Makale: Özhan Öztürk
Bertha, İskandinav tanrıçası Frigga’nın Eski Yüksek Almanca “parlak” anlamına gelen, bereket ve evlilik ile ilişkilendirilen adlarından birisi olup, aynı zamanda Kuzey Almanya’da Holle veya Hulda (‘Müşfik’), Bavyera bölgesinde Brechta (Beyaz Kadın), Frau Berta veya Eisenberta olarak da bilinen bir cadının adıdır.
Bertha, başlangıçta bakire, anne ve kocakarı olmak üzere üç görünümlü doğaüstü bir orman varlığıyken Hıristiyanlığın kabulünün ardından Alman folklorunda çocukları korkutmak için adı telaffuz edilen demir burunlu, koca ayaklı, keçe saçlı ve yırtık pırtık giysiler giyen çirkin bir cadıya dönüştürülmüştür. Söylenceye göre Thuringia dağında bir mağarada yaşayan Bertha yeryüzünde yaşayan insanları gözetleyen kış ortasında ortaya çıkan bir tanrıça olup, bitkilerin koruyucusu sayılmaktaydı. Söylencenin bir yorumuna göre Bertha, Hulle’nin kendisi değil kız kardeşidir.
İnanışa göre Almanya’da Noel ile Epifani (perahtun naht) arasındaki 12 gece Perchta Günleri (Perchtentag) olarak anılmakta Bertha’nın bu dönemde evleri dolaştığına inanılmaktadır. Bertha, kadınların yaptığı el işlerini ve çıkrıkları kontrol etmekte, keten örgüsünü ustalıkla yapan kızları ödüllendirmekte işini savsaklayanlarının karnını iplik artıklarıyla doldurmakta, uslu çocukların çoraplarının içine çeşitli hediyeler koymaktadır. Bu dönemde herkes cadının onuruna krep yiyip süt içmekte, ayrıca cadının yemesi için çatılara yiyecek bırakılmaktadır ki Bertha veya Perchta adı kaynağı bu adetten kaynaklanıyor olmalıdır. Ayrıca İtalya’daki Befana karakteri de Bertha varyantlarından birisidir.
Folklorik anlatımda her ne kadar çıkrık kullanmasının sonucu olarak gösterilse de ‘koca ayaklı’ , Butzenberch (hediye getiren) ve Spinnstubenfrau (eğirme odası hanımı) lakaplarıyla tanınan Charlemagne’nin annesinin adının Berthe olmasıyla tanrıçanın Avrupa’nın soylu ailelerinin atası olduğu inanışı arasında bağlantı bulunmaktadır.
Bertha, kimi anlatılarda ormanda yaşayan vücudu kıllarla kaplı bir varlık olarak tasvir edilmekte, görenlere hastalık veya uğursuluk getireceğine inanılmaktadır ki bu yönüyle karakoncolos karakteri ile benzerlik göstermektedir.
KOCA AYAKLI BERTHE
Charlemagne’ın babası Pepin tarafından kurulan Karolenj hanedanının kuruluş öyküsünü anlatan bir destanın adıdır. Saray nazırıyken çeşitli entrikalarla Frank krallığını ele geçiren Pepin, Macaristan kralının kızı Koca Ayaklı Berthe ile evlenmiştir. Prensesin dadısı kendi kızını Bertha diye gerdeğe sokmayı başarmış ve gerçek prensesin bir köylünün yanına sığınmasına sebep olmuştur. Prenses sandığı dadının kızından Eldrik ve Renfred adlı iki oğlu doğan kral, köylü kızı sandığı Berthe ile tesadüfen tanışıp âşık olmuş, ondan da Charlemagne doğmuştur. Bir süre sonra gerçeği öğrenen kral, Berthe ve oğlunu saraya getirmiş ilk karısını ise manastıra kapatmıştır. Eldrik ve Renfred annelerinin öcünü almak için babaları ile Berthe’yi zehirlemişlerse de Charlamagne saraydan ve ağabeylerinden kaçmayı başarmıştır.
