Halkbilim

Halkbilim Sözlüğü, Folklor Sözlüğü Ç

Aşağıdaki  Halkbilim Sözlüğü, Folklor Sözlüğü adlı kısa çalışmada efsane, hikaye, gelenek, şarkı, bilmece, söz düzeni hatta yıldızlara ait inanma ve büyüleri bile kapsayan kültür ögeleri maddeleştirilmiş olup, aşağıda C harfi ile başlayan maddeler verilmiştir.

Çaconne Latin Amerika kökenli olduğu sanılan, İspanya’da 16. yüzyılda popüler olmuş, kastanet eşliğinde oynanan erotik bir dansın adıdır.

Ça-ça, Kva-kva Haiti adasında Voodoo danslarına eşlik edilen su kabağından yapılan bir çıngırağın adıdır.

Çadır Geleneksel olarak bez veya deriden yapılan göçebe yaşam tazının değişmez öğelerinden birisi olan taşınabilir barınağın adıdır.

Çadır hayal İpli kukla oyununa Osmanlı döneminde verilen isimdir.

Çağıran Kaya Rize ili, Ardeşen ilçesinde bulunan bu sihirli kayada yoksul ve kimsesizlerin karınlarını doyurduklarına inanılmaktadır. Temiz kalpli garibanlar bu kayanın yanına geldiklerinde kayada kendiliğinden bir geçit açıldığına ve içeri girenlerin çeşit çeşit yemeklerden yediğine inanılmaktadır.

Çakırcalı Mehmet Efe 1897 yılında dağa çıkarak Muğla ve Aydın yörelerinde eşkıyalığa başlayan zenginden aldığını yoksul köylüye dağıtan bu yüzden ardından türküler yakılan bir halk kahramanıdır.

Çakkala, meneşe Kadınların giydiği geleneksel nakışlı yün çorapların adıdır (Tunceli)

Çakşır Genç erkekler ve yeniçeriler tarafından giyilen belden uçkurlu diz kapağının altında daralıp baldırı tozluk gibi saran bir çeşit pantolonun adıdır.

Çakşır menevreği Efelerin giydikleri dize dek uzanan mavi renkli kısa şalvarın adıdır (İzmir)

Çalga Bulgaristan’da 1990’lı yıllarda ortaya çıkıp popüler olan bir müzik tarzı olup Çingene ve Türk müziklerinden gelişmiştir.

Çalman Koyun sürülerinin Mayıs ayında yaylaya ilk defa çıkarılmalarından hemen önce sokulduğu çevresi duvarla çevrili, dar bir kapıya sahip yapının adıdır. Bu kapının ağzında yakılan bir ateşin üzerinden atlatılan hayvanlar yaylaya çıkmaya hazırdır (Amasya)

Çam evliya Amasya civarında bulunan ve adını muhtemelen geçmişte kutsal kabul edilen bir ağaçtan alan mevki adıyken zamanla Çamlı evliya olarak değiştirilmiştir.

Çamko, Bulgar gaydası Tek başına ya da kalabalık oynanan ağır başlayıp hızlanan kıvrak ritimli bir halk dansının adıdır (Edirne)

Çampaca Asya’ya özgü sarı çiçekli ve hoş kokulu bir manolyanın adı olup, Hintli kadınlar tarafından saçlarını süslemek amacıyla kullanılmakta, çiçeklerin damıtılmasıyla elde edilen yağ parfüm olarak kullanılmaktadır.

Çanak Filipin masallarında şeytani bir bebek karakteridir. Gündüz normal bir bebekten farksızken geceleyin iblise dönüşüp et için avlanmaktadır.

Çandagyo Konfüçyüsçülük, Taoist, Budist, Şamanist ve Katolik inançların bileşiminden oluşmuş yerel bir Kore dininin adı olup ‘Tanrı yolunun dini’ anlamına gelmektedir.

Çang Sung Koreli köylülerin tapınak girişlerine kötü ruhları kovmak amacıyla koydukları insan yüzü oyulmuş ahşap direklerin adı olup Kore dilinde ‘uzun ömür’ anlamına gelmektedir.

Çantı Ağaç tomruklarının üst üste yığılarak köşelerinin birbiri içine geçirilmesi yöntemiyle yapılan ahşap evlerin adı olup özellikle Kuzeydoğu Anadolu’da Karadeniz kıyısında yaygındır.

Çapa Toprağı havalandırmak ve tarladaki yabani otları ayıklamak için kullanılan tarım aletinin adıdır.

