DECAMERON Giovanni Boccaccio (1349–1353) tarafından İtalyanca yazılan öykü kitabı Yunanca “10 gün” anlamına gelmekte 1348 veba salgını sonrası Floransa kentini konu alan 10 genç tarafından 10 gün boyunca anlatılan 100 hikâyeyi içermektedir.
Decameron Nedir?
Decameron klasik İtalyan edebiyatının başyapıtı olarak kabul edilmekte olup, bir çerçeve hikayesi ile birleştirilen bir grup hikayeyi içermektedir. 1348 yılında Floransa’da ki Veba salgınından kaçmak için Santa Maria Novella kilisesinde bir araya gelen yedisi kadın (Pampinea, Filomena, Lauretta, Emilia, Ellisa, Fieametta ve Neifile) üçü erkek (Panfilo, Filostrato, Dioneo) hizmetkarlarıyla birlikte önce Fiesole dolaylarında bir evde, sonra bir şatoda konaklamıştır. Vakitlerini neşe içinde geçirmek isteyen gençler, her gün aralarından birilerini kral ve kraliçe seçerek o günün eğlencelerini ve anlatılacak öykülerin konusunu onların isteği doğrultusunda yapmaya karar vermiştir. Cumartesi ve Pazar günleri dışında her gün öğleden sonra içlerinden birisi bir öykü anlatacak, akşam yemeğinden sonra ise dans edip şarkı söyleyeceklerdir. r.
Anlatılan öyküler Ortaçağ Avrupası’na özgü olup kimi rahip sınıfını eleştirmekte, kimi kadın erkek ilişkisi ve çatışmasını konu almakta kimisi ise karısına öldürdüğü aşığının kalbini zorla yediren koca örneğinde olduğu gibi dehşet doludur. Decameron’un sekizinci günü Dioneo’nin anlattığı kendini kurnaz zanneden adamın daha akıllı biri tarafından aldatılmasını konu alan öykünün bir benzeri 18. Yüzyılda Hindistan’da derlenmiştir.
Kaynak: Özhan Öztürk. Dünya Mitolojisi. Nika Yayınları. Ankara, 2016