İskandinav Mitolojisi

Odin (İskandinav Mitolojisi), Wotan (Germen Mitolojisi)

Makale: Özhan Öztürk

ODİN İskandinav Mitolojisinde evrenin yaratıcısı ve Aesir’in en önemli tanrısının adı olup, Bor ile dev kadın Bestla’nın oğludur.

Odin Kimdir? Wotan veya Wodan

Odin’in annelik ve evliliğin koruyucu tanrıçası olan karısı Frigg’den Balder, Hod ve

A depiction of the "horse charm" Merseburg Incantation. Wodan heals Balder's wounded horse while three goddesses sit (the incantation names Sinthgunt sister of Sunna, and Frija sister of Wolla) while Balder watches
Wodan, Balder’in yaralı atını iyileştirirken

Hermod, tanrıça Jord’dan Thor ve dev kadın Grid’den ise Vidar adlarında çocukları olmuştur. İskandinav yaratılış söylencesinde kardeşleri Vili ve Ve ile birlikte Ymir’i öldürdüğü anlatılmıştır. Savaş ve bilgelikle ilişkilendirilen Odin, Kuzey Almanya’da Wotan, güneyde Wodan, Eski Yüksek Almanca’da Wotan adıyla bilinmekte olup bu isimler Almanca wut ‘öfke’ ve wüten ‘hiddetlenmek’ kelimeleriyle alakalıdır.

Gungnir, Sleipnir,  Huginn

Odin, yaşlı, uzun boylu, tek gözlü, uzun mavi paltolu bir adam olarak tasvir edilmekte sağ elinde ‘Gungnir’ adlı mızrağını taşımaktadır. Evrende olan biten her şeyi gören Odin, Valhalla’da Hlidskjalf adıyla bilinen tahtında oturmakta, düzenbaz Loki’nin yavrusu sekiz ayaklı Sleipnir adlı ata binmekte, omuzlarında kendisine haber taşıyan Huginn (düşünce) ve Munin (hafıza) adlı iki karga taşımakta, ayaklarının dibinde domuz etiyle beslediği iki kurt Geri ile Freki uzanmaktadır. Bilgelik, adalet ve şiir tanrısı olan Odin güvenilmez, karışık duygular besleyen bir karakter olup, muhtemelen başlangıçta büyücü bir kral iken zamanla tanrılaştırılmıştır.

GUNGNİR

Gungnir, İskandinav Mitolojisi Cüce Dvali tarafından yapılan Odin’in sihirli mızrağının adı olup, Aesir’in hazinelerinden birisidir.

Ask ve Embia

Odin, İskandinav Âdem ve Havva’sı olan Ask ve Embia’yı dişbudak ağacı kütüğünü oyarak yaratmış, yazıyı icat edip insanlara hediye etmiştir. Söylenceye göre bilgeliğini kendini Dünya Ağacı’na asıp burada 9 gün 9 gece boyunca asılı kalarak ve vücudu kendi mızrağıyla delik deşik edilirken kazanmıştır. Bu sıkıntılı sürecin sonunda eski Germen alfabesinin sırrını öğrenmiş, Dünya ağacının Ygg’in atı anlamına gelen Yggdrasil’e atfen Ygg lakabıyla da anılmıştır. Odin’in bilgeliğe ulaşma ihtirası bu kadarla kalmamış, içene bilgelik kazandıran Mimir Kuyusu’nun suyundan içme pahasına bir gözünü feda etmekten çekinmemiştir. Tek gözünü kaybeden tanrının hırsı tükenmemiş savaşçı bir erkek için öğrenme ve kullanması pek yakışık almayan sied adı verilen büyücülük yöntemlerini de öğrenmiştir. Son olarak bir yaz boyu bir çiftlikte tarım işçisi olarak çalışarak içine şairlik yeteneği bahşeden mayalandırılmış bal ve su ile yapılan alkollü ve büyülü bir içkiyi kazanmıştır. Odin aynı zamanda çatışmayı kışkırtan bir savaş tanrısı olarak tasvir edilmekte, savaşçı kızları Valkürlerin muharebelerden sonra savaş meydanını dolaşarak kahramanca ölen savaşçıları Odin’in yanına Valhalla’ya götürdüklerine inanılmaktaydı.

Odin tapımı

Odin tapımında insan kurban edilmiş olup, ayrıca bazı inananları ayinlerde tanrının mızrakla yaralanmış olduğu halde kendini ağaca asmasını taklit ederek aynı eylemi gerçekleştirmekteydi. 11. Yüzyılda Bremenli Adam Uppsala yakınlarında kutsal bir koruda yer alan bir tapınakta kutsal ağaçlara asılmış çok sayıda insan bedeninin varlığını bildirmiştir.