Çapikay Bingöl’de iki erkeğin karşılıklı ve tüm güçleriyle avuç içlerini şaplattıkları bir halk oyununun adıdır.

Çapraz 1. Osmanlı’da göğüs kısmı çaprazlama kavuşan kolsuz ve işlemeli bir yelek çeşidinin adı olup, Aşçı Çaprazı, Laz Çaprazı gibi farklı çeşitleri vardır.

  1. Gövdeye takılan fişeklik ile sağ omuz üzerinde geçiren kılıç kolanlarına verilen isimdir.

Çapsı Akordeon eşliğinde oynanan bir Çerkez dansının adıdır. Erkekler kızları dansa kaldırdıktan sonra kızın açık avucuna hızla vurursa onu beğendiği anlaşılmaktadır (Kocaeli)

Çapula Karadeniz bölgesi erkeklerinin geleneksel ayakkabısının adı olup, burnu hafif kalkık, arka kısmı yukarı kalkık dil çekekli, altı kabaralıdır. Sadece Karadeniz bölgesinde değil Osmanlı döneminde İstanbul’da kayıkçılık ve mavnacılık yapan Laz uşakları tarafından yüzyıllar boyunca -yalın ayakla, çopra veya mestle- giyilmiştir. 1807 yılında İstanbul’da Karadeniz Boğazı Kalelerini koruyan ve hepsi Karadeniz sahil uşakları olan muhafızlar ayaklanmış III. Selim’i tahttan indirmiştir. Bu tarihten sonra Laz kıyafeti ve çapula İstanbul bıçkınları tarafından ufak değişiklerle benimsenmiş ve moda olmuştur. Yamak terliği bu dönemde çapuladan geliştirilmiştir.

Çar İlk Bulgar imparatorları (MS 10.14 yüzyıl) ve Rus hükümdarlarının (1547-1917) kullandıkları unvan olup Roma imparatorlarına verilen Latince ‘caesar’ kelimesinden gelişmiş olmalıdır.

Çardaş Ağır başlayıp (lassu) hızlanan (friss) bir Macar halk dansının adı olup çiftler tarafından 2/4 veya 4/4 ritminde yavaş başlayıp çok hızlı tempoda bitirilerek oynanılmaktadır.

< Macarca csárdás ‘taverna, birahane’

Çarık İşlenmemiş ama tuz ile terbiye edilmiş at, eşek, sığır, manda derisinden yapılan basit köylü ayakkabısının adıdır.

Anadolu’da iki tür çarık vardır:

  1. Kara çarık: Yekpare deriden yapılır ve sırımla bağlanarak ayağa geçirilir.
  2. Dede burnu: Kenarlarında küçük delikler bulunan burnu Hitit kabartmalarında rastlandığı gibi kalkık çarık tipinin adıdır.

En değerli çarıklar mandanın sırt derisinden elde edilmekteydi. Kullanılan derinin özelliğine göre de çarıkları üç grupta incelenebilir:

  1. Çarık
  2. Kongoş çarık: Hayvanın diz kapağı ile tırnakları arasında kalan deri parçasından yapılan bu yüzden açıklıklara sahip en ucuz çarığın adıdır.
  3. Hasıllı çarık: İşlenmiş deriden yapılan çarık tipidir.

Çarişka 1. Dünya savaşında Rus işgaline uğramış Kars, Artvin ve Rize illerinde oynanan bir halk oyununun adı olup ‘Çar Oyunu’ anlamına gelmektedir.

Çarkıfelek 1. Bkz. Pythagoras Çemberi

  1. Bir işleme ve oya motifinin adı olup, ortada bir çiçek motifinin çevresinde kıvrılmış tomurcuklu dallar ve çiçeklerden oluşmaktadır.

Çarliston ABD’nin güney eyaletlerinde ortaya çıkan, siyahlara özgü bir halk dansının adı olup 1920’lerde tüm ABD’de popüler olmuştur.

Çarpana Kadın başı süslemesinde kullanılan bir dokuma türünün adıdır. Çarpana bıçağıyla sıkıştırılan bölümler sırasında göz, pıtrak, koçboynuzu, sığır sidiği, dişeme, saç bağı, testere ağzı gibi motifler oluşturulur (Doğu Anadolu)

Çarpana bıçağı Çarpananın dokunan bölümlerini sıkıştırmak amacıyla kullanılan tahta veya kemik bıçakların adıdır.

Çarpare Köçek ve çengilerin dans ederken ikişer ikişer avuçlarına alıp şaklattıkları, kızılcık ya da şimşir ağacından menteşe ile birbirine tutturulmuş parçalardan oluşan ritim çalgısının adıdır.