HOLLE
Germen Mitolojisinde Gökyüzü, iklim ve ayının üç halini temsil eden bir tanrıça
(bakire genç kız, anne ve kocakarı) olup, tarım çocuk ve kadınlara özgü el sanatlarının koruyucusu kabul edilmekteydi. Kış gündönümünde kadınların yaptığı işleri kontrol eder ve en iyi ip eğireni ödüllendirir tembellik yapanları cezalandırırdı. Bir mağarada veya kurbağa kılığında bir kuyuda yaşadığına inanılan tanrıçanın saçını taradığında güneş açar, çamaşır yıkadığında yağmur yağar ve içi kuş tüyü dolu yorganını silkelediğinde yeryüzünü kar kapladığına inanılmaktaydı. Holle, her yıl 25 Aralık – 6 Ocak günlerinde denk gelen ve Yılbaşının 12 günü olarak adlandırılan dönemde ise köpekler tarafından çekilen arabasına binip yeryüzünü dolaşmaktaydı. Ayrıca tanrıçanın ayağına batan bir çiviyi çıkarmasına yardım eden adamı altına boğduğuna dair bir anlatı da kaydedilmiştir.
Aşağı Ren bölgesinde (Corpus Inscriptionum Latinarum XIII 8611, 8723, 8661), Münstereifel (CIL XIII, 7944) ve Beetgum’de (CIL XIII, 8830) ise MS 197-235 arasına tarihlenen birer Latince yazıtta Hludana adıyla anılmıştır. Daha çok Frau Holle ve Hulle adlarıyla tanınan tanrıçanın Eski Nors dilinde yeryüzü anlamına gelen Hlóðyn kelimesiyle ilişkili olduğu, mitolojideki karşılının ise Thor’un annesi veya Odin’in karısı Frigg olduğu iddia edilmektedir.
Alman folklorunda Frau Holda, Huld, Huldra veya Striga Holda adlarıyla ve kimi zaman adı kız kardeşi Berchta (Frau Bercht, Frau Percht) ile birlikte anılan bir cadı olarak varlığını sürdürmüştür. Grimm kardeşlerin 24. Öyküsünde Frau Holle (Holle Ana) olarak anılan cadı formuna Noel öncesinde karanlık gecelerde ormanlık alanlarda dolaşırken rastlanılabilmekte olup, vaftiz edilmeden ölen çocukların ruhlarını topladığına inanılmaktaydı.
Güzel ama kuyruklu bir kadın formunda tasvir edilen Huldra, Huldrafolk adıyla bilinen müzik ve dans aşığı halkıyla birlikte dağlarda Germen perilerinin kraliçesi olarak düşünülmüş olup, avcılara yardım ettiğine dair pek çok anlatı bulunmaktadır.
HOLDJA
Estonya halkının inanışında çatı kirişinde yaşayan evlerin koruyucu tanrıçasının adıdır. Holdja, ev halkının yeni bir eve taşınmak için eski evi yıkmaları halinde hane halkını lanetlemekte olup bu durumdan kaçınmak için eski evden bir kütük yeni evin ocağına taşınmaktadır. Holdja, Baltık Finlileri arasında Haltia adıyla bilinmektedir.
BEFANA
Sicilya halkının inanışında Kış ortasında insanlara görünen çirkin fakat iyi kalpli yaşlı bir kadın olup, Yirminci gecenin kadını, Strina (cadı) ve La Vecchia di Natali (Yaşlı Yılbaşı Kadını) adlarıyla da bilinmektedir. Adı Epifani’nin yerel telaffuzu ile ilişkili olan Befana’nın 7 Ocak yortusu (Epifani) arifesinde çocukların çoraplarının içine hediyeler koyduğuna inanılmakta, ertesi gün çocuklar hediyelerini açınca “Ecco la Beffana” diye sevinçle bağırırlardı. İtalya’da Befana günü eski püskü kıyafetler giyen yaşlı bir kadın resmi ve yiyecekler kapının dışına konur, ardından resim yakılır ve yiyecekler komşularla birlikte topluca yenilirdi. Befana çalı süpürgesi üzerinde uçan ve çocukların evlerine bacalarından girdiği için yüzü gözü kömür karası içerisinde, sırtına bir çuval içerisinde şeker ve diğer armağanları taşıyan yaşlı bir cadı olarak tasvir edilmekteydi. J.J.Blunt 1823’de yayınlanan ‘İtalya ve Sicilya’da eski adet ve geleneklerin izleri’ (Vestiges of Ancient Manners and Customs, Discoverable in Modern Italy and Sicily) adlı çalışmasında Befana âdetinin Roma yeni yıl, sağlık ve arınma tanrıçası Strenua veya Strenia ilişkili olduğunu iddia etmiştir.
Kaynak: Özhan Öztürk. Dünya Mitolojisi. Nika Yayınları. Ankara, 2016