Karadeniz Tarihi

Trabzon (Trapezus, Trapezounta) Adının Etimolojisi

Makale: Özhan Öztürk

Trabzon kenti ne zaman ve kimler tarafından kuruldu?

Trapezus[1] Antik Çağ’da, Doğu Karadeniz sahilinde, Kolh halkının yaşadığı topraklarda, Milet kökenli Sinoplu[2] Helenler tarafından kurulan bir Yunan kolonisinin adıdır[3]. Eusebius’un Trapezus’un kuruluşu için verdiği MÖ 756 tarihi Sinope’nin kuruluşundan 125 yıl öncesini gösterdiği için geleneksel kolonizasyon silsilesi ile çelişmekteyse de günümüzde yazarın aynı kuruluş tarihini verdiği Kyzikos hakkında yargısının doğru olduğunun anlaşılması ve MÖ 775’e tarihlenen Magna Graecia’daki ilk Yunan yerleşimi Pithecusae’nin de çok uzak olması[4] bu tarihin doğruluk iddiasının kolay yalanlanamayacağını ortaya koymuştur.

Onbinlerin seyahatinde Makronların ülkesini ve Karadeniz Alplerini[5] aşan Yunanlılar, Ksenofon’un “Sinopelilerin Kolhis ülkesindeki kolonisi” olarak tanımladığı kentin civarını kuşatan Kolh köylerinde otuz gün kalmış ve bu köyleri üs gibi kullanarak Kolhların ülkesini talan etmişlerdir[6].

Değirmendere (Piksidis) vadisinin Karadeniz’e döküldüğü mevkinin batısında kurulmuş olan Trabzon kenti antik Mintrion[7] (Boztepe) tepesi yamaçlarında kurulmuş olup Piksidis[8], Tabakhane, Zağnos, Kisarna (Karşıyaka) ve Beşirli dereleri arasında yer almaktadır. Trabzon, Antik Çağ ve sonrasında Zigana geçidi üzerinden Ermenistan ve Euphrates vadisi civarında üretilen ticari malların takas edildiği en önemli ticaret merkezi ve dış ülkelere satıldığı ihraç limanı özelliğindeydi.

Finlay’in günlüğünde Trabzon’un topografik planı (1850) 1. Antik kent 2. Kale 3. III. Aleksios döneminde eklenen alan 4. (Antik) Liman kalıntıları 5. Kyregion 6. İmaret Cami

Trabzon Etimoloji

Eski Yunanca trapeza[9] “masa[10], sofra” anlamında olup, Anabasis’te de kullanılmıştır[11]. Arkadya’daki Trapezus adlı kentin[12], bu kentin isim babası olması da güçlü bir ihtimaldir ki Yunan mitolojisindeki Lykaon’un oğlu Trapezeus tarafından kurulduğu için bu adı almıştır. MÖ 360 yılında Pausanias’ın yıkıntılarının yerini tarif ettiği bu şehir aynı Trabzon’da olduğu gibi hem Trapezus hem de Trapezuntia olarak adlandırılmaktaydı:

“Arkadyalılar çoğunlukla genel kararlılığa itaat ederlerdi. Derhal Megapolis’te toplandılar. Fakat Lykaea, Trikoloni ve Trapezus insanları pişman oldular. Eskiden beri sahip oldukları şehirleri terk etmeye hazır değillerdi. Geçmişte bir istisna vardı. Onların azimlerine karşı Megalapolis’in alınması. Trapezus halkı hep beraber Peleponnesos’dan ayrılırken orada kalanlar yavaş yavaş gözü dönmüş Arkadyalılar tarafından katledildiler… Alpheius’u geçtikten sonra Trapezuntia bölgesi adı verilen Trapezus şehrinin yıkıntılarına gelirsiniz. Sol tarafta Trapezus’tan Alpheis’e indikçe nehre yaklaşılır. Burası Bathos’dur[13]

Arkadya yerleşimi Trapezus’un yıkıldıktan sonra halkının Kolhis’e giderek MÖ 8. yüzyılda kendi kentlerinden ayrılanların kurduğu buradaki Trapezus kentine sığınmaları aynı adı taşıyanlar tarafından sevinçle karşılanmaları akla yakın gelmemektedir. Buna karşın metni yorumlayan Fallmerayer Arkadya’daki Trapezus’u Kolkhis’teki adaşının kurmuş olduğunu söylediğine inanmış ve buna dayanarak Trapezus’un Mısır ve Mezopotamya dışındaki en eski kentlerden biri olduğunu ileri sürmüştür[14].