Çarpılma Dinî yasakların ihlal edilmesi sonucu kötü ruhlar tarafından kişinin aklının alındığına (sara hastalığı), bedensel bir takım arazlar yaratıldığına (felç) inancın adıdır. Anadolu’da kötü söz söylemek, gece sokağa küçük su dökmek, mezarlıkta yakınlarında ıslık çalmak, güneş, ay ve yıldızlara sövmek, ana babaya kötü davranıp el kaldırmak, ensest ilişki yaşamak, yaş ağaç kesmek, ekmek veya diğer nimetlere karşı saygısızca davranmak birer çarpılma nedenidir.

Çarşaf Emeviler döneminde Suriye ve Irak’ta kullanılan İran’a özgü tüm vücudu örten geleneksel kadın giyim tarzı hacca gidenler tarafından getirilmiş, başta İstanbul olmak üzere diğer Osmanlı kent merkezlerinde de yaygınlaşmış, kırsal kesimlerde ise rağbet görmemiştir.

< Farsça çâr-seb ‘gece örtüsü’

Çarşamba Anası Yoksullara yardım etmeyen evlere çarşamba geceleri giderek ocağı yaktığına, dahası tereyağlı yumurta pişirip etrafı pis ve dağınık bıraktığına inanılan orta boylu, dar şalvarlı balık etinde bir kadın olarak tasvir edilen yaratığın adıdır (Aydın)

Çarşamba Karısı Albastı veya Cadı karısı varyasyonlarından birisi olup Çarşamba günleri ortaya çıkmaktadır.

Çarta Dar ve üçgen gövdesinin bağlı olduğu 14 perdeli bir klavyeye sahip Rus halk çalgısı balalaykaya benzeyen geleneksel telli çalgının adıdır.

Çatal Ahşap ya da metal uçlu büyükçe bir çatalı andıran tarım aletinin adı olup saman yükleme işinde kullanılmaktadır.

Çayda Çıra Düğün ve kına gecelerinde oynanan bir halay türünün adıdır. Gelinin eline ve ayağına kına yakıldıktan sonra yedi genç kız gelinin önü ve arkasında sıralanarak ellerinde tabaklarda taşıdıkları mumlarla çayda çıra türküsü eşliğinde oynarlar. Oyun adını, geçmişte çay, dere ve gölet kenarlarında düzenlenen düğünlerde yapıştırılan üzerine mumlar yapıştırılan tepsilerin su üzerinde yüzdürülmesi adetinden almıştır.

Çayda çıra yanıyor

Canda şevk uyanıyor

Yandı eridi mumlar

Nasıl can dayanıyor

Nanay gelinim nanay

Oyna dön bu gün bu ay
(Elazığ)

Çedar Açık turuncu renkli bir peynir türü olup özelliğini ince kumaşla sarıldıktan sonra balmumu ile kaplanarak 3-24 ay arasında bekletilmesinden, adını ise İngiltere’nin güneybatısında bulunan Cheddar kasabasından almaktadır.

Çedik Papuç Osmanlı döneminde kadınlar tarafından giyilen limon sarısı renginde yumuşak meşinden, kısa konçlu, yandan dikişli sokak ayakkabısının adıdır.

Çehni Ohenu, Tsehnu Ohenu, İlk Tadımlık Bir meyve ya da sebzenin mevsim başında ilk defa yenmesi anı olup Laz halkının inanışında özellikle yaşlı kimselere ilk meyvelerin ikram edilip tattırılması hayra yorulmaktadır.

Çek çek Bkz. Kinrikisa

Çekirge Tarlalara sürüler halinde dadanarak kıtlığa sebep olan çekirgelerin hareketlerinin tasvir edildiği bir halk oyununun adı olup kız erkek halka oluşturularak özgün türküsü eşliğinde oynanılır (Çorum).

Çekirgenin ayağında lâlini

Ben de sandım kaymakamın gelini

Eğri butlu sivri butlu çekirge

Malımın ortağımısın çekirge

Canımın ortağımısın çekirge (Yurt, 2096)

Çekirge Halayı Sivas yöresinde 10/16’lık özgün türküsü eşliğinde oynanan bir kadın halayıdır.