Ragnarök zamanı Odin

İnanışa göre insanoğlu kıyamet günü Ragnarök geldiğinde Odin’in yanında

İngiltere’de Man Adasında bulunan Viking taşında omuzunda kargalarından birisiyle tasvir edilen Odin, Ragnarök günü Fenrir tarafından parçalanıp, yenilirken (Werner Forman)

savaşacaktır. Ragnarök günü geldiğinde Odin, zincirlerinden kurtulan Fenrir adlı kurt tarafından parçalanarak öldürülecektir. Tanrıların Tanrısı unvanını taşıyan Odin’in çok sayıda lakabı olup, Baleyg (alev gözlü), Gagnrad (zaferi belirleyen), Gaut (yaratıcısı), Har (ulu), Herjan (savaş tanrısı), Veratyr (insanlığın efendisi),  Sigfather (zaferin babası), Thridi (üçüncü), Ygg (korkunç) bunların bazılarıdır.

ODİN ÜÇLEMESİ

İskandinav Mitolojisinde Nesir Edda’nın ikinci bölümünde tanrılar önemlerine göre yüksekten alçağa Har, Janfar ve Thridi adlarıyla sınıflandırılmışlardır.

WOTAN

Wodan ve Frea

Wotan veya Wodan, Germen Mitolojisinde İskandinav tanrısı Odin’in karşılığı olup, Richard Wagner’in Nibelungen yüzüğü (Der Ring des Nibelungen) adlı operasında bahsi geçmektedir.

VALKNUT

Valknut, İskandinav Mitolojisinde birbirine bağlı üç üçgenden oluşan bir sembol

Valknut

olup ‘savaşçı düğümü’ anlamına gelmekteydi. Gotland’da bulunan ve MS 7. Yüzyıla tarihlenen Tängelgarda taşında kabartma olarak rastlanmıştır. Üç üçgenin toplam dokuz kenarının İskandinav mitolojisindeki dokuz dünyayı temsil ettiği sanılmaktadır.

Ayrıca Bkz. Üç Sarmal,  Triskelion

HUGİN ile MUNİNN

Hugin ile Muninn, İskandinav Mitolojisinde Tanrı Odin’in maiyetindeki iki karganın

Odin, Hugin ve Munin ile birlikte (Gerhard Munthe, 1899)

adı olup, Hugin ‘düşünce’ ve Muninn ‘hafıza’ anlamlarına gelmektedirler. Snorri Sturluson’un Nesir Edda’sına göre Odin omuzlarında oturan iki kargayı her sabah yeryüzüne uçurmakta, gece dönen kuşlar inşalar âleminde görüp duyduklarını “Karga Tanrı” olarak da bilinen tanrıya anlatmaktadırlar.

SLEIPNIR

Sleipnir, İskandinav Mitolojisinde Tanrı Odin’in bindiği olağanüstü hızlı,  akıllı, gri

Odin ile Sleipnir (John Bauer, 1911)

renkli ve sekiz ayaklı bir atın adıdır. Snorri Sturluson’un 13. Yüzyılda yazdığı Manzum ve Düzyazı Eddalarda Loki ve Svadilfari’nin yavrusu ve atların en iyisi olarak bahsi geçmektedir. Sleipnir aynı zamanda aynı döneme ait Hervarar saga, Heidreks ve Völsunga sagada anılmakta, Saxo Grammaticus’un Gesta Danorum adlı eserinde bahsi geçen Grani adlı atın da atası olduğu kaydedilmektedir. Modern yazarlar bu ata binerek Hel’e giden Odin’in yolculuğunu İskandinav paganizminin kalıntısı ve sembolik olarak şaman ruhlarının ayinleri sırasında öteki dünyaya gitmesi ile ilişkilendirmişlerdir. Söylenceye göre Aesir soyunun yaşadığı Asgard tanrıların Vanir ve devlerle olan savaşı sırasında iyice yıpranmış ve düşmek üzereyken taş ustası Blast adlı bir dev harap Asgard surlarını kendine Freya, güneş ve ayın mülkiyetinin verilmesi karşılığında onaracağı teklifiyle gelmiştir. Tanrılar için kabul edilemez nitelikte olan bu teklif Loki’nin Odin’in aklını çelmesi ile devin surları 6 aydan önce bitirmesi şartıyla kabul edilmiştir.  Olağanüstü güçlü ve çalışkan aygırı Svadlifari ile işe koyulan Blast duvarı tanrıların umduğundan daha hızlı onarınca Odin Loki’yi öldürecek denli sinirlenmişse de Loki hiç istifini bozmamış, Blast’ın hızını düşürecek bir planı uygulamaya koymuştur. İşin büyük kısmını aygırın yaptığını fark eden Loki güzel bir kısrak kılığına girerek kızışan aygırın işi bırakarak kendisiyle uzaklara kaçmasını sağlamış, Blast böylece duvarı zamanında bitirememiştir. Aldatıldığını anlayan dev tanrılara kafa tutmuşsa da Thor tarafından bir çekiç darbesiyle öldürülmüştür. Loki ertesi yıl yanında sekiz bacaklı gri bir tayla dönmüş bu ata Sleipnir adını vermiş ve Odin’e hediye etmiştir.

Kaynak: Özhan Öztürk. Dünya Mitolojisi. Nika Yayınları. Ankara, 2016