Makale: Özhan Öztürk
BERLİN 3033 PAPİRÜSÜ Henry Westcar tarafından 1824 veya 1825’de bulundulduğu için Westcar Papirüsü adıyla da bilinen Eski Mısır dökümanı 2. Orta Döneme (MÖ 1664–1569) birbiriyle ilişkili 5 öyküyü içermektedir. Mısırbilimci Adolf Erman tarafından 1890 yılında tam olarak çözümlenen papirüs, 4. Hanedanın lideri Khufu’nun oğulları tarafından anlatılan öykülerden oluşmakta çoğunlukla rahiplerin yarattığı mucizelerden bahsetmektedir. Papirüsleri saklama şartlarının zorlukları yüzünden ancak 3 öykü tam olarak okunabilir durumdadır.
Balmumu timsah
Mısır’ı MÖ 2576 – 2551 arasında yönetmiş olan Khufu oğlu Khafre firavun Nebka
döneminde bir öykü anlatmıştır. Yüksek rahip Ubainer’in karısı halktan birisiyle aşk yaşamaya başlamışsa da Ubainer’in kâhyası duruma şahit olup efendisini haberdar etmiştir. Ubainer, balmumundan 7 parmak boyunda bir timsah yaparak kâhyaya vermiş, o da kadının aşığını havuda gördüğünde timsahı suya atmıştır. Timsah suya girince boyu 3 metreyi geçmiş ve adamın altta kalarak sudan dışarı çıkamamasına sebep olmuştur. 7 gün sonra kral Nebka tarafından ziyaret edilen rahip timsahı havuzdan çıkartmış, altında âşık da sağ salim çıkmayı başarmıştır. Rahip, timsahı küçülterek kendine saklamayı denemişse de Nebka aşığa verilmesini emretmiş, bu sırada timsah canlanarak genç adamın bulunduğu havuza girmiş, adamı parçalamıştır. Rahibin karısı ise yakılarak ölüme mahkûm edilmiş, külleri Nil nehrine atılmıştır.
Mücevherli Kolye
Khufu’nun babası firavun Sneferu’ya (MÖ 2649–2609) hizmet eden rahip Djedemankh’ın anlattığı bir öykü tarihi gerçekliği şüpheli olan prens Bauefre hakkındadır. Djedemankh, canı sıkılan Sneferu’yu eğlendirmek için sarayın ortasında güzel kadınlara kürek çektirmeyi teklif etmiş, fikir firavunun hoşuna gidince 20 güzel kız kürekçi olarak saraya çağrılmıştır. Bununla birlikte kürek çeken kızlardan birisi saçındaki mücevherlerinden birisini düşürünce işini bırakmış ve kralın yenisini önermesine karşın devam etmeyi reddetmiştir. Usanan Djedemankh sihir gücüyle suyu ortadan ikiye ayırarak mücevherin bulunmasını sağlamıştır.
Hordedef’in Öyküsü
110 yaşındaki Djedi’nin bir kerede 1000 somun ekmek, bir öküzün yarısını yediğine ve 100 kupa bira içebildiğine, bir arslanı evcilleştirebildiğine, kopmuş bir kafayı yerine yerleştirebileceğine ve tanrı Thoth’un bazı sırlarına vakıf olduğuna inanılmaktaydı. Firavun Khufu, Hordedef’e gidip Djedi’yi kendisine getirmesini istemiştir. Yaşlı adam saraya gitmeyi kabul ettiğinde firavun adama Thot’un odalarının sayısını sorduğunda bilmesine rağmen sayıyı vermemiştir. Firavuna kendisinin bu sayıyı öğrenemeyeceğini ama Ruddjedet’in doğmamış üçüzlerinin en büyüğünün öğrenebileceğini bildirmiştir. Khufu adama Ruddjedet’in kim olduğunu sorduğunda güneş tanrısı Re’nin rahibinin hamile karısı olduğunu söylemiştir. Djedi, ayrıca doğacak çocukların en büyüğünün bir gün Heliopolis kentinin başrahibi olacağını da eklemiştir. Ruddjedet’in doğum zamanı geldiğinde Re üç tanrıçayı müzisyen kılığında doğuma eşlik etmesi için göndermiş, çocuklar sağlıklı olarak dünyaya gelmiş, tanrıça Meskhenet de çocukların Mısır kralı olacağını karara bağlamıştır. Müzsiyen sanılan tanrıçalar ödül olarak bolca tahıl kazanmış, onlar da çocuklar için üç taç yaparak bunları tahıl torbalarında saklamışlardır. 14 gün sonra Ruddjedet evinde son kalan buğdayın bu müzisyenlere ait olduğunu görünce hizmetçisini göndererek onu satın almış, böylece çuvalın içindeki taçları görmüştür. Bir süre sonra hanımıyla tartışan hizmetçi firavun Khufu’ya giderek Ruddjedet’in 3 kral doğurduğunu söylemiş, bu konuda yardımını almaya çalıştığı üvey kardeşi tarafından dövülen kadın kendisini nehire atarak timsahlara yem olmuştur.
Kaynak: Özhan Öztürk. Dünya Mitolojisi. Nika Yayınları. Ankara, 2016