Çekirge Sultan Hamam kapılarında dilenen bir kâhinin adı olup, Sultan Murad’ın avucunda ne olduğu sorması üzerine kendi kendine ‘Bir atlarsın Çekirge, iki atlarsın Çekirge’ diye söylenirken, Sultan’ın avucundan gerçekten de çekirge çıkınca kendisine Sultan sıfatı verilmiş ve saraya kâhin olarak alınmıştır. Her yıl Temmuz veya Ağustos aylarında kadınlar tarafından hamamda anılıp, adına türkülü eğlenceler düzenlenirdi (Yurt, 1760: Bursa)

Çekici Kına gecesinde, kına yakılmasının ardından, gelinin yakınlarından birisini kaldırıp karşılıklı oynayarak eğlenceyi başlatan kadının adıdır (Isparta)

Çelebi Karagöz gölge oyununda iyi eğitim almış, kibar şehirli tipinin adı olup oyunların çoğunda genç ve zengin bir mirasyedi, iyi aile çocuğu ve Hacivat’ın yakın arkadaşlarından birisi olarak görülür, dolayısıyla Karagöz’ün alaylarından mustariptir

Çelik Çomak Oyunu Yere konulan 3- 5 cm kalınlığında 10-15 cm uzunluğunda, küçük sopalara (çelik) 1 m uzunluğunda bir sopa (çomak) yardımıyla vurarak havalandırılması, havadayken de ikinci bir defa vurmaya gayret edilmesi suretiyle oynanan bir çocuk oyununun adı olup Anadolu’nun yanı sıra Avrupa ve Amerika kıtasında da farklı ad ve varyasyonlarla bilinmekte hatta yetişkinlerce de oynanmaktadır.

Çember Örtme Anadolu’da nişanlı kızın evinde düzenlenen bir törende kaynanası tarafından başına çember/yazma örtülmesi geleneğinin adı olup tef eşliğinde kadınlar arasında bir eğlence düzenlenmektedir.

Çemçecuk Çocukların bez bir bebeği kollarından uzunca bir sopanın ucuna bağlayıp tekerlemeler söyleyerek ev ev gezmesi, evlerden bebeğin üzerine su dökülmesi suretiyle gerçekleştirilen bir çeşit yağmur duasının adıdır (Muş)

Tekerleme:

“Çelim çelim çemçecuk

Çemçecuğa ne gele

İneklere ot gele

Buzağılara süt gele

Tarlada çamur, tabakta hamur

Ver Allah’ım ver

Bir herli yağmur” (Yurt, 6035)

Çemen Çemenotunun tohumlarını dövdükten sonra kırmızı biber ve sarımsakla yoğrulup hazırlanan yiyeceğin adı olup pastırmanın üzerini sıvamak için kullanılır.

Çengi Osmanlı döneminde parmak zilleriyle dans edip göbek atan cariyelere verilen isim olup, zamanla profesyonel dansözler için kullanılmaya başlanmıştır.

Çene Yarışı Ortaoyununda çeneyi burna değdirmeye çalışma amacıyla yapılan hareketlerin adı olup bazı oyuncuların bu hareketi gerçekleştirmek için bütün dişlerini söktürdükleri bilinmektedir.

Çengi Düğün ve eğlencelerde zil, çarpare veya tef çalıp dans etmeyi meslek edinen kadınların adıdır.

Bkz. Köçek

Çepik Erkek erkeğe veya kız kıza oynanan bir savaş dansının adı olup, ‘el çırpma’ anlamına gelmektedir. Meydan okuma, hücum teme ve dövüşme bölümlerinden oluşmaktadır (Bingöl, Diyarbakır)

Çerçi Köy ve yaylalara giderek tuhafiye malzemesi satan gezgin satıcıların adıdır.

< Moğolca carcı ‘haberci’

Çerez Ana yemek sınıfına girmeyen, açlığı bastırmak veya içkiye eşlik amacıyla yenilen hafif yiyeceklerin adıdır.

Çerez Yemek Düğünden sonraki ilk Pazar günü kız tarafının oğlan evine gelini görmeye gitmesinin adıdır. Misafirlere kuruyemiş ve tatlı ikram edildiğinden bu isimle anılmaktadır (Giresun)

Çerge Oğlan evine önünde atlılar arkasında düğün alayı ile brilikte giden gelinin bindirildiği kapalı arabanın adıdır (Erzurum)

Çerkez Yeleği Düğmesiz, kruvaze kesimli, boğaza dek uzanan bir yelek türü olup açık yakalı ve dardır (Doğu Karadeniz)

Çerkezka, Tsey Geleneksel Çerkez erkek kıyafetinin adı olup zamanla Kazaklar tarafından da giyilmeye başlanmıştır. Koyu renkli çuhadan yapılan, etekleri diz altına dek uzanan, göğüs kısmında fişeklikler bulunan bir çeşit paltonun adıdır. 1917 Bolşevik devriminin ardından silah taşımak yasaklanınca kamasız ve fişeksiz Çerkezka giymenin bir anlamı kalmadığından yavaş yavaş terk edilmiştir. Bkz. Yamçı, Şıruk

Çerkez Oyunu Anadolu’ya yerleşen Çerkez göçmenlerinin bağlama veya armonika eşliğinde oynadıkları bir Kafkas oyununun adıdır.