Trapezus kelimesinin eski Yunanca içinde masa şeklinde veya düz yüzeyli olan pek çok şey için mecazi kullanımları da muhtemel köken olabilir ki “değirmenin alt kısmında bulunan öğütme taşı, dişlerin öğütücü yüzü ya da heykel kaidesi” dışında Aristo’nun metinlerinde “köle satılan düz platform[15]” anlamında kullanılmıştır. Kolhis’in Yunanistan anakarasına köle sağlanan belli başlı merkezlerden birisi olduğu da göz önüne alındığında düşünmeye değer olabilir. Gerçekten de Şâkir Şevket, Yafes’in sofra şeklinde bir kale inşa etmesi veya geçmişte bölgede sofra benzer taşlar olabileceği -Trabzon sahilinde bulunan “Harmanlı Kaya” adlı doğal yapının gerçekten sofra gibi düz olduğunu da ekleyerek- şeklinde dönemine (1877) ait iki söylenceyi aktarmıştır.[16]

Osmanlı döneminde kaydedilen ve Köroğlu efsanesinin etkisiyle yayılan bir söylencede ise Köroğlu’nun atını nallatmak için kentin en güçlü nalbantına gitmesi ve adamın olağanüstü gücüyle Köroğlu’nun verdiği parayı sıkarak üzerindeki yazıyı silmesinden etkilenen kahramanın kente “Tuğra-Bozan” adını takmasıdır[17]. Tuğra Bozan kelimesinin yakıştırma olduğunu ifade eden Şakir Şevket kentin ayrıca “Güneş ülkesi” anlamına gelen “Hurşit-abad” olarak adlandırıldığını bildirmiştir ki[18] geç döneme ait bir isim olmakla birlikte bölgenin otokton yerli halkı (Bkz) Mosynoikler’in varlığı dikkate alındığında son derece ilginçtir. Kenti Tarabzen ve Tarabefzûn adlarıyla anan[19] Evliya Çelebi’nin aktardığı bir söylenceye göre kenti fetheden II. Mehmet suyu ve havasının güzelliğinden dolayı Tarb-ı Efzun (Eğlence yeri) adını takmıştır. 16. yüzyılda Mehmet Aşık kent adının geçmişte “Tarâbzende” bazı şiirlerde ise “Tarabefzun” olarak anıldığını[20], 19. yüzyılda ise Bıjışkyan Trapezon olarak verdiği kent adının Türklerce Yunan askerlerinin bozguna uğramasına atfen “tabur bozan” formuna dönüştürüldüğünü bildirmiştir. Yakın tarihli söylenceler hele ki Türkçe yakıştırmalarla neredeyse 3 bin yıllık bir Yunan kentinin bugüne dek değişmeyen adını açıklamaya çalışmak anlamsız olup, kent adının Yunanca ve Arkadya’da ki adaşı gibi Trapezus olduğu kesindir[21]. Kent adını eski kalenin masa formunda olmasına bağlayan Bıjışkyan’ın 19. Yüzyıl başlarında kentin adlarından birisi olarak verdiği “Ozinis” adı üzerinde ise başka bir yazılı kaynakta geçmediği için olacak pek durulmamakla hata edilmiştir[22].

Palaia Trapezous[23] denilen ve bugünkü Rize sahilinde Furtuna deresiyle, Hakorda deresi boyunca 2 km uzunluğundaki alanda yer alan mevkiinin Ksenofon’un, Trapezus diye adlandırdığı yer olup olmadığı akla gelmekteyse de burasının antik bir yerleşim olduğunu kanıtlayan herhangi bir arkeolojik kanıt bulunmamıştır[24].

Kaynak: Özhan Öztürk. Pontus: Antik Çağ’dan Günümüze Karadeniz’in Etnik ve Siyasi Tarihi (Genişletilmiş 3. Baskı). Nika Yayınları. Ankara, 2016

Başlangıçtan Günümüze Trabzon Tarihi Makale Serim

Trabzon (Trapezus, Trapezounta) Adının Etimolojisi

Trabzon Antik Çağ ve Roma Dönemi tarihi

Trabzon Bizans Dönemi Tarihi

Trabzon Tarihi: Gabras Ailesi (Kavraz) Dönemi

Trabzon İmparatorluğu Tarihi (1. Bölüm) 1204-1332

Trabzon İmparatorluğu Tarihi (2. Bölüm) 1332-1461

1461: Osmanlı’nın Trabzon’u fethi, Trabzon İmparatorluğu’nun Yıkılışı

Trabzon Osmanlı Dönemi Tarihi (1. Bölüm) 1461- 17. yüzyıl

Trabzon Osmanlı Dönemi Tarihi (2. Bölüm) 18. ve 19. yüzyıl

Trabzon Osmanlı Dönemi Tarihi (3. Bölüm) 19. yüzyılın 1. Yarısı

Trabzon Osmanlı Dönemi Tarihi (3. Bölüm) 19. yüzyılın 2. Yarısı

19. Yüzyılda Trabzon Nüfusunun Etnik ve Dini Dağılımı

1912 Seçimlerinde Trabzon

Trabzon 1895 olayları ve 1915: Ermenilerin  Büyük Felaketi

Trabzon’da Rus İşgali dönemi 1916-1917

Trabzon’a Mülteci Akını ve Trabzon konferansı

İşgal Sonrası Trabzon, 1918-1921

Milli Mücadele döneminde Trabzon, 1919-1922

Mustafa Suphi’nin katli ve Yahya Kâhya Olayı

Trabzon Cumhuriyet Dönemi Tarihi

Notlar

[1] Yunanca Τραπεζους

[2] Bryer’a göre Karadeniz kıyı kentlerinden sadece Sinop ve Trabzon’un doğusundaki modern cadde düzenlemeleri Milet kökenli ızgara tasarımının izlerini taşımaktaydı (Bryer, 1975: 113-148.)

