Karadeniz Kültürü

Cumacı, Cumalık, Yediye Gelmek, Paramana (Düğün sonrası gelenekler)

Trabzon ve Rize’de düğünün ertesi günü yeni evlilerin evini ziyaret eden kız yakınları cumacı, aynı gün erkek evinde öğle vaktinde başlayarak geç saatlere kadar süren ve kadınlar tarafından yapılan türkülü, horonlu eğlenceye ise cumaluk veya cumalık denilmektedir. Kız, erkek evinde ilk gece kız tarafından refakatçi bir kadınla (genellikle yengesiyle) ile birlikte yatar. Ertesi gün düğün devam ederken, kız tarafı toplanıp erkek evine cumalığa gelir. Bahçede kız ve erkek tarafı birlikte horon edip, yemek yerken, ev kız tarafınca mermi yağmuruna tutularak, eve mümkün olduğunca hasar verilmeye çalışılırdı. Sonunda, cumaluğa gelenler erkek…

Oku
Karadeniz Türkçesi

Denizcilik Terimleri Sözlüğü N – Z

Niksa Kayık takozlarının altındaki delik (Giresun) anlamına gelmekte olup, Yunanca misia (μυσιά η)  ‘fare deliği’ kelimesinden ödünçlenmiştir. Paçariz, engel, mani anlamlarına gelmekte olup, bölgede paçaris, paçarı, paçarız (Trabzon), paçarış etmek (Rize), paçaroz (Torul), bacaroz (Akçaabat), bacarozluk vermek “engel olmak” (Akçaabat) formları kaydedilmiştir. Tietze’ye göre İtalyanca (Venedik) anlamındaki impazzare kelimesi Akdeniz denizcilik dünyasına yayılmıştır. Osmanlıca en eski kayıt 1560 yılına aittir “paçarizde koma abliyi, kazıyı kurtar!”.  Yunanca paçaris (πατσάρης) olarak bilinen kelimenin Anadolu’da ‘sarp’ anlamında peçerez (Denizli) ve paçarış (Bitlis) formları kaydedilmiştir. Karadeniz bölgesinde ‘cin çarpması sebebiyle vücutta bir sakatlık ya…

Oku
Karadeniz Türkçesi

Denizcilik Terimleri Sözlüğü K – M

Kaçırık, birdenbire esmeye başlıyan şiddetli rüzgârın adıdır (Rize) Kaçsiye kürek anlamında kullanılmaktadır (Trabzon, Rize) Kadobel, ahşap tekne yapımında omurganın hemen başlangıcına konulan tahtanın adı olup,  Yunanca “aşağı” anlamındaki kato ve Türkçe bel kelimelerinden oluşmaktadır. Bu tahta monte edilmeden önce, sonradan esnememesi için ateşle ısıtılarak eğilmektedir (Trabzon)

Oku
Karadeniz Türkçesi

Denizcilik Terimleri Sözlüğü G – İ

Gangam, midye ve istiridye yakalamak için kullanılan bir ağ türü (Trabzon, Sinop). Anadolu’da gangala (Bodrum), galkava ve kangava adlarıyla da anılmaktadır. Akdeniz denizcilik dünyasında: İtalyanca gangama, gángamo, ángamo, (Ceneviz) gángano, Fransızca gangui; Katalanca gánguil; İspanyolca gán-guil adlarıyla bilinmektedir. Yunanca gangami (γαγγάμη [MÖ 1 -MS 2. yüzyıl]), gangamon (γαγγάμon [MS 2-3 yüzyıl]) kökenli kelime Karadeniz Rumcasında gangamiν (γαγγάμιν [Gi-resun, Ünye]), (γαγγάμι [Sinop]), gangam (γαγγάμ [Ordu, Trabzon]) formlarında tespit edilmiştir.

Oku
Karadeniz Türkçesi

Denizcilik Terimleri Sözlüğü D – F

Dalyan, deniz kıyısında ağ ve kazıklarla oluşturulan balık avlanma yeri anlamında kullanılan kelime bu tanımına ek olarak Trabzon’da ‘sığlık’, Rize’de ise ‘balıkları elle yakalamak için suya yapılan taş duvar’ anlamlarıyla da kaydedilmiştir. Yunanca ‘balık yakalanacak yer’ anlamına gelen alyenon (άλιάνειον) kelime balık yakalamak anlamındaki ‘άλιεύω τά ψάρια” kelimesinin form değiştirmesiyle oluşmuştur. Yunanca’dan Türkçe’ye giren ve Türkçe üzerinden yayılan (Yunanca (νταλιάνι), Arnavutça dajlan, Sırp-Hırvatça dάḷαn) kelimeye dair ilk Türkçe kayıt 1456’da Şarköy civarındaki bir ḍalyan için ve 1479-1480’da “ḍalyanhā-yı göl-i Siroz” için tutulmuştur. Dalyan aynı zamanda Evliya Çelebi Seyahatnamesinde (17. yüzyıl)…

Oku
Karadeniz Türkçesi

Denizcilik Terimleri Sözlüğü – B -Ç

Balağan, Yunus avcılığı döneminde, avlanan yunus balıklarının, toplandığı ve yağlarının çıkarıldığı, deniz kenarına inşa edilmiş derme çatma baraka adı. Balağanların içerisinde bulunan ve altında odun ateşi yakılan büyük kazanlarda yunus balığı eti kaynatılarak yağı çıkartılırdı.

Oku