Çeşmibülbül, Bülbülgözü Beykoz cam sanatına özgü bir tür olup adını yöredeki bir çeşmeden aldığı sanılmaktadır.

Çevgân Osmanlı ordusu yürüyüş halindeyken mehter takımının önünde yer alan tepesinde tuğ, gövdesinde zil ve çıngıraklar bulunan uzun bir sopa/asa formunda çalgının adıdır.

Çeyiz Evlenen kadının koca evine götürdüğü mal-mülkün adı olup, pek çok toplumda sürdürülen bu gelenekte çeyizin miktarı kadının evlenme şansıyla doğrudan orantılıdır. Homeros destanlarında ve Tacitus’un notlarından Eski Yunan ve Roma’da çeyiz geleneğinin olduğunu görmekteyiz.

Çeyiz, düğünden üç gün önce oğlan evine gönderilen geline ait eşyanın adıdır. Çeyiz eşyasının sayısı ve değeri kız tarafının saygınlık kazandırmakta olup bu sebeple çeyiz kız evinden çıkmadan önce sayılıp, erkek evinde sergilenmektedir.

 

Geleneksel Bursa çeyizi

Biri yabanlık iki hamam takımı

İki takım yemek ve yüz havlusu

İşlemeli başörtüleri

Hamam tülbentleri

İpek keseler (tütün, para, saat)

İşlemeli uçkurlar

Mendiller

Güvey için oyalı gömlekler

Gelinin iç çamaşırları

İşlemeli tutaç

İşlemeli yastık örtüleri

İğnedenlik

Kaşık torbaları

Yatak çarşafları

İşlemeli sofra bezleri

Süpürge

Bakır mutfak gereçleri

Hamam tası, ibrik, leğen, sini

İşlemeli bir çift nalın

Terlik ve ayakkabılar

Gelin için on beş ayrı kıyafet

Gündelik ve yabanlık birer kürk

Çeyiz Asma Erkek evine gönderilen çeyizlerin odalardan birinde sergilenmesi işinin adıdır.

Çeyiz Düzmek Kız ve erkek tarafından kadınların düğün öncesi çarşıya giderek alınacakları saptamasının ardından, kız tarafının çeyiz için gereken eşyaları temin etmesinin adıdır.

Çeyiz Yazma Kız çeyizinin oğlan evine gönderilmeden önce köyün imamının da dahil olduğu ileri gelen kişilerce çeyizdeki eşyaların listesinin çıkarılması işidir.

Çığırtkan [Osmanlı Kültürü] Aşık kahvelerinin duvarına asılan muammayı hazırlayan şairlerin adıdır. Kahvelerde gerçekleştirilen şair atışmalarında atışmayı yönetmek de çığırtkanın göreviydi.

Çığırtma Kartalın kaval kemiğinden yapılan nefesli bir çoban çalgısının adıdır (Elazığ)

Çığıvuc Çerkez halk takviminde yeni yılın başlangıcından (23 Mart) bir gece önce köy halkı ‘dans eden ağaç’ olarak da bilinen kutsal ağacın yanı başında kutlanır, çeşitli şarkılar eşliğinde ellerinde meşaleler taşıyarak evden eve dolaşılırdı. Ağaç günler öncesinden renkli kumaş parçaları, oyuncaklar ve yeni kesilmiş bir hayvanın taze yüzülmüş derisiyle süslenir, toplananlar ellerini güneşe doğru uzatırken köyün yaşlılarından birisi ‘huohu’ adı verilen konuşmasını genellikle ‘Mutluluk ve iyilik getirerek evimize gir, hastalıklar bize uğramasın ve sakin gökyüzü üzerimizde parlasın, ocağımız yiyecek dolu olsun ve gönlümüzün istediği her şey elimizde olsun. Gelen yılın hepimize hayırlı olması için ‘amin’ diyelim’ sözleriyle gerçekleştirir (M.A. Meretuko Adığe Kalendar 1997-1998).

Çıl Keklik Erzincan köylerinde kadın meclislerinde tek kişi tarafından keklik yürüyüşünü taklit ederek oynanan bir oyunun adıdır.