[3] “Oysa Kotyora’lılar bizim kolonilerimizdir ve bu ülkeyi Barbarlardan sonra onlara biz verdik; bunun için Kerasuslular ve Trapezos’lular gibi, bize istediğimiz vergiyi ödemekteler” (Ksenophon, Anabasis V.5.10)

[4] Buchner, 1966: 4-12

[5] Bugünkü  Soğanlı dağları Ortaçağ’da Paryadris adıyla bilinmekteydi.

[6] Ksenophon, Anabasis IV. 8. 22

[7] Yunanca Μινθρίον. Deniz seviyesinden 243 m yükseklikte yeralan tepede St Eugenius tarafından yıkılan bir Mithra tapınağı bulunmaktaydı. David Winfield tepede 19. Yüzyıl manastırının (Άγιος Ιωάννης Αγιαστής) altında bir mağara kilise olduğuna dikkat çekmiştir.

[8] Değirmendere

[9] Yunanca τράπεζα

[10] Latincesi mensa’dır

[11] “Her yerde sofralar aynı anda koyun, keçi… ” (Ksenophon, Anabasis V. 5. 31)

[12] Apollodorus, Kütüphane III. 8. 1

[13] Pausanias, Deschripto Graeciae [Arkadia] VII. XXVIII, 2, 3

[14] Fallmerayer, 1827: 1-12

[15] Ar. Fr. 874

[16] Şakir Şevket, 2001: 47-8.

[17] Şakir Şevket, 2001: 49

[18] Şakir Şevket, 2001: 116; Goloğlu, 2000: 15

[19] Dağlı, 1999: 289-90

[20] Usta, 1999: 36. Tarabefzun, kentin Yunanca adı Trapezounta’nın bozuk formundan yakıştırılmış olmalıdır.

[21] Cumhuriyet dönemi tarih yazımında kent adı hiçbir arkeolojik ya da tarihi kanıt olmadığı halde bölgede yaşamış olduğu iddia edilen Trab, Tibar, Şilap gibi Türk/Orta Asya kabilelerine dayandırılmaya çalışılmış, kelimenin etimilojisi “Trab” (Türk kavmi?) ve “zun” (Batı dillerinde zone “bölge”) olarak iki heceye ayrılarak “Trabların ülkesi” olarak çözülmüştür (Karadenizli, 1954: 20-21; Trabzon 1973 İl Yıllığı, 1974: 3; Yılmazçelik, 1999: 253). Oysa Yunanca zoni (ζώνη) “kemer, bel kuşağı” anlamına gelmekte olup, Latice’ye “zona” formunda aynı anlamda geçmiş, ancak Ortaçağ Fransızcası’nda “bölge” anlamını kazandıktan sonra diğer Batı dillerine bu anlamıyla giren bir kelime olup, ciddiye alınamayacak bu önermenin çok sayıda yazar tarafından referans gösterilmesi anlaşılır gibi değildir. Sonuçta kentin Orta Asya kökenli Türk kavimleri tarafından kurulduğu (Öksüz, 2006: 21) ya da Türklerin bölgede binlerce yıldan beri yaşayan en eski halk olduğu gibi iddialar (Tellioğlu, 2007: 663; Goloğlu, 2000: 15) somut bir kanıt ortaya çıkarılmadıkça tartışılması bile gereksiz, kanıtlanması mümkün olmayan hipotezlerdir.

[22] Bıjışkyan, 1988: 90. Ozinis ilk başta Yunanca gibi görünmekle birlikte bu formuyla bu dilde bir anlamı yoktur. Bir ihtimal Oros Zinis (Dodekanisou’da bir dağ adıdır), artikeliyle birlikte Türkçeye kabul edilmiş (o + Zinis) bir kelime hatta Euxinis (Öksinis)’in iyice bozuk bir telaffuzu bile olabilir. Diğer bir ihtimal de Yunancaya bölgede kullanılan daha eski bir dilden Lazca veya öncülü Tzan dilinden geçmiş bir isim olmasıdır. Bu durumda kelime Lazca içerisinde O “mevki anlamı katan ön ek” + zeni “düzlük” (+ -s “Yunanca son ek”) olarak çözülebilir ve “Düz kent” formunda anlamlandırılabilir ki bu durumda Trapezus kelimesinin kentin belki de en eski formu olan Lazca/Kolhca adının Yunanca’ya çevrilmiş formu olduğu anlaşılacaktır. Bu düşünce Ordu’nun eski adı Kotyora, Giresun’un eski adı Geraprino, Rize’nin eski adı İrize(ni) gibi alternatif teorilerimle de uyumludur.

[23] Yunanca “Eski Trabzon”

[24] Mevkide arkeolojik kazı yapılmamıştır