Kelebek, Trabzon’un batısındaki yer alan Maçka, Tonya ve Akçaabat ilçelerinde bedaliza, pedaliza ve bedelize (Kürtün) Trabzon’un doğusu ve Rize’de fafatura, farfatara, farfatura ve farfarata, Lazca parpali, Artvin’in iç bölgelerinde perpela (Yusufeli), Hemşin’de titer adlarıyla anılmaktadır. Pedaliza kelimesi Yunanca ‘kelebek’ anlamındaki petaluda (πεταλούδα) hatta daha öncesinde Antik Yunanca “yaprak” anlamındaki petalon (πέταλον) kelimesiyle ilişkilidir. Kelimenin Karadeniz Rumcasında petalitra (πεταήτρα Sürmene), petaziträ (Giresun, Santa, Trabzon, Gümüşhane), pätaliḫtra (Gümüşhane), petalizo (Giresun, Ünye, Gümüşhane) formları kaydedilmiştir.
Farfatara kelimesi de Karadeniz Rumcasında farfatara (φαρφατάρα ή) formunda Sürmene’den derlenmiştir. Farfatara kelebeğin uçarılığına atfen ‘hafifmeşrep kadın’ ve kanat formunda atfen ‘fistan denilen kadın giysisinin etek kısmının ayak topuğuna denk düşen kelebek kanadı gibi girinti çıkıntılı ve süslü kısmı’ için de kullanılmıştır. Lazca parpali kelimesinin Megrelce ‘ani göz hareketi, göz kırpmak’ anlamına gelmesi dikkat çekicidir. Rize’de ‘iri yağmur damlası’, Anaolu’da ise ‘gelinlik elbiselerde süs yerinde kullanılan sarı renkte küçük teneke paralar’ anlamına gelen papara kelimesinin farfara ve parpali ile olabilir.
Trabzon’da ‘pedalizayı yenmek’ adlı ilginç bir inanış Akçaabat’tan şu sözlerle derlenmiştir:
‘Kelebek baharla gelir. Kelebeği ilk olarak yukarı uçarken görmek uğursuz sayılır. Eğer ilk gördüğümüzde yukarı uçuyorsa o yıl bütün işlerimiz istediğimiz gibi olacak, eğer ilk olarak aşağıya doğru uçarken görülmüşse tersine işlerimiz aksi gidecek demektir. Buna çok dikkat edilir. Örneğin yan yana iki kişiden biri kelebeği aşağı uçarken görse o tarafa bakmaması için öbürünü uyarır. Yukarı uçarken görse, öbürünün de görmesi için onu o yöne baktırır”
Trabzon’da hızlı hareket etmek; eline çabuk olmak anlamında bedaliza gibi dönmek deyimi kullanılmaktadır.Kelebek kelimesi ise Türkçe’dir (Türkmence kelebek, Kazakca köbelek, Özbekce, Uygurca kapalak, Kırgızca köpölök, Tuvanca xovagap, Hakazca xubaĝan) (Latince Lepidoptera, Almanca Schmetterling, İngilizce Butterfly, İspanyolca Mariposa, Fransızca papillon, İtalyanca Farfalla, Hollandaca Vlinder)
Kaynakça
BİLGİN, M & YILDIRIM, Ö. (1990), Sürmene. Sürmene Belediyesi Kültür Yayını. İstanbul s. 586
COŞKUN, O. (2002), İkizderemiz s. 53
EMİROĞLU, K. (1989), Trabzon Maçka Etimoloji Sözlüğü s. 54
GEDİKLİ, F. (2004), Akçaabat Yazıları. Yedirenk Yayınları. İstanbul s. 174
KADSHAİA, O. & FÄHRINCH, H. (2001), Mingrelisch-Deutsches Wörterbuch. Wiesbaden s. 245
KALYONCU, H. (2001), Trabzon-Tonya Ağzının Dilbilgisel Özellikleri ve Tonya Sözlüğü. Trabzon s. 42
KARA, İ. (2001), Güneyce. Dergâh Yayınları. İstanbul s. 146
ÖZTÜRK, Özhan. Karadeniz Ansiklopedik Sözlük. Heyamola Yayınları. İstanbul, 2005
PAPADOPULOS, LP. (1958-1961), Ιστορικόν Αεξικόν της Ποντικης διαλέκτου. Atina II: 185
TIETZE, A. (1999), Anadolu Türkçesindeki Yunanca, İslavca, Arapça ve Fars-ça Ödünçlemeler Sözlüğü. Simurg. İstanbul s. 380
Türkiye’de Halk Ağzından Söz Derleme Dergisi (1939-1951). Maarif Matbaası. İstanbul s. 181
Yılmaz, S. 1978. “Akçaabat’ın Akçaköy’ünde İnanmalar”. Türk Folklor Araştırmaları Dergisi. Mart (344)