Çıngırak Pirinç, tunç, bakır veya pişmiş topraktan yapılan büyü, ibadet veya iletişim amacıyla kullanılan küçük çanların adıdır.

Çıra Günü Ağustos ayının 18.inde üzümlerin olgunlaştığı döneme denk gelen ve eğlenceler düzenlenerek kutlanan günün adıdır (Kayseri).

Çırak Bir zanaata dair bilgi ve tecrübe birikimini edinmek amacıyla bir ustanın yanında çalışan kişinin adıdır.

Çıtırdağ Oyunu, Kastamonu Oyunu Sepetçioğlu benzeri bir yiğitçe bir oyunun adı olup, Kastamonu’da kamalarla Safranbolu’da silahsız olarak özgün türküsü eşliğinde oynanılmaktadır.

“Çıtırdağ’dan baskun geliye

Aman baskun değil hasmun geliye

Korkma da ağanın dostun geliye

Gaygusuz avrat

Hoy deyive saygusuz avrat

Haydini saygusuz avrat…”

Çicanismo ABD’nin güneybatısında yaşayan Meksika kökenli Amerikalıların 1930’lu yıllarda başlattığı kültürel hareketin adı olup, kültür ve sanat alanında köklere (Eski Meksika Uygarlıklarına) dönüş arzusundan ilham almaktadır.

Çiçiko Çömelerek, keklik gibi sekerek türkü eşliğinde oynanan bir kız oyununun adıdır (Elazığ)

Çiçikom asda kaldı

Şerbeti tasda kaldı

Bu çiçiko çıkalı

Memleket yasta kaldı

Çiçikonun nesi var

Altın tabak tası var

Şeker şerbet içenin

Yüreğinde yası var

Çiftbozan Osmanlı feodal toplumunda reaya denilen köylünün işlemekle yükümlü olduğu toprağı terk etmesiyle devletin gözünde düştüğü pozisyonun adıdır.

Çiftetelli Batı ve Orta Anadolu bölgesinde daha çok düğünlerde oynanan geleneksel bir halk dansının adı olup, Çingene ve Yunan kültürlerine de geçmiştir. Kadın ve erkekler tarafından oynanan dans adını eşliğinde oynandığı bağlama (çift telli) adlı çalgıdan alır.

Çifte Gelinler Parmaklıklarına kırmızı ve yeşil bezler bağlanıp, üç ihlas ve bir Fatiha sureleri okunarak dilek dilenen bir ziyaret yerinin adıdır (Anadolu).

Çifte Kaval Yan yana bağlanmış eş boyda iki kavaldan oluşan nefesli çalgının adıdır (Anadolu).

Çifte Sultanlar İstanbul Koca Mustafa Paşa’da bulunup sıkıntıda olanların adak adadığı bir ziyaret yerinin adıdır.

Çiğ Börek İçine harcı pişirilmeden önce konulan böreklerin genel adıdır (Anadolu).

Çiğ Köfte Yağsız kıyma, bulgur, salça, tuz, soğan, karabiber ve kırmızı biberin uzun süre yoğrulmasıyla pişirilmeden hazırlanan Güneydoğu Anadolu’ya özgü yiyeceğin adıdır.

Çiğdem Töreni, Çiğdem Pilavı, Baca Pilavı, Çiğdem Bacası Çiğdem çiçeğinin çıktığı dönemde köy çocukları dört bir yana dağılarak soğanları ile birlikte bu çiçekleri toplamakta, ardından köy evlerini tek tek gezerek topladıkları çiçekleri hediye etmekte karşılığında yağ, pirinç, tuz gibi erzak almakta, bu erzakla pilav pişirip topluca yenilmesi geleneğinin adıdır. Bir çeşit çocuk bayramı olan gelenek bazı yörelerde pilavın ev damlarında yenilmesi yüzünden ‘baca pilavı’ veya ‘çiğdem bacası’ olarak da adlandırılmaktadır. Boratav, bir çeşit bahar bayramı kutlaması olan bu geleneğin büyüklerin/erkeklerin kültüründen kovulmuş ama gelenekleri daha uzun süre koruyan genç kız ve çocukların kültür ortamına sığınmış bir gösteri olarak nitelemiştir (Boratav 1984: 219)

‘Çiğdem geldi kapıya

Yağ gönderin yapıya

Yağ olmazsa bal olsun

Oğlan uşak sağ olsun…’

Çikçarney Bahama adalarından Andros adası halkının inanışında küçük ve tüylü bir orman ruhunun adıdır.

Çikuna Panama’da 19. yüzyıl tutulmuş notlarda tabiatüstü bir varlığın adı olarak geçmektedir.

