Yunan Mitolojisi

Midas (Yunan Mitolojisi)

MİDAS Yunan Mitolojisinde Frigya kralı Gordius’un veya tanrıça Kybele ile bir satirin (Hygin. Fab. 274) oğlu ve Orpheus‘un öğrencisi olup, Dionysos tapınımlarını organize eden sadık bir mürit ve zengin bir kraldır (Herod. i. 14; Paus. i. 4. 5).

Midas, Silenus’a yardım edince Dionysos krala “istediği dileği yerine getirebileceği” sözünü vermiş o da tanrıdan dokunduğu her şeyin altın olmasını istemiştir. Bununla birlikte Midas yiyeceği yemeklerin bile altına dönüşüp aç kalınca yaptığı hatayı anlamış ve tanrıdan hediyesini geri almasını istemiş, Paktolus nehrinde yıkanarak bu özelliğinden arınmıştır (Plut. Purall. Min. 5; Ovid Metamorphoses xi. 90; Hygin. Fab. 191). Başka bir söylencede ise tanrı Apollon ile Marysas’ın müzik yarışmasında hakemlik yapıp oyunu satirden yana kullanınca Apollo tarafından kulakları eşek kulaklarına dönüştürülerek cezalandırılmıştır.

Midas’ın kulakları eşekkulakları

Yunan Mitolojisinde Tanrı Apollo’nun müzik zevkini küçümseyen

Apollo, Marsyas ve Midas’ı cezalandırırken (Melchior Meier)

Frigya kralı tanrının gazabını üzerine çekmiş ve kulakları eşekkulaklarına dönüştürülmüştür. MÖ 738-696 arasında yaşayan gerçek bir karakter olan Midas’ın boğa kanı içerek öldüğünü ve dokunduklarını altına dönüştürdüğü konulu başka efsaneler de bulunmaktadır. Modern yazarlar Midas’ın kalıtsal bir hastalık yüzünden kulaklarının asimetrik yapıda olabileceğini, bundan dolayı kulaklarını örten başlıklar takan kral hakkında çeşitli söylenceler uydurulmuştur.

Söylenceye göre Tanrıça Athena kaval çalarken derede yüzünün çirkinleştiğini görünce (veya Hera ile Aphrodite kendisiyle alay edince) kavalı yere atmış ve enstrümanı çalanı cezalandıracağına ant içmiştir. Olaydan haberi olmayan Marsyas kavalı bulup eline aldıktan sonra Apollon’a bile meydan okuyacak dek iyi çalmaya başlamıştır. Kazananın kaybedene istediğini yapması şartıyla gerçekleştirilen yarışmada Marsyas kavalı tersten çalmayı beceremeyince yenilmiştir. Yarışmayı izleyen Frigya kralı Midas, Marsyas’ın çalışını daha çok beğendiğini söyleyince kızan Apollon Midas’ın kulaklarını eşekkulaklarına dönüştürürken Marysas’ı bir ağaca asıp derisini yüzerek öldürmüş, sonra pişman olup bir dereye dönüştürmüştür. Bir başka söylenceye göre ise yarışma Apollon ile Pan arasında gerçekleşmiş, yarışmayı Apollon’un kazanmasını haksız bulan Midas fikrini açıkça söyleyince kızan Apollon kralın kulaklarını eşekkulaklarına dönüştürmüştür. Bu olaydan sonra kral kulaklarını gizlemek için uzun Frig külahı takmaya başlamıştır. Kralın saçları uzayınca ister istemez kraliyet berberi durumu öğrenmişse de Midas’ın sırrını açıklaması durumunda ölüm cezası alacağını bildiğinden bir süre ağzını tutmayı başarmıştır. Bununla birlikte sırı taşımaktan bunalan adam içini rahatlamak için bir dere kenarında bir çukur açarak içine “Midas’ın kulakları eşekkulakları” diye bağırdıktan sonra yeniden toprakla kapatmıştır. Zamanla çukurun üzerinde otlar bitince rüzgârın etkisiyle sallanırken berberin sözlerini etrafa fısıldamışlardır. Söylenti etrafa yayılınca Midas önce berberi ölüme mahkûm etmiş ardından kendisi de boğa kanı içerek intihar etmiştir (Ov. Met. xi. 146; Aristoph. Plut. 287; Plut. De Superst. 7). Çeşitli kültürlerde benzer temalı pek çok öykü anlatılmakta olup, Galler’de “Kral Mark’ın At Kulakları” Sırbistan’da “İmparatorun Keçi Kulakları”, Hindistan’da “Prensin Öküz Kulakları” masalları bunların en ünlüleridir.

Kaynak: Özhan Öztürk. Dünya Mitolojisi. Nika Yayınları. Ankara, 2016