış yine çeşitli hayvan kılıklarında düşman ordusuna büyük zarar vererek kalesine dönmüştür. Adamları kale duvarlarının inceliğinden ve düşman saldırısı sırasında kolayca aşılacağından şikâyet edince kendini bir kalabalık karınca topluluğuna dönüştürmüş, duvarların altında doğru tünel kazdıktan sonra karıncalar insanlara dönüşmüş ve zaferin kazanılması sağlanmıştır.
Kaynak: Özhan Öztürk. Dünya Mitolojisi. Nika Yayınları. Ankara, 2016