Çingene Soyu İnanışa göre kâfirler İbrahim peygamberi ateşe atmak için yaptıkları mancınığı bir türlü çalıştırmayınca sorunu nasıl çözeceklerini bir kâhine sormuş, kâhinde iki kardeş zina etmedikçe mancınığın çalışmayacağı kehanetinde bulunmuştur. Cin adındaki erkekle Gân adlı kız kardeşinin mancınığın altında zina ettirilmeleri sayesinde mancınık çalıştırılabilmiştir. Kötüleme maksadıyla üretilmiş Anadolu söylencesine göre Çingeneler bu iki kardeşin soyundan gelmiştir. Bkz. Kürt soyu

Çingene Oyunu Düğünlerde dört kişi ile oynanan seyirlik bir oyunun adıdır. Kollarını havaya kaldıran bir oyuncunun ağaç taklidi yapması, iki oyuncunun ağaçta bal olduğunu ileri sürüp ağacı kesmek istemesi bu sırada ağacın üzerlerine yıkılması, bir oyuncunun da ağacın sahibi rolünde ağacını kesenlerden para istemesi sahnelerinden oluşmaktadır (Hakkâri).

Çingene Vaftizi Doğumun arabada ya da çadırda değil de hangi mevsim de olursa olsun bir akarsu kenarında yapılıp doğduğu gibi çocuğu dere suyuyla vaftiz etme geleneğidir. Tüm kirleri temizlediğine inanılan nehir suyuna çocuğunu daldıran anne sessizce çocuğun adını telaffuz eder. Çocuğun vaftiz anası (ya da babasının) taktığı isim hiç kimseye söylenmeyerek zamanı geldiğinde çocuğun Azrail’i aldatması sağlanır.

Çingeneler Erzurum’da ileri geri yürüme, sıçrama, oturma ve çevirme hareketleri ile oynanan bir barın adıdır.

Çini Duvar süslemesinde kullanılan bir yüzü sırlı pişmiş toprak levhaların adıdır.

Çinko Genç kadınların bağladığı ince dokulu geleneksel peştamalın adıdır. Yaşlı kadınlar ise daha kalın dokulu peştamalları (yöresel ağızda bervanik) giyerler (Malatya)

Çirkin Ördek Yavrusu Andersen’in en ünlü masalının kahramanının adıdır. Bir ördeğin yumurtalarından birinden çıkan bir yavru öylesine çirkindir ki kardeşleri hatta diğer çiftlik hayvanları ondan tiksinmektedir. O da çiftliği terk ederek uzak bir yerde tüm kış mevsimini geçirdikten sonra bir gün göl suyunda yansımasını görünce güzeller güzeli bir kuğu olduğunu fark etmiştir.

Çiya Horon sırasında ayakları sertçe yere vurma komutunun adı olup, Rumca ‘kıvılcım’ anlamına gelmektedir (Trabzon, Rize).

Çocuk Görme, Lohusa Görme Doğum sonrasında akraba ve komşuların bebek ve anneyi görmek amacıyla hediyelerle ziyaretinin adıdır (Erzincan)

Çohano, Çovahano Balkan Çingenelerinin vampir, hortlak anlamında kullandıkları bir terim olup, geceleyin kendi ölü bedenine geri dönüp hortlayan ve insanlara zarar veren bir ruhtur. Orta Avrupa Çingelerinde cadı, sihirbaz anlamında kullanılıp Çingenece çovah ‘büyü yapmak’ kelimesiyle ilişkili olmalıdır

Çorizo İspanya’da kabaca doğranmış yağlı domuz etinden yapılan kırmızı biber ve yumuşak paprika biberi sayesinde geleneksel lezzetini kazanan bir sosis türüdür. Meksika ve Karayiplerde küçük farklılıklarla benzerleri yapılırken Arjantin gibi Güney Amerika ülkelerinde chorizo her tür etten yapılan tüm sosis çeşitlerinin ortak adıdır.

Çotu Şalvar üzerine giyilen bir çeşit desenli entarinin adı olup altına pamuklu başka bir entari giyilirdi (Adıyaman)

Çöğen Anadolu’da at üzerinde ucu eğri sopalar ve bir top yardımıyla oynanan bir sporun adı olup Haçlı seferleri sırasında Avrupa’ya taşınmış Polo’nun atası olabilir.

Çöğür Büyük gövdeli, 26 perdeli bir bağlama çeşidi olan telli çalgının adıdır (Anadolu)

Çökelek, Ekşimik, Kesik, Minzi Yağı alınmış süt veya ayranın kaynatılmasıyla elde edilen peynir çeşidinin Anadolu’daki adlarıdır.

Çökertme Özgün türküsü eşliğinde oynanan bir ağır zeybek türünün adıdır (Muğla)

Çömeç Gelin Kuraklık dönemlerinde çocukların yağmur yağdırabilmek amacıyla üzerine çaprazlama bir tahta parçası bağlanmış bir tahta kepçeye (çemçe) entari giydirip, baş kısmına bezler sarılarak yaptıkları korkuluğun adıdır. Bebek formundaki korkuluk ev eve dolaştırılarak evlerden birer kaşık bulgur ve yağ toplanır, evdekiler bebeğin üstüne birer kova da su dökerler (Diyarbakır)

Bu sırada şu tekerleme söylenilmektedir:

Çömeç gelin ne ister

Allah’tan yağmur ister

Bir çemçe bulgur ister

Bir kaşık da yağ ister

Ya Ali, ya Ömer

Ser döşega peygamber, Amiin

Çömçeli gelin geleneğin Adana’da ki adı olup çocuklar gelini ev ev gezdirip yiyecek toplarken “bodi bodi” diye bağırdığından bu isimle de bilinir (Artun, 1995: 154-163).

Bkz. Su gelini, Papra Bubrik

Çömlek Baba Kırk gününü doldurmadan hastalanan çocukların götürülerek çömlek suyun türbenin üstüne dökülmesi suretiyle şifa arandığı bir ziyaret yerinin adıdır (Kırklareli)

Çömlek Kapama Doğum için başvurulan geleneksel bir yöntemin adı olup içinde alkole batırılmış pamuk yakılan bir çömleğin kadının beline kapatılması suretiyle uygulanmaktadır (Urfa)

Çöpçü Geleneksel şifacılığı meslek edinmiş Azeri kadınların adıdır.

Çörek Has undan yapılan yumurtalı ve bazen şekerli küçük ekmeklerin adıdır.

Çörten, Çöğürten Dam çevresinde biriken yağmur suyunu oluklardan alıp ev temelinden uzağa taşımaya yarayan, yapıya dik formda saçak kenarlarından dışarı düzenlenmiş ahşap veya taş oluğun adıdır.

Çumak Tuz tüccarlarının taklit edildiği bir Ukrayna halk dansının adıdır.

Çuha Daha çok erkek giysilerinde kullanılan saf yünden ince ve sık dokunmuş kumaşın adıdır.

Çul Yörükler tarafından yer kilimi olarak kullanılan siyah keçi kılından dokunan, geometrik motiflerle süslü bir dokuma çeşididir (Antalya)

Çunke Günümüzde de kullanılmaya devam edilen beş direkli, uzun pruvalı yüksek kıçlı geleneksel gemi tipinin adıdır.

Çupakabra Başta Puerto Riko olmak üzere Meksika, Brezilya, Şili ve Brezilya’da hatta göçmenler vasıtasıyla taşındığı ABD’de de varlığına inanılan kriptid bir yaratığın adıdır. İspanyolca ‘Keçi emen’ anlamına gelen yaratığın ahır hayvanlarına saldırarak kanlarını emdiğine inanıldığından bu adı almış olmalıdır.

1995 yılı Ağustosunda Porto Riko’da ortaya çıkmış ve binlerce hayvanın (geyik, tavşan, keçi, at, sığır, kuş) ölümüne sebep olmuştur. Görgü tanıklarına göre 1,5 -2 m boyunda keçiye benzer üç Pençeli ayaklara sahip, sürüngenlere benzer oval kafalı, uzun çeneli ve en önemlisi derisinin rengini değiştirebilen bir yaratıktır.

11 Mayıs 1997’de Breziya’da Parana bölgesinde yayınlanan Folha de Londrina gazetesinde boğazlanan 12 koyunun, 2000 yılında Nisan-Eylül arasında öldürülen 800 civarında hayvanın, 30 Ağustos 2000 tarihinde Nikaragua’da boğazlanan 25 koyunun katili olarak Çupacabra gösterilmişse de yaratığın varlığına dair somut deliller ortaya konmamıştır.

Çuşingurab, Kanadehon Çuşingura Japon Kabuki tiyatrosunun 11 perdelik klasikleşmiş oyun dizisinin adı olup Japonca ‘Sadık savaşçılar antolojisi’ anlamına gelmektedir.

Kaynak

Özhan Öztürk. Folklor ve Mitoloji Sözlüğü. Phoenix Yayınları. Ankara